« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

M. Metin KAPLAN

11 Ağu

2007

SEÇİMLERDE HİLE YAPILMIŞ OLABİLİR!

11 Ağustos 2007

 YSK Başkanı Muammer Aydın, nihayet düzenlediği basın toplantısında, seçim sonuçlarının bilgisayar ortamında değiştirildiği şeklindeki iddialarla ilgili olarak; "Bu haksız bir suçlama. Bilgisayardan anlayanlar sonuçların değiştirilemeyeceğini bilir. Öyle olsaydı partiler ortalığı yıkardı” dese de, ben hâlâ seçimlerde hile yapılmış olabileceğine, inanıyorum… Kendimi ne kadar zorladımsa da bu inancımdan vazgeçemedim… YSK’nın, ‘seçim sonuçlarını sandık bazında açıklamaması’ ve buna mantıklı bir izah getirememesi, beni buna zorluyor! Ne yapabilirim ki?

“Altın Yazılar”a koyduğumuz yazıları, eğer okudunuzsa, bu konuda benim yalnız olmadığımı görmüşsünüzdür… Türkiye’de benim gibi düşünen hayli insan var. Hepsi de gerekçelerini teker teker yazmışlar, ama, YSK hiç birine makûl bir cevap vermedi… Sanki, YSK bu inancın yayılmasına çanak tutuyor gibi… Halbuki bu şüpheleri gidermek hiç de zor değil… 22 Temmuz Seçimleri’nin ‘sandık bazında sonuçlarını halka açması yetecek’. Fakat nedense, YSK bunu yapmıyor… Yapmamasının gerekçesi ise çok komik: “2002 sonuçlarını da sandık bazında vermemiştik.” Sanki o zaman vermemeleri çok doğru imiş gibi, bunu, 2007’ye gerekçe gösteriyorlar! “Yanlış örnek, örnek değildir!”

Bizler, seçimlerde hile yapılmış olabilir diye yazınca, bize, “hadi canım olmaz böyle bir şey. Bunu da nerden çıkarıyorsunuz, AKP karşıtlığının dozunu iyice kaçırdınız… Bu, hiç mümkün değil” diyorsunuz… Eyvallah!

Hadi bizler AKP’ye karşıyız/muhalifiz, fakat AKP’yi her şart ve hâlde destekleyen Taha Kıvanç (Fehmi Koru) bile, seçimlerde hile yapılmış olabileceğini zımnen(üstü kapalı olarak, dolayısıyla) kabul ediyor… Peki, buna ne demeli? “Seçime hile karıştırılabileceği çok önceden hesap edilmişti de, hile yapılacağı konusunda kuşkuların büyümesi cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde oldu.”

“Çok önceden hile yapılabileceği öngörüsünde bulunanlar seçmen kayıtlarını bilgisayara girerek yenileme işlemini erkenden devreye soktular. Sonuç ne oldu biliyor musunuz: Bir önceki seçime göre artan nüfusla birlikte 43 milyona çıkması hesaplanan seçmen sayısı 40 milyonda kaldı. Böylece son birkaç seçimde sürekli oradan oraya kaydırılarak oy kullandırılan hayalet seçmenler ortadan kayboluverdi. Vatan gazetesinin bir yazarı bunu nisan ayında fark edip uyarıda bulundu, ama iş işten geçmişti.”

“İkinci tedbir de Cumhuriyet mitinglerinden sonra geldi. Türkiye'de seçim hilesi küçük yerden büyüğe listeler nakledilirken yapılıyor daha çok; köydeki bir sandıkta 'a' partisine çıkan en yüksek oy ilçede veya ilde küçük partilerden birine veya bir bağımsıza mal ediliyor. Listeler küçük yerden büyüğe doğru taşınırken... Bunu tespit edenler, Türkiye'nin dört bir tarafında aldıkları tedbirle, listelere müdahaleyi önlediler...” Taha Kıvanç aynen böyle yazdı, 8. 8. 2007 tarih ve “Seçimde Hile Nasıl Önlendi” başlıklı yazısında.

Demek ki, seçimlerde hile yapmak mümkünmüş ve Taha Kıvanç’a bakılırsa, bunu geçmiş seçimlerde deneyenler de olmuş! Öyle ise, yani bu doğruysa daha sonra başkaları da meselâ AKP’yi destekleyen güçler/merkezler bunu, yapmış yahut yaptırmış olamazlar mı? Niçin yapmış/yaptırmış olmasınlar?

Kim yaptı, niçin yaptı bilmiyorum ancak, benim, 2007 Seçimleri’nde hile yapılmış olabileceğine dair ciddi şüphelerim var! AKP’nin ve MHP’nin aldığı sonuçlar sadece ve yalnızca böyle izah edilebilir! Sebeplerini, daha önceki yazılarımda açıklamaya çalıştığım gibi, bu neticeler, başka türlü izah edilemez!

