IŞİD’e yardım ve ‘ihanet’ suçlaması
Erhan Başyurt 01 Ocak 1970
Başbakan ve CHP lideri arasında bir süredir hiç de hoş olmayan bir ‘ihanet’ tartışması yaşanıyor.
Fitili, Kemal Kılıçdaroğlu’nun 8 Ekim’de bir gazetede yer alan şu açıklamaları ateşledi:
“Ben hükümetin hâlâ IŞİD’e yardımcı olduğuna inanıyorum.
Ellerindeki silahların bir kısmının, paranın bir kısmının Türkiye’den gittiğine dair bilgiler var.
Mesela IŞİD militanları Türkiye’de tedavi ediliyor…
Hükümet IŞİD ile mücadele etmek istiyorsa, önce IŞİD’e yardımı kessin.
Türkiye’de IŞİD’e eleman devşiren hücreleri kontrol etsin, yurtdışından gelip Türkiye üzerinden IŞİD’e katılan militanlara sınırlarını kapatsın…”
Yurtdışından son dönemde artan benzer suçlamalar ve Kobani kalkışması ile bu açıklamalar kesişince Başbakan Ahmet Davutoğlu sert dille tepki gösterdi:
“Kılıçdaroğlu’nun aklına ihtiyacımız yok. Sadece sussun. Ülkesini uluslararası topluma şikâyet etmesin.
Kitleler, Türkiye IŞİD’e destek oluyor teziyle provoke edilirken Kılıçdaroğlu’nun bu tezi tekrar etmesi en hafif tabiriyle sorumsuzluk ve ihanettir.
Elinde belge varsa göstersin…”
IŞİD’e yardımın belgesi…
CHP lideri “belge” çağrısına dün Meclis kürsüsünden cevap verdi.
Adana’da TIR baskınında gözaltına alınan şoförlerin ifade tutanakları ile soruşturmayı yürüten savcının TIR’ların taşıdığı yüklere dair arama tutanaklarını gösterdi.
İfade ve tutanaklar, arama yapılan TIR’larda patlayıcı ve silah olduğunu, yükün Ankara’dan yüklendiğini ortaya koyuyor.
IŞİD’e desteğin belgelerini ortaya koyan Kılıçdaroğlu, “IŞİD’in elindeki silahlar Recep Tayyip Erdoğan ve Davutoğlu’nun gönderdiği silahlar” vurgusu yaptı.
Sözlerini şöyle sürdürdü:
“Herkes biliyor ama dertleri şu: Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları bunu öğrenmesin.
IŞİD petrol satıyor günde 2 milyon dolarlık. Kime satıyor bunu?
Ankara’da, İstanbul’da, Gaziantep’te IŞİD’e eleman devşiren ofisleri var.”
Başbakan’ın ‘ihanet’ ithamına belge ile cevap veren ana muhalefet lideri, bir kez daha aynı suçlama ile karşılaştı:
Davutoğlu, “O gösterdikleri belge aslında ihanet belgesidir” dedi.
Hata varsa yüzleşilmeli…
‘Vatana ihanet’ gibi ağır bir suçlamanın bir siyasi tartışmaya böyle malzeme yapılmasını doğru bulmuyorum.
Hükümet, yurtiçinden ve dışından yapılan IŞİD’e yardım suçlamalarını bu şekilde baskılayarak ortadan kaldıramaz.
Yapılması gereken çok ciddi iddiaları tek tek çürütmektir.
Ortaya hukuken geçerli bir belge sunulmuşsa da onunla ilgili ikna edici açıklamalar yapılmalıdır.
Şayet yakın zamana kadar bölge politikalarında birtakım hatalar yapıldı ise bununla yüzleşmekten çekinilmemeli…
Bir yanlıştan dönülüyorsa, o da tüm şüpheleri izale edecek şekilde net ortaya konulmalı.
Unutmayın! Türkiye’nin bir bataklığa sürüklenmesini sadece muhalefet değil hiçbir Türkiye vatandaşı istemez.
