« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

M. Metin KAPLAN

08 Kas

2006

MHP KURULTAYI

08 Kasım 2006

19 Kasım günü, Ankara’da MHP Kurultayı yapılacak… Sonuç, inşallah Ülkücü Hareket’e, Milliyetçi Hareket Partisi’ne, Türkiye’ye, Türk Dünyası’na, İslâm Âlemi’ne ve İnsanlığa hayırlar getirir… Bunu, bir ülkücü olarak, MHP’nin bir üyesi ve ilçe delegesi olarak canı gönülden diliyorum… Diliyorum ama, benim dilemem yeter mi? Yetmez! Bunu, MHP’nin genel merkez delegelerinin de ayni şekilde istemesi lâzım. Aksi halde, netice, yine hicrân olur.

Peki, genel merkez delegeleri bunu diler mi? MHP genel merkezinden bazı görevlilerin söyledikleri ile bazı muhaliflerin dediklerine bakılırsa, bu mümkün değil gibi görünüyor, çünkü, her iki zevât da genel merkez delegeleri için aynı kaba nitelemeyi kullanıyorlar: “Asker delege!” Bu, doğru ise, genel merkez delegeleri o zaman “komutanları ne derse onu yapacaklar” demektir.

Pekiyi, MHP genel merkez delegeleri, gerçekten de “asker” midir? MHP genel merkez delegeleri eğer ülkücü iseler, bu mümkün değildir! Ülkücü, hiç kimsenin adamı değildir; “dâvâ”nın adamıdır. Bu yüzden “asker” de değildir. Emir de almaz; alsa da dinlemez. Dâvâ, hangi istikameti gösteriyorsa, kimi işâret ediyorsa, reyini ona göre kullanır. Tercihini buna göre yapar… Yok, genel merkez delegeleri iddia edildiği gibi “asker” iseler, o zaman her şey mümkündür ve yapacak bir şey yoktur. Ne söylesek, ne yazsak boştur, faydasızdır.

Üstelik, bu konuda yazmak, fikir ve kanaat beyan etmek, inanın, benim için çok zor… Müthiş bir rahatsızlık duyuyorum ve yazmak mı yoksa yazmamak mı daha faydalı ve gerekli tam olarak emin olamıyorum… Çünkü ülküdaşlarıma ben fiili siyaseti bıraktım, dedim bir kere… Bu yazdıklarımı siyasete yeniden dönmeye çabalıyor diye anlamalarından korkuyorum. Diğer taraftan şimdi bu kurultay ortamında yazmazsam, başka hiçbir zaman yazamam, yazmamam gerekir diye düşünüyorum-inanıyorum… Tam bir ikilemim içinde bocalayıp duruyorum, yani. Bu, şu anda yazdıklarımdan da belli oluyordur, zaten.

Ancak yazmalıyım, yazmam lâzım. Yazacağım!

Yabancı filmler, özellikle de Amerikan filmleri seyretmişsinizdir… Ben de lâf olsun diye söylüyorum, işte… Televizyonlarla sinemalarda sanki başka film gösteriliyor da… Bilirsiniz, evlilik merasimleri kiliseden başka mekânlarda da yapılsa, nikâhı mutlaka papaz kıyar… Ve rahip her nikâhta bir soruyla cümleyi mutlaka ifade eder… “Bu evliliğe bir itirazı olan var mı? Varsa, ya şimdi söylesin veya ebediyen sussun, konuşmasın.” Ben, bu sözler bayılırım… Bunu, kendime bir nevi ilke edinmişimdir. Bir şeyi tam yerinde ya söylerim yahut onu bir daha asla konu etmem, unuturum. Bu sahneden kendimce çıkarttığım sonuç budur, benim.

Ne ise… Asıl konudan çok uzaklaştım, hemen, mevzua dönersem; bana sorarsanız, MHP genel merkez delegeleri “asker” masker değil… MHP genel merkez delegeleri, “asker” olsaydı, MHP genel merkezi, Ümit Özdağ’ın MHP genel başkanlığına aday olmasından bu kadar rahatsız olmazdı. Adaylığını engellemek için bu kadar uğraşmazdı… Öyle değil mi?