Nasıl mı yapıldı?

Bu konuda bir “komplo teorim” var… Bir arkadaşım, Bursa’nın merkez Yıldırım ilçesinde bir sandıkta başkandı… İzin verirseniz, O’ndan aldığım bilgilere dayanarak, teorimi açıklamaya çalışayım.

Arkadaşım diyor ki; saat 17’de sırada olan vatandaşların oy kullanmalarını sağladıktan sonra, sayıma geçtik… Reyleri saydık, imzaları atarak tutanağa bağladık… Çuvalı bağlayıp, mühürledik… Bu iş bir saat kadar bir vaktimizi aldı… Çuval ile tutanağı teslim etmek üzere, Yıldırım İlçe Seçim Kurulu’na gittim… Yıldırım İlçe Seçim Kurulu’nda elli (50) adet bilgisayarla memur hazır, bizi bekliyorlardı… On beş dakika içinde, ilgili memura çuvalı teslim ettim… Tutanaktaki sonuçları bilgisayara kaydettirdim… Görevim bitti.

Şimdi, Yıldırım İlçe’den hareketle prosedürü takip edelim… Arkadaşım, görevli olduğu sandıktaki sonuçları bilgisayara kaydettirdi… Yıldırım İlçe’deki bütün görevli Sandık Başkanları da aynını yapmışlardır… Yıldırım İlçe’nin seçim sonuçları, böylece ortaya çıktı... Bunlar, Bursa İl Seçim Kurulu’na bir tek tuşa basılarak aktarıldı… Bursa İl Seçim Kurulu, on yedi (17) ilçeden gelen sonuçları aldıktan sonra, bunları, gene sadece bir tek tuşa basarak YSK’ya ulaştırdı.

YSK, seksen bir (81) ilden gelen seçim sonuçlarını aynı yolla aldı! Buradan çıkan neticeyi de ‘2007 Seçim Sonuçları’ olarak ilân etti: AKP şu kadar, CHP bu kadar, MHP şu kadar, Bağımsızlar bu kadar, diğer partiler şu kadar oy aldılar diye Türkiye’ye duyurdu… Buraya kadar, her şey normal gibi görünüyor.

Ancak, normal da olmayabilir.

SEÇSİS de seçim sonuçlarının hem internet ortamında hem de İntranet ortamında bilgisayara aktarılabileceğini belirten YSK Başkanı Muammer Aydın, sonuçların dahili hat olan İntranet ile kendilerine geldiğini vurgulayarak, iç sistemlerine dışardan müdahale edilmesinin imkansız olduğunu kaydetse de, ya bir bilgisayar korsanı, YSK bilgisayarlarına sızdı ise? YSK bilgisayarlarına bir virüs program yüklediyse, o zaman ne olur? Bilgisayar korsanlarının gönderdiği virüs, ya hangi partinin ne kadar oy alacağını tanzim eden bir program içeriyorsa, o zaman ne olur?

Olmaz, olamaz demeyin! Bilgisayar korsanları, dünyanın en iyi korunan bilgisayarlarına girip istedikleri bilgileri alabiliyorlarsa, niye olmasın? Hatırlayacaksınız, geçenlerde Antalya’da iki bilgisayar korsanı yakalanmıştı, bunlar, Pentagon’un bilgisayarlarına sızıp tüm sırları almışlar ve bunları, iddiaya göre El Kaide’ye vermişlerdi… Bu doğru ise, YSK’nın bilgisayarları Pentagon’un bilgisayarlarından daha iyi korunuyor olamayacağına göre, neden olmasın?

“Sen de iyice abarttın, bunu niye yapsınlar ki? Pentagon’a sızmak için kim bilir ne kadar para almışlardır”, demeyin sakın… Eğer böyle bir şey yapmışlarsa, Türkiye’deki seçim sonuçlarını istedikleri gibi tanzim etmek için, sanki, daha az mı para almışlardır?

Benimkisi şimdilik sadece bir “komplo teorisi”… Bunun doğru olmadığını ispatlamak da çok kolay… YSK, ‘seçim sonuçlarını sandık bazında açıklar’, olur biter… YSK’nın bunun için ayrıca emek ve para harcamasına da gerek yok… Çünkü bu bilgiler, İlçe Seçim Kurul’larına zaten ‘sandık bazında işlenmiştir.’

YSK, ‘2007 Seçim Sonuçları’nı sandık bazında açıklamaktan niçin imtina ediyor? Türk Milleti’nden, bunları, niçin gizliyor? Bu, sizce de dikkat çekici bir durum değil mi?

Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,34 M - Bugn : 68695

ulkucudunya@ulkucudunya.com