« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

M. Metin KAPLAN

27 Kas

2007

OLACAĞI BUYDU!

27 Kasım 2007

Türk Milleti’nin kulaklarına bikaç günden beri, “PKK tasfiye edilecek ve Apo’nun ABD tarafından paket edilmesiyle başlamış olan süreç tamamlanacak” diye bir fısıltı üflenmeye başladı… Bu, en çok ABD işbirlikçilerini sevindirdi… İşbirlikçiler, şimdi, ağızları kulaklarına varmış bir halde, ABD’nin dostluğundan dem vuran yazılar döktürmeye başladılar… Bu iddia doğru mu? Doğru ise, ne kadar doğru? Bence doğru! ABD, gerçekten de PKK’yı tasfiye ediyor! Ancak bu, işbirlikçilerin ispatlamaya çalıştıkları gibi, ABD’nin Türkiye’ye dost olduğunu göstermez… Bu sadece, ABD’nin millî menfaatinin PKK’yı tasfiye etmeyi gerektirdiğini gösterir!

ABD, PKK’yı niçin tasfiye ediyor?

Bu sualin bir cümlelik cevabı şu: ABD, paket edip Apo’yu hangi amaçla Türkiye’ye verdi ise, PKK’yı da aynı amaçla tasfiye ediyor!

ABD, Apo’yu Türkiye’ye niçin vermişti?

ABD, daha I. Irak Harekâtı’na başlamadan Irak’ın kuzeyinde Barzani’ye bir Kürt devleti kurmaya karar vermişti… Ancak I. Harekâtı yapıp, 36. parelelin üst tarafında kalan bölgeyi Saddam’a yasak bölge ilân ettirdikten sonra, burada kurulacak olan Kürt devletini PKK’nın ele geçireceğini gördü… Ne yaptı ve ne kadar uğraştı ise, buna engel olamayacağını anladı… Çünkü PKK KDP’den ve Apo Barzani’den daha güçlüydü… Ve sırf, PKK kurulacak Kürt devletini ele geçirmesin diye, Apo’yu paket edip Türkiye’ye teslim etti!

Irak Cumhurbaşkanlığını vererek, bir bakıma Talabani’yi de devre dışı bırakan ABD, Barzani’ye Kürt Devleti’ni kurdu… (Bayrağı, Millî Marşı, Hükümeti, Parlamentosu, Merkez Bankası, Parası, Üniversiteye kadar okulları, Radyo ve Televizyonu ve Ordusu olan kuruluşa devlet değilse, ne denir?) Sıra, Kürt Devleti’ni resmen dünyaya tanıtmaya geldi… Fakat Türkiye’de ummadığı bir gelişme yaşandı… ABD’nin gizli yada açık bütün çalışmalarına, iftiraya varan tüm engellemelerine rağmen, Orgeneral Yaşar Büyükanıt Genelkurmay Başkanı oldu… TSK, hızla toparlandı… Türkiye’de ağırlığını tekrar hissettirdi.

TSK, başta Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı olmak üzere, ABD’nin dost mu yoksa düşman mı olduğunu alenen sorgulamaya başladı… Türk Milleti’nde, ABD karşıtlığı tarihinin hiçbir döneminde olmadığı kadar yükseldi… Hainlerle işbirlikçiler hariç herkes ABD’ye âdeta düşman kesildi… ABD, bunu, hedef şaşırtarak bastırtmak için Türkiye’de suikastlar yaptırttı… Maksadına ulaşamadı! PKK’yı harekete soktu… Mayınlar ve baskınlarla Türkiye’ye kayıplar verdirtti… Olmadı! Ermenileri devreye aldı… Senato’da Ermeni soykırım tasarısını gündeme koydurttu… Sonuç alamadı!

