« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

M. METİN KAPLAN

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

14 Şub

2007

13 Şubat 1975 KIBRIS TÜRK FEDERE DEVLETİ İLÂN EDİLDİ

01 Ocak 1970

Kıbrıs Türk Federe Devleti

30 Temmuz 1974 Cenevre anlaşması ve 1 Kasım 1974 tarihli Birleşmiş Milletler kararı ile, Kıbrıs'ta iki toplumun varlığı ve eşitliği kabul edilmişti. Kıbrıslı Türkler, bu gerçeğe dayanarak, 13 Şubat 1975'te Kıbrıs Türk Federe Devleti'ni (KTFD) ilan ettiler. Rauf Denktaş'ın okuduğu kuruluş bildirisinde şu noktalara dikkat çekiliyordu:

"Muhtar Kıbrıs Türk Yönetiminin Bakanlar Kurulu ve Yasama Meclisi, 13 Şubat 1975'te Lefkoşe'de ortak bir toplantı yaparak ve aşağıdaki vakıaları göz önünde tutarak;

- Kıbrıs Türk Toplumu, Kıbrıslı Rumlar tarafından Anayasa uyarınca haiz olduğu hakları kullanmaktan alıkonmuştur.

- Kıbrıs Türk Toplumu, varlıklarını korumak ve can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla toplanmış oldukları bölgelerde uzun yıllar bütün iktisadi haklarından ve olanaklarından mahrum edilerek ve tehdit ve baskı altında tahammül edilemez şartlar içinde yaşamak zorunda bırakılmıştır.

- Kıbrıs Rumlarının 1963, 1967, 1974 yıllarında Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bağımsızlığına son vermek girişim ve tehditleri karşısında, Cumhuriyet'in kurucularından biri olan Kıbrıs Türk Toplumu, ağır fedakarlıklar pahasına bu girişimlere karşı koymak zorunda bırakılmıştır.

Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kurucularından olan Kıbrıslı Rumlar ile bir arada yaşamak olanağının bulunmadığı sonucuna vararak; ve Adaya sükunet, güvenlik ve devamlı bir barışın getirilmesi için iki toplumun her birisi kendi bölgesinde, kendi iç yapısını düzenleyerek, yan yana yaşamaları gerektiği sonucuna vararak; ve

Kıbrıs Rum Toplumunun yukarıdaki esaslar uyarınca bağımsız bir Kıbrıs Federal Cumhuriyeti'nin kurulması yolunda herhangi bir yapıcı tutum içine girmediğini dikkate alarak; ve

Kıbrıs Rum Toplumunun sosyal ve iktisadi hayatının yeni ve sağlıklı bir düzene tabi kılınması gereğini göz önünde tutarak; ve

Kıbrıs'ın bağımsızlığına karşı olan ve bölünmesi veya herhangi bir başka devletle birleşmesi yolundaki her girişime kesinlikle karşı koymak inanç ve kararını teyit ederek; ve

Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bağlantısızlık statüsünün gerektiğine inanarak ve adanın yabancı çıkarlara hizmet etmesine izin vermemek kararını beyan ederek; ve Kendi bölgelerinde gelecekteki bağımsız Federal Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kurulmasına yol açacak düzenin hukuki esasını yaratmak gereğini göz önünde bulundurarak; ve

Nihai amacın iki bölgeli bir federasyon çerçevesinde Kıbrıs Rum Toplumuyla birleşmek olduğunu teyit ederek;

Temel maddeleri milletlerarası hukuka uygun olarak milletlerarası anlaşmalarla saptanmış olan Cumhuriyet'in 1960 Anayasasının aynı usulle Kıbrıs Federal Cumhuriyeti'nin anayasası olarak değiştirilmesine ve Federal Cumhuriyetin kurulmasına kadar muhtar Kıbrıs Türk Yönetiminin yeniden düzenlenmesi ve teşkilatlanmasının gerekli olduğunu kararlaştırmıştır.

Bu amaçla muhtar Kıbrıs Türk Yönetimi Başkanının başkanlığı ile bir Kurucu Meclis kurulmasına karar verilmiştir."

Şüphesiz yukarıdaki bildiri, Kıbrıs Türk Federe Devleti'nin kuruluş nedenini sorgulayanlara en güzel yanıt olmuştu. 1976 ve 1981'de genel ve yerel seçimler yapıldı; Rauf Denktaş, 1983 yılına (yani Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşuna) kadar Federe Devletin Başkanı olarak görevde kaldı.

Bu dönemdeki önemli bir gelişme, nüfus mübadelesi anlaşmasıydı. Böylelikle güneyde kalan Türkler kuzeye, kuzeyde kalan Rumlar ise güneye geçtiler; Kıbrıs'taki iki toplum adanın iki ayrı bölgesinde toplandı.

1977-1979 dönemi, Doruk anlaşmaları olarak bilinen toplumlararası görüşmelere sahne oldu. Rauf Denktaş'ın çağrısıyla başlayan görüşmeler önce Denktaş ile Makarios, (Makarios'un ölümünün ardından) sonra ise Denktaş ile Kiprianu arasında gerçekleşti. Sonuçta, her ne kadar Mayıs 1979'da on maddelik bir anlaşma imzalansa da, bu düzenlemelerin fazla bir etkisi olmadı.

1980 Ağustosu'nda yeniden başlayan ve aralıklarla 1983 Mayısı'na kadar süren görüşmelerden de bir sonuç çıkmadı. Türk ve Rum tarafları iki kesimlilik, iki bölgelilik, temsil, federal devletin yetkileri, yerleşme, mülk edinme ve serbest dolaşım gibi konularda ortak bir noktaya gelemediler. Uzlaşmaya darbe vuran asıl nokta ise, Rum yönetiminin, Türk toplumu ile eşitlik ve ortaklık esaslarına dayanan bir birlikteliği kabul etmeme konusundaki ısrarıydı.

Halim Kaya

01 Tem 2025

İnanç, Kimlik ve Kültür Arasında Bir Dönüşüm Hikâyesi Erkan Göksu günümüz tarihçileri arasında tutulan ve yazdıkları ile gündemde olan bir yazar.

Efendi BARUTCU

25 Haz 2025

M. Metin KAPLAN

16 Haz 2025

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

02 Haz 2025

Nurullah KAPLAN

04 Nis 2025

Yusuf Yılmaz ARAÇ

04 Nis 2025

Hüdai KUŞ

22 Tem 2024

Orkun Özeller

03 Haz 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Ziyaret -> Toplam : 167,61 M - Bugn : 278215

ulkucudunya@ulkucudunya.com