« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

01 Mar

2021

ŞEYTANIN İNSANI İBADETLERDEN UZAKLAŞTIRMA YOLLARI

01 Mart 2021

İnsanın en büyük düşmanı olan şeytan çeşitli yollarla insanı kandırır ve ibadet etmekten uzaklaştırır. Şeytanın insanı kandırma ve ibadetten uzaklaştırma yollarının en önemlileri şunlardır:
1. Daha yaşın küçük, çok gençsin, namazı yaşlanınca kılarsın.
2. Senin kalbin temiz, önemli olan kalbin temiz olmasıdır.
3. Şimdilik Cuma namazı ile idare et.
4. Zamanın yok.
5. Çalışıyorsun, çalışmakta ibadettir.
6. İşyerinde izin vermezler
7. Gerici yobaz derler
8. Zaten spor yapıyorsun.
9. Ara sıra alkol alıyorum
10. Başı örtmüyorsun, namazın kabul olmaz.
11. Kışta kıyamette abdest almak çok zor
12. Çok günahın var nasıl olsa Allah affetmez. Veya nasıl olsa Allah affeder.
13. Allah'ın senin namazıma ihtiyacı mı var.
14. Çok kazaya kalmış namazın var.
15. Hastasın, özürlüsün.
16. Çok ibadet ediyorsun, bu kadarı da fazla.
17. Bu günde kılmayıver, kılıyorsun kılıyorsun bitmiyor.
18. Henüz vaktin çıkmasına daha çok var, acele etme kılarsın.
19. Bu gün hava soğuk,
20. Bu günde camiye gitmeyi ver.
21. Cami çok uzak, keşke evine yakın olsaydı.
22. Namazı çok geç, dura dura kılıyorsun biraz acele et.
23. Ayrıca namazda vesvese verir, aklımız karıştırır, dünyalık şeyleri düşündürür.
24. Beş vakti kılıyorsun nafileye veya tesbihata ne gerek var…

Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Şimdi bunların üzerinde duralım.

Daha yaşın küçük, çok gençsin, namazi yaşlanınca kılarsın. Hâlbuki insan bir sonraki nefesinehâkim değildir. Ölüm yaşlılar için değil genç ihtiyar herkes içindir.

Senin kalbin temiz, önemli olan kalbin temiz olmasıdır. Elbette İslam'da kalp temizliği çok
önemlidir ve niyet tabiri ile ifade edilir. Fakat kalbim temiz olduğunun işareti amel ve
davranışlardır. Kalbi temiz olan bir mümin öncelikle ibadetlerini yerine getiren ve güzel ahlak
sahibi olan insandır. Gönlünde Allah sevgisi ve korkusu olmayan bir insanın kalbinin temiz
olmasından söz edilemez.

Şimdilik Cuma namazı ile idare et. Beş vakit namaz erkek, kadın akıllı ve ergenlik çağına
ermiş her müslümana farzdır. Elbette Cuma namazını kılmak hiç namaz kılmamaktan iyidir.
Fakat Cuma namazı kılmakla üzerimize farz olan diğer namazlardan kurtulamayız. Çünkü kul
ahirette ilk önce beş vakit namazdan sorguya çekilecektir, bunu hesabını kolayca verirse
diğer hesapları vermek kolaylaşacaktır.

Peygamber Efendimiz:

Ölüm gelmeden önce hayatın, hastalık gelmeden önce sağlın, fakirlik gelmeden önce
zenginliğinizin kıymetini bilin buyuruyor. Bu bakımdan zamanımızın kıymetini bilmek gerekir.
5 vakit namaza ayrılacak zaman topu topuna 40- 45 dakikadır. Kendimizi öyle ayarlamalıyız
ki, zamanın içerisine sıkıştırılmış bir namaz değil, zamanı namazımıza göre ayarlamalıyız.

Çalışmak, çoluk çocuğumuzun rızkını kazanmak elbette ibadettir. Fakat namaz dinin direği
ve bütün ibadetlerin temelidir. Bütün ibadetler namazın etrafında şekillenirler. Kıyamette de
kul ilk önce namazdan hesaba çekilecektir, namazın hesabı kolayca verilirse diğer ibadetlerin
hesabını vermek de kolaylaşacaktır. Çalışmak öncelikle namazını kılanlar ve çoluk
çocuğumu muhtaç etmeyeyim ve kazandıklarımdan da Allah yolunda harcamada bulunayım
diye niyet edenler için bir ibadettir. Eğer çalışmak tek başına ibadet olarak yeterli olsaydı
Allah, namaz, oruç ve hac gibi ibadetleri emretmezdi.

Çalıştığım kurumda izin vermiyorlar bu yüzden namaz kılamıyorum demek de bir
bahaneden ibarettir. Çünkü namazımızı paydos vakitlerinde kılabiliriz. Bunu da yapamıyorsak iş yerinde kılamadığımız namazı eve dönünce kaza edebiliriz.