Allah aşkınıza, siz MHP genel başkanı olsanız; genel merkez delegeleriniz de “asker” olsa, yani seçileceğinizden yüzde yüz emin olsanız, Ümit Özdağ’ın aday olmasını engellemek için bu kadar uğraşır mıydınız?

Adamın üye olmasına mani oluyorsunuz; ama, o bir yolunu bulup, azâ olmayı başarıyor… Bunun iptâl edilmesi için, adamı üye yazımı sırasında sahtekârlık yapmakla suçlayıp, mahkemeye veriyorsunuz. Üye yazan teşkilâtı da bir kararla görevden almak suretiyle cezalandırıyorsunuz… Adam bu yaptıklarınızdan da yılmıyor, yoluna devam ediyor… Bu defa hakkında olmadık iddia ve ithamlarda bulunuyorsunuz, adam bunların hiç birini ciddiye almıyor, mücadelesini sürdürüyor… Hatta MHP genel başkanlığına aday olduğunu yaptığı açıklama ile resmîleştiriyor… Bu sefer de üyelikten ihraç etmek için, disiplin kuruluna veriyorsunuz… Hiç böyle bir şey olmamış gibi, çalışıyor-çabalıyor, geziyor kendini ve projelerini anlatıyor… Bu defa, bütün bu yaptıklarınızı bir işâret sayan bir takım kişiler, baltalarla adamın toplantısını basıp, insanları tehdit ediyorlar… Korkutmaya çalışıyorlar, ama, adam korkmuyor… Bütün bunların anlamı nedir? Bunlar, Ümit Özdağ’dan korktuğunuzu göstermez mi? Sonuç olarak, bu da genel merkez delegelerinin “asker” olmadığının ispatı değil midir?

Ümit Özdağ’ın ismini zikrettim diye bir hatta iki yanlış anlama olsun da istemiyorum; bir, ben Ümit Özdağ ile birlikte hareket etmiyorum… Ümit Özdağ’a karşı değilim ama, Ümit Özdağ’ı desteklemiyorum da… İki, MHP’deki bu genel başkanlık seçimini Ümit Özdağ kazanabilir de demiyorum… -Kaldı ki, değil Ümit Özdağ, kim seçilirse seçilsin, MHP genel başkanlığını sayın Devlet Bahçeli’den daha iyi yapar! Bunu da adım gibi biliyorum- Öyle ise ne diyorum?

Yapılacak olan bu MHP Kurultayı’nı Devlet Bahçeli ve ekibi her şeye rağmen rahatça kazanır diyorum, bu bir… İkincisi de, ancak MHP genel merkezi’nin Ümit Özdağ’a yaptıkları hiç şık olmadığı gibi, demokrasiye de aykırıdır!

“Lider, teşkilât ve doktrin” diyerek, kendi içinde bulunan az buçuk demokrasiyi de katleden bir zihniyet, ülkede demokrasiyi nasıl kurar ve işletir? MHP’yi gözleyen devletlerle kurumlar, MHP acaba samimi mi değil mi diye sorgulayarak, sonunda bir karar verecek olan seçmenler, bu işler ile işlemleri gördükten sonra nasıl karar alırlar? MHP’ye destek mi verirler, köstek mi olurlar?

Herkes; en başta sayın Genel Başkan ve genel merkez yöneticileri olmak üzere, konuyla ilgili herkes, aklını başına devşirmelidir… MHP hiç kimsenin, ama hiç kimsenin babasının malı da çiftliği de değildir… MHP, bin beş yüzü aşkın ülkücü şehit, on bir binden çok ülkücü gazi ve milyonlarca ülkücünün siyasî organizasyonudur!

Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 102,98 M - Bugn : 4263

ulkucudunya@ulkucudunya.com