« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

M. Metin KAPLAN

27 Nis

2011

SUAL-CEVAP

27 Nisan 2011

Fransız İhtilali’ni bilir misin? Bilirim!

Bolşevik İhtilali’ni bilir misin? Bilirim!

Kültür İhtilali’ni bilir misin? Bilirim!

İran İslâm İhtilali’ni bilir misin? Bilirim!

Madem bütün bu ihtilalleri biliyorsun, o halde sualime cevap ver: Fransız halkı, Rus halkı, Çin halkı ve İran halkı; Arap halkından daha cesur, gözükara ve fedakâr mıdırlar ki Arap halklarının bu ihtilalleri kendilerinin ve kendiliklerinden yaptıklarına inanmıyorsun?

Haşa! Ben Fransız halkının, Rus halkının, Çin halkının ve İran halkının Arap halkından daha cesur, gözükara, fedakâr ve feragatli olduğunu söylemedim. Böyle bir söz söylemem de! Hatta ben böyle düşünmem, düşünemem… Zira ben insanlık tarihinin gelmiş, geçmiş ve gelecek en büyük, en muazzam ve en muteşem ihtilalini -başlarında Peygamber Efendimiz olduğu halde- Arap halkının yaptığını bilirim! Arap halkı İslâm İhtilali’ni gerçekleştirmiş bir halktır! Arap halkları için ben böyle bir şeyi nasıl düşünebilirim? Böyle bir şey olabilir mi? Böyle bir konuda bir şey düşünmem gerekirse -bilakis- Arap halkının, Fransız halkından da Rus halkından da Çin halkından da İran halkından da daha cesur, daha gözükara, daha fedakâr ve daha feragatli olduğunu düşünürüm. Çünkü İslâm İhtilâli’nin yanında -bana kalırsa-Fransız İhtilâli’nin, Bolşevik İhtilali’nin, Kültür İhtilalinin hatta İran İslâm İhtilali’nin esamesi dahi okunmaz.

O halde bu ihtilalleri Arap halklarının kendilerinin ve kendiliklerinden yaptıklarına niye inanmıyorsun?

İnanmıyorum, çünkü bugünkü dünya şartları böyle ihtilalleri yapmaya müsait değil. Bugünkü dünyada halkların ihtilal yapmalarının imkânı yok! Bugünkü şartlar o vakit mevcut olsaydı; ne Fransız, ne Bolşevik ve ne de Kültür İhtilali yapılamazdı! Belki denenirdi, ama asla gerçekleştirilemezdi! Nitekim bütün gayretlerine ve sağladığı maddî ve manevî desteklere rağmen SSCB kendine has komünizmi bir tek ülkeye dahi ihraç edememiştir!

Nasıl olur? SSCB birçok ülkeyi komünist yapmadı mı?

Yaptı! Ama bu ihtilalleri o ülkelerin halkları değil, o ülkelerin ya orduları ile komünist militanların işbirliği ya da Kızıl Ordu gerçekleştirdi! Bunları halk ihtilalleri saymak doğru değildir!

Farkında mısın İran İslâm İhtilali’ni atladın. Niye?

Farkındayım, İran İslâm İhtilali’ni bilerek atladım. Çünkü o diğer ihtilallerden farklı… İran İslâm İhtilali’nde, İran Silâhlı Kuvvetleri belli bir aşamadan sonra İran halkının saflarına katıldı... İran İslâm İhtilali bu suretle ve bu sayede gerçekleştirilebildi… Eğer İran Silâhlı Kuvvetleri İran halkının saflarına katılmasaydı, İran İslâm İhtilali gerçekleştirilemezdi.

Niye?

Bu suale müsaade edersen daha sonra cevap vereyim. Olur mu?

Olur… Peki, geçmişte ihtilaller yapabilen halklar, sence bugün niye ihtilal yapamıyorlar?

Bunun bir cümlelik cevabı şudur; bugünkü dünyada hükümetle halk arasındaki ‘güç’ farkı halkların ihtilal yapmalarına imkân vermeyecek kadar büyüktür!

Anlayamadım?