Namazında niyazında olan dindar insanlara bazı çevrelerce kem gözle bakıldığı, yobaz ve gerici gibi hoş olmayan sözler söylendiği bilinmektedir. Gerçek gerici ve yobazlar bu sözleri söyleyen ve böyle düşünenlerdir. Çünkü bir insanın inandığı dinin gereklerini yerine getirmek veya getirmemek en temel insan haklarındandır. Gerçek yobazlar ve gericiler en temel insan haklarından olan inanç ve ibadet hakkına saygı duymayan insanlardır. Bu tür insanları örnek bir insan ve örnek bir Müslüman olarak ve inandığımız gibi yaşayarak utandırmalıyız. Müslüman özellikle bu noktada çok dikkatli olmalı ve inandığımız gibi yaşamalıyız. Bir Müslüman bildiği işi yapmalı, yaptığı işi iyi bilmeli, hangi işi yapıyorsa o iş kolunda herkese örnek olmalıdır. Doktorsa en iyi doktor, öğretmen ise en iyi öğretmen, işçiise en iyi işçi olmalıdır.

Namaz Allah rızasını kazanmak için kılınır. Namaz kılarken de spor yapılmış olur. Fakat
spor yapmak için namaz kılınmaz. Namaz da bir spordur, ben sporcu olduğuma veya günlük
spor yaptığıma göre namaz kılmama gerek yok demek yanlıştır.

Alkol almak hiç şüphesiz dinimize göre haramdır ve sarhoş halde iken namaz kılınmaz.
Bir müslümana alkol almak elbette yakışmaz fakat alkol alıyorum diye namazdan
uzaklaşmak ve namaz kılmamak ta tamamen yanlıştır. Bir taraftan alkol almayı bırakma
çabası içerisinde olmak diğer taraftan da namaz vakitlerinde alkol almamak gerekir.

Başımı örtmediğim veya örtemediğim için namaz kılmıyorum düşüncesi de elbette
yanlıştır. Elbette din de hedef mümin kadınların hepsinin örtülecek yerlerini örtmesidir. Fakat
bu hedefe ulaşmadan da sadece namaz kılacağımız zamanlarda örtülmesi gereken
yerlerimizi örterek namazımızı kılmalıyız.

ALLAH'IN RAHMETİNDEN ÜMİT KESİLMEZ.

Çok günah işledim, nasıl olsa Allah affetmez düşüncesi tamamen yanlıştır. Allah'ın
rahmetinden ümit kesilmez, Allah'ın rahmetinden ancak kâfirler ümit keser. Bunu yanında
nasıl olsa Allah affeder düşüncesi de yanlıştır. Allah cenneti boşuna yaratmadığı gibi
cehennemi de boşuna yaratmamıştır. Allah'ın rahmetinden ümit kesilmeyeceği gibi
cezasından da emin olunmaz.

Bazı insanlar "Allah'ın bizim kılacağımız namaza ihtiyacı mı var" derler, namaz Allah'ın bunca verdiği nimete kulun şükrüdür. Aynı zaman da namaz kılmaya Allah'tan çok bizim ihtiyacımız vardır. Çünkü namazda kötülüklerden, fuhşiyattan uzaklaşmış, güzel ahlak sahibi bireyler ve bu bireylerden oluşmuş bir toplum oluşturma hedefi vardır.

Uzun yıllardır namaz kılmamış ve kazaya kalmış çok namazımız olabilir. Namaz
kılmamak için bu durumda bir mazeret değildir. Böyle bir durumda her namazın ardından o
namazın bir vakitlik kazasını kılabiliriz. Ayrıca kıldığımız namazların sünnetleri konusunda da
Cenâb-ı Hak, farzlardan eksik olan namazlarımız için kulumun varsa nafile/sünnet
namazlarını getirin diyecektir.

Hastalık ve özürlü olmak namaz kılmaya engel değildir. Yüce dinimiz bu konuda oturarak,
sandalye ve tabure üzerinde, yatarak kılmak gibi kolaylıklar getirmiştir.

Namazda esas olan tâdili erkâna uyarak namaz kılmaktır. Şeytan bu noktada insana
vesvese vererek, tadili erkânı bozmaya ve acele namaz kılmaya teşvik eder. Biz de şeytanın
bu vesvesesine karşı namaza mutlaka euzü ile başlamaya ve namaza tam konsantre olarak,
yani Allah'ın huzurunda olduğumuzu, biz O'nu görmesek te O'nun bizi gördüğünü düşünerek
karşılık vermeliyiz.

Evimizin camiye uzak olması sevap ve fazilet bakımından bir avantajdır. Çünkü hadisi
şeriflerden öğrendiğimize göre camiye gitmek üzere evinden çıkan bir müslümanın her sol
adımızı atışında bir günahı silinmekte, her sağ adımını atışında da kendisine bir sevap
yazılmaktadır. Sözgelimi evimizde cemaat sevabı almak için bir namazın farzını 27 defa kılsak bile camide cemaatle kılma sevabını alamayız. Bu bakımdan soğuk, sıcak ve uzaklık kavramlarına aldanmamalıyız.

Namazdan sonra çekilen tesbihatlar namazın içerisindeki küçük günahlara ve hatalara
kefarettir. Namazdan sonra tesbihat çekmeden ve dua etmeden camiden ayrılan bir insan
çalışıp da karşılığını almadan giden bir insan gibidir.

Şeytanlaşmış insanlar insanı dinden, imandan ve namazdan uzaklaştırmak isterler. Bu
tür insanlardan korunma ve kurtulma yolu öncelikle onları doğru yola davet etmek, bu
mümkün olmadığI sürece de onlarla arkadaş olmamak, arkadaşlığımız varsa bu arkadaşlığı
sonlandırmaktır.

Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,38 M - Bugn : 33458

ulkucudunya@ulkucudunya.com