Recep Tayyip Erdoğan ile Kemal Kılıçdaroğlu arasında görüşme nihayet yapıldı… ‘Dağ fare doğurdu’ dersem, herhalde yanlış bir tespit yapmış olmam… İki lider ‘havanda su dövdü’… Görüşmeden hiçbir somut sonuç çıkmadı. Doğrusu, bir sonuç çıkmasını da beklemiyordum. Çünkü böyle görüşmelerden bir sonuç çıkmaz... Her biri karşısındakine aklındakileri söyler, fakat muhatabını dinlemez, bile… Nitekim aynen böyle oldu.
Yalnız bir şey dikkatimi çekti: Recep Tayyip, bu görüşmede teröre karşı bir ‘Özel Ordu’ kurulacağından bahsetmiş. İşte bu, önemli bir gelişme. Demek ki Recep Tayyip’in ayakları nihayet suya değmiş… Ve PKK terörüne, muhayyel bir ‘Kürt Açılımı Projesi’ ile mani olunamayacağını sonunda anlamış…
Doğru bir karar! PKK ve terörü ancak ve yalnızca ‘Özel Ordu’ ile bitirilebilir!
Ancak bu ‘Özel Ordu’ meselesi o kadar kolay bir şey değil. Bunu, daha evvel teklif edenlerin, uygulamaya kalkanların başına olmadık işler geldi, çünkü... Recep Tayyip, acaba bu durumdan haberdar mı?
Haberdar ise çaresiz kaldı demektir! Aksi halde bu işe asla tevessül etmezdi!
Haberdar değilse, ben kendisine bir ‘kıyak’ geçeyim ve geçmişte olanları özet olarak aktarayım da neler olduğunu öğrenmiş olsun. Kararını ona göre versin; ya bu sevdadan vazgeçsin ya da olabilecekleri kabul edebilecekse ‘Özel Ordu’yu kursun, kurdursun!
PKK’ya karşı bir ‘Özel Ordu’ kurulmasını teklif eden ilk lider merhum Alparslan Türkeş’ti… MÇP’li (12 Eylül’ün kapattığı MHP’nin yerine kurulmuş olan Milliyetçi Çalışma Partisi) 14 milletvekili 27. 12. 1991 tarihinde TBMM Başkanlığına dört kısım, dört bölüm ve yirmi sekiz maddeden meydana gelen ‘Türkiye Güvenlik Araştırmaları Kurumu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi’ vermişler. Ve bu, TBMM’de 27. 12. 1991 tarih ve 2/ 44 sayıyla kayıt altına alınmıştı.
Daha sonra aşağı yukarı aynı teklifi Jandarma Genel Komutanı rahmetli Orgeneral Eşref Bitlis, MGK’ya getirdi. Enteresan olan şu ki; MGK bu teklifi ‘uygun ve denemeye değer bularak’ kabul de etti... Eşref Bitlis’in plânına kod adı olarak ‘Kale Plânı’ denildi... Ve Jandarma Genel Komutanlığı ‘Kale Plânı’nı uygulamakla görevlendirildi.
Ve fakat Başbakan Süleyman Demirel, MÇP’nin kanun teklifini sudan sebeplerle; “… söz konusu Teklif, Hükümetimizce uygun görülmemiştir” diyerek, 2 / 3 / 1992 tarihinde B.02.0.K.K.G/ 103-370/01738 sayılı yazıyla reddetti…
Başbakan teklifi desteklemediğinden ‘Türkiye Güvenlik Araştırmaları Kurumu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi’nin bir şansı kalmamıştı… Nitekim Adalet Komisyonu Raporu’nu (Esas No: 2/44, Karar No: 19) 4/ 5/ 1992 tarihinde yazdı: “… söz konusu teklif, Komisyonumuzca olumlu mütalaa edilememiş ve maddelerine geçilmeden reddedilmesine oybirliği ile karar verilmiştir” denildi.
Fakat…
Emperyalizm ve yerli işbirlikçileri PKK’yı ve terörünü ortadan kaldıracak ‘Özel Ordu’ya rıza gösteremezlerdi. Göstermediler de… Nitekim konuyu gündeme getiren ve uygulanmasına girişen herkesi cezalandırmaya başladılar:
Evvelâ Alparslan Türkeş cezalandırıldı... MÇP bölündü; 7 Temmuz 1992 günü Muhsin Yazıcıoğlu, Ökkeş Şendiller, İsmet Gür, Saffet Topaktaş, Ahmet Özdemir ve Esat Bütün adlı milletvekilleri MÇP’den istifa ettiler!
Sonra sıra Eşref Bitlis’e geldi… Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis’in uçağı 17. 2. 1993 günü düşürüldü… Eşref Bitlis ve beraberindeki kişiler şehit oldular!
Bitti mi? Hayır!
Başbakan olduktan sonra ufak tefek bazı rötuşlarla ‘Kale Plânı’nı uygulamaya kalkan Tansu Çiller’e ilk muhalefet, ‘Kale Plânı’nı kabul eden MGK Toplantısı’na Başbakan olarak katılmış olan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’den geldi. Fakat Tansu Çiller, bunu aşmayı başarabildi… Ancak daha sonra ‘Özel Ordu’ kurulmasına dayanak sağlayarak imkân veren ‘Kanun Hükmünde Kararname’ (12 Ağustos 1993 tarih ve 21656 sayılı Resmî Gazete, Karar Sayısı: KHK/489) Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi… Ve PKK’ya karşı ‘Özel Ordu’ ile mücadele etmekte ısrar eden Tansu Çiller’in siyasî hayatı bitirildi!
Netice olarak:
Ben Recep Tayyip’in yerinde olsaydım;
Bir. MÇP’nin TBMM Başkanlığına verdiği ‘Türkiye Güvenlik Araştırmaları Kurumu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi’ni, Başbakan Süleyman Demirel’in bu kanun teklifine itirazlarını havi Başbakanlık yazısını ve Adalet Komisyonu’nun bu konudaki raporunu.
İki. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis’in MGK’ya sunduğu ‘Kale Plânı’nı.
Üç. ‘Kale Plânı’ konusunda MGK’da yapılmış olan görüşmelerin ‘gizli tutanak’larını.
Dikkatlice okur, inceler ve ‘Özel Ordu’ konusundaki kararımı öyle verirdim! Yoksa…
Benden söylemesi… Bir şarkı sözü ile bitireyim: “Faydası yoktur gözlerdeki yaşın. Gitmeden evvel iyi düşün taşın.”
M. Metin KAPLAN
Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.