O halde söylediğimi açayım: Fransız İhtilali’nin gerçekleştiği dönemde ihtilali yapanların ellerinde bıçak, kılınç, tabanca, tüfek vardı. İş biraz ilerleyince top’a da sahip oldular… Hükümet kuvvetlerinin ellerinde de hemen hemen aynı silâhlar mevcuttu… Bolşevik İhtilali’nde de durum aynen böyleydi. Yani o gün ihtilali yapanlarla ihtilale muhatap olanların silâh güçleri hemen hemen aynı gibiydi. O sebeple daha cesur, daha gözükara, daha fedakâr ve daha kararlı olan ihtilalciler ihtilali gerçekleştirebiliyorlardı.

Ya bugün öyle mi? İhtilal yapacak kuvvetlerin ellerinde tabanca, tüfek ve en fazla molotof kokteyli var. Binek olarak da otomobil ve kamyonet… Hükümet kuvvetlerinin ellerinde ise tabanca ve tüfek olduğu gibi her çeşitten el bombaları, roket atarlar, lav silâhları, bomba atarlar, ağır makineli tüfekler var. Binek olarak zırhlı kariyerleri, tankları, helikopterleri, pervaneli ya da jet motorlu uçakları kullanıyorlar. Ve bunlar her türden bombalar, füzeler, roketler ve gerekirse nükleer-biolojik-kimyasal bombalar atabiliyorlar. Görüyorsunuz değil mi güçler ne kadar dengesiz! İhtilalci halk tabanca, tüfek ve molotof kokteyli ile hükümetin elindeki silâhlara karşı koyabilir mi? Karşı koyduğunu farzetsek bile hükümeti mağlup edip ihtilali gerçekleştirebilir mi?

Kültür İhtilali’nde ise durum biraz daha farklı Çin hükümetinin o ihtilalde de uçakları vardı, ama Mao, SSCB’den akıl almayacak kadar çok yardım ve destek aldığı gibi ihtilal çok uzun bir süreye yayıldığı için hükümet kuvvetleri iyice yıpranmış ve ihtilalcilere bu yüzden bir nevi teslim olmuşlardı.

İran İslâm İhtilali’ne gelirsek: İran Silâhlı Kuvvetleri, İran İslâm İhtilali’nin belli bir aşamasından sonra ihtilalcilerin safına geçti. Ve ihtilalcilerle hükümet kuvvetleri arasındaki güç dengesizliği bu suretle ortadan kalktı. Hatta güç dengesi ihtilalcilerin lehine oluştu… Dolayısıyla İran İslâm İhtilali gerçekleşme imkânı buldu… İran Silâhlı Kuvvetleri, Şahı desteklemeyi sonuna kadar sürdürseydiler İran İslâm İhtilali de gerçekleşemezdi... Haksız mıyım?

Herhalde haklısın… Elbette haklıyım!

Gazetelerde çıkan şu haberi birlikte okuyalım: “Orta Doğu’yu karıştırmak için daha önce 400 milyon dolar harcayan ABD, şimdi de ayaklanmalar çıkardığı ülkelerdeki internet aktivistlerine yardım için 25 milyon dolarlık bir bütçe ayırdı. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, görüşlerini internet üzerinden yayan muhaliflere teknoloji, araç ve eğitim yardımı yapacaklarını açıkladı. BBC’nin duyurduğu habere göre, Clinton, George Washington Üniversitesi’nde internet özgürlüğü konusunda yaptığı konuşmada, Facebook ve Twitter gibi sosyal iletişim sitelerinin insanların isteklerini duyurmaları için bir platform sağladığını ve bireylerin birbirleriyle internet üzerinden süratle ilişkilendiği toplumlardan geriye dönüş olmadığını da söyledi. Clinton, ABD Dışişleri Bakanlığının, Arap ülkeleri ve İran’daki halklarla iletişime geçebilmek amacıyla son günlerde Arapça ve Farsça twitter yayınlarına başladığını hatırlatarak, yakında Çince, Rusça ve Hinduca yayınlara da başlayacaklarını bildirdi.”

Vaziyet böyleyken, Arap haklarının ihtilalleri kendilerinin ve kendiliklerinden yaptıklarına ben nasıl inanırım? Kusura bakmayın, ben inanmıyorum. Kim ne derse desin, bunlar, ABD ile küresel sermaye’nin İslâm dünyasına karşı beraberce gerçekleştirdiği saldırılardır!

Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,04 M - Bugn : 37322

ulkucudunya@ulkucudunya.com