Aksine TSK, Irak sınırına yığınak yaptı… Onbinlerce Mehmetçik, Irak sınırında toplandı… Gerçek mermilerle tatbikatlar yapmaya başladı! Recep Tayyip ve AKP Hükümeti önce dirense de sonunda, sınırötesi harekât teskeresini TBMM’ye getirmeye mecbur kaldı… Teskereyi, TBMM ezici çoğunlukla kabul etti! Bu durumda Recep Tayyip’in de ABD’nin de yapacağı pek bir şey kalmamıştı.

ABD, Irak’ın kuzeyindeki Kürt Devleti’nden vazgeçemezdi… İran harekâtında da Suriye harekâtında da Kürtlere muhtaçtı… Üstelik TSK, Irak’ın kuzeyine girdiği takdirde ne yapacağı hiç belli olmazdı… Kürt Devleti’ni de vurabilirdi… Öyle bir durumda ABD, ya Kürt Devleti’ne sahip çıkıp Türkiye ile çatışacak veya sesiz kalacaktı, ki her iki halde kabul edilemez kayıplara sebep olurdu… ABD, ya Kürtleri yada Türkiye’yi tamamen kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştı… Halbuki ABD, ne Kürtleri ne de Türkiye’yi kaybetmek istemiyordu… ABD, öyle bir hamle yapmalıydı ki, hem Kürt Devleti’ni hem de Türkiye’yi kaybetmemeliydi… ABD’nin bu durumda tek seçeneği vardı: PKK’yı tasfiye etmek! ABD, bu suretle hem Kürt Devleti’ni korumuş olacak, hem Türkiye’yi memnun edecek ve hem de Türkiye’deki ABD karşıtlığını asgariye indirmek imkânını elde edecekti! Kaldı ki, ABD PKK’dan alabileceğinin azamisini zaten almış… PKK’nın silâhlı güçlerini devşirmiş ve PEJAK adı altında İran’a karşı kullanmaya başlamıştı!

Bu durumda ABD için en iyi çözüm, PKK’yı tasfiye etmekti! Çünkü PKK, Kürt Devleti’nin ilânının önündeki büyük bir engeldi… Türkiye, PKK varoldukça Irak’ın kuzeyinde bulunan Kürt Devleti’ni katiyen kabul etmez, edemezdi… PKK, işte bu yüzden tasfiye ediliyor! Daha doğrusu, PEJAK’a dönüştürülüyor… PKK’nın siyasî temsilcisi DTP, işte bu sebeple kapatılıyor!

Üstelik ABD, Türkiye’den buna karşılık bir bedel de istiyor! Peki ABD Türkiye’den ne istiyor? Çok değil(!) canım, sınırötesi harekâtı şimdilik yapmamamızı, yapsak bile Kürt Devleti’ne asla müdahale etmememizi… Ya sonra? Sonrasının, sınırı yok… Kürt Devleti’ni önce fiilen ve şartlar uygun olduğunda da resmen tanımamızı istiyor!

Türkiye, ABD’nin bu isteklerini kabul eder mi, edebilir mi? Bunu, Recep Tayyip ile Abdullah Gül ikilisi bilir… Ancak TSK, bunları kabul etmeyecek gibi görünüyor! Edecek olsa idi, Irak sınırına 150 bin Mehmetçik’i neden yığsın? Öyle değil mi, sayın Genelkurmay Başkanı? Yoksa, yanılıyor muyum?

Olacağı buydu: Devletine isyan ve ihânet edenler, hele bunu elin gâvurunun emri ve talimatıyla yapmışlarsa, her zaman yarı yolda bırakılırlar! İnanmayanlar, dünya tarihine baksınlar…

Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.

Yusuf Yılmaz ARAÇ

13 May 2024

Yarın, Başyazı, 5 Ağustos 1965, Sayı 120. İdeolojinin önemi Türkiye’nin siyasi yapısında ideoloji gittikçe önemli bir unsur haline geliyor.

Halim Kaya

13 May 2024

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,86 M - Bugn : 29876

ulkucudunya@ulkucudunya.com