Üniversitede karşıt görüşlü öğrenciler çatışmış!
Haber böyle.
Bir de “geri adam”, fotoğraf tamam.
Hem kaçıyor hem dönüp kurşun sıkıyor.
Ülkücülerin safında ve kaçıyor!
Dünya tersine dönmüş olmalı.
Vatan hainlerinin kurşunlarına göğsünü siper eden Ülkücüler değil miydi?
Biz değil miydik kahbe kurşunların üstüne yürüyen.
Ve eli silahlı hainleri önümüze katıp kovalayan.
Kızıl bayrakları söküp atan. Kapatılan mescitleri açan, susturulan ezanları okutan.
Neyse, yaramızı deşmeyelim.
Olaya basitçe provokasyon denilip geçiliyor. Yani kışkırtma.
Solcu yazarlardan, sağcı bakanlardan bazıları geçmişte kullanıldıklarını itiraf ediyor. O zaman kullanılmışlarsa iyi kötü makul bir izahı vardır. Halen kullanılmaya niçin devam ettiklerini de izah etseler de anlasak. Alışkanlıktandır belki.
Karşıt görüşler hangisiymiş, niçin karşıtmışlar, hangisi neye karşıymış, kim neyin yanındaymış, kim kimi kışkırtmış, niçin çatışmışlar? Provokasyon deyip geçeceğinize açık açık söylesenize.
Belli ki milletin görmesi, anlaması, bilmesi istenmiyor.
Tarih tekerrür ediyor. Hiç komplo teorisi aramaya gerek yok. Basit mantıkla da görülebilir, anlaşılabilir, bilinebilir. Dün olanın aynısı oluyor.
Kötü iyiye saldırıyor.
Çirkin güzele saldırıyor.
Yanlış doğruya saldırıyor.
Karanlık aydınlığa saldırıyor.
Mağara devri artığı vahşi güruh medeniye saldırıyor.
Dün Rus’a ve Çin’e uşaklık eden soysuz yanaşma bugün Amerika’ya satılmış, efendisine saldırıyor.
Kambur cüceler uyuyan dev’e saldırıyor.
Mikrop bünyeye saldırıyor.
Akbaba doğana saldırıyor.
Sırtlan sürüsü aslana saldırıyor.
Kuduz köpek Bozkurda saldırıyor.
Karaktersiz asalete, haysiyetsiz haysiyete, namussuz namusa saldırıyor
Zalim mazluma, korkak cesura, kalleş yiğide saldırıyor.
Haç Hilal’e saldırıyor.
Küfür İslam’a saldırıyor.
Hain vatansevere saldırıyor.
Bölücü milliyetçiye saldırıyor.
Globalleşen emperyalizm milliyetçiliğe saldırıyor.
Hepsi birden Türk’e saldırıyor. Ve dolayısıyla,
Türk’ün mümessili Ülkücüye saldırıyor.
Ve bu saldırının adı, karşıt görüşlü öğrenciler çatışması oluyor. Bu kadar basit ha!
Hiç bu kadar basit değil.
Koca Türk’ün bir tokadı hepsine yeter, yarısı da boşa gider velâkin başında adam olsa.
Olan biten olduğu gibi takdim edilmezse ortada kalanlar doğruyu anlayamazlar. Bilgi kirliliği karayı ak, akı kara gösteriyor. Bir mankenin içi boş sözleri bir haftadır gündem teşkil ediyorsa, insanlar gününü gün etme ve küpünü doldurma telaşındaysa, diğer yanda âlim geçinenler ellerine tutuşturulan risaleleri pek de anlamadan dönüp dönüp okuyarak avunuyorsa, bu vasatta toplumun kafasını kaldırıp hakikati görmesini beklemek beyhude olur.
Eli tabancalı fırça sakallı dazlağa gelince. Hareket hareket olalı böyle zulüm görmemiş olmalı. Gül yüzlü insanların yuvası Ülkücü Camiada böylesine bir çirkinlik abidesi iğreti duruyor. Geri adam gönderildiği adresi şaşırmış ve yanlış yere gelmiş olmalı.
Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.
