« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

05 Eki

2015

Yönetenlerin elinden ve dilinden emin miyiz?

Nuh Gönültaş 01 Ocak 1970

Hani Hz. Ömer’e atfedilen “Fırat’ın kenarında bir koyunu kurt kapsa” diye başlayan söz var ya…

Hadi onu geçtik… Kimse Hz. Ömer değil çünkü.

Fakat bu Ömervari sorumluluk duygusunun kırıntılarını da bu ülkeyi yöneten ve kendisine “Müslüman” diyen insanlardan beklemeye hiç mi hakkımız yok?

- Var. Hem de sonuna kadar var.

Ama nerede?

Bu sorumluluk duygusunun değil kırıntıları, tozu bile görünmüyor. Hatta bütün göstergeler aksi istikameti, negatif tarafı işaret ediyor!

Dinin, Diyanet’in, ahlakın,

Adaletin, mesuliyet duygusunun,

Hakkın, hukukun, halkın hukukunun,

Saygının, sevginin, merhametin, hoşgörünün, toleransın,

İnsanları olduğu konumda kabul etmenin canına okudular!

Yemişler, çalmışlar, hırsızlamışlar, cebe indirmişler, pastadan kendilerine büyük pay ayırmışlar, rant ekonomisinden büyük vurgunlar yapmışlar… Bunları düzeltmek zamanla mümkün…

Ama sorumsuzluğun yol açtığı düzey düşüklüğünün telafisi pek mümkün değil.

AKP hükümetlerinin ülkemizin bağrında açtığı maddi yaralar bir tarafa, dindar insanlar hakkında uyandırdığı olumsuzlukları tamir etmek için uzun yıllar ve bitmek tükenmez çabalar gerekiyor.

İnsanlar AKP yönetiminin icraatlarına bakıp neler neler söylüyorlar, tahammül etmesi gerçekten zor.

Toplumu ne hale getirdiler?

Sadece tam ortadan karpuz gibi ikiye bölmediler, düşmanlaştırdılar da…

Ne Hz. Ömer sorumluluğundan söz ediyorsunuz?

Yezid’deki sorumluluk, vicdan, adalet duygusu bile arar hale gelindi.

Telefonuma her sabah namazından sonra bir hadisi mesaj olarak gönderen dostum var. Dün gönderdiği hadis Peygamberimiz’in “En değerli Müslüman kimdir” sorusuna verdiği cevaptı:

“Müslümanlar’ın dilinden ve elinden emin olduğu kimsedir.”

Buyurun bakalım. İşte size şaşmaz bir terazi.

Ne ile ölçerseniz ölçün, ne ile kıyaslarsanız kıyaslayın, sonunda gelip geleceğiniz yer bu sözde ifadesini bulan manadır.

- Miting meydanlarında eline Kur’an’ı Kerim’i alıp sallamak…

- Cami inşa ettirip gösterişli açılışlar yapmak…

- Cenaze evinde Kur’an okumak…

- Namaz kılmak, cami çıkışlarında medyaya beyanat vermek vb…

Bunların hiçbiri insanın değerini ortaya koymaz, en değerli olanı belirlemez.

Önemli olan kişinin elinden ve dilinden emin olmaktır!

Şimdi…

- Her gün kontrol ettikleri medyada birilerinin hedef haline getirildiği bir yerde,

- Belli kişi, kurum ve gruplara karşı ağız dolusu küfürlerin edildiği ve fakat sadece Cumhurbaşkanı’na hakaret edenlerin cezalandırıldığı bir ülkede,

- Hakkı hukuku rafa kaldırıp, orman kanunlarını bile aratır hale gelinen bir yerde,

- Neredeyse ülkenin yüzde 60’ının vatana ihanetle suçlandığı bir yerde “En değerli Müslüman olsan” ne olur, olmasan ne olur?

İnsanlar elinden ve dilinden eminler mi, sen ondan haber ver. Gerisi fasa fiso!

Feyzi İşbaşaran’a saldıranı Adalet Bakanı korudu!

Elazığ eski milletvekillerinden Feyzi İşbaşaran Cumhurbaşkanı’na hakaretten ifade vermeye gittiğinde adliye çıkışında polislerin arasındayken kendisine uçan tekmeyle saldırıldı.

Feyzi İşbaşaran cezasını çekti çıktı. Peki o saldırgana ne oldu?

Olan şu: Yargılanmadı. Saldıran avukattı. Adalet Bakanı avukatın yargılanmasına izin vermedi. Dolayısıyla saldırgan Adalet Bakanı tarafından korundu. Çünkü avukatların yargılanması Adalet Bakanı'nın iznine bağlı.

Bekleme odasının açılışını yaptı desek…

Dün TBMM açıldı. Açılış konuşmasını Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yaptı.

Şimdi… Cumhurbaşkanı’nın TBMM hakkında daha önce söylediği sözlerden yola çıkarak “Cumhurbaşkanı bekleme odasını açtı” denilse, umarım bu TBMM’ye hakaret olarak telakki edilmez.

Ne demişti Cumhurbaşkanı:

“…Parlamenter sistem 10 Ağustos’ta bir daha geri dönüşüm olmamak üzere milletimiz tarafından bekleme odasına alındı. Bu bekleme ne kadar sürecek? Bunun kararı da 7 Haziran seçimlerinde verilecektir…”

7 Haziran geçti, şimdi 1 Kasım var. 1 Kasım’da da benzer sonuç çıkacak. Soru şu: Böyle olursa Cumhurbaşkanı yeni bekleme odasının açılışını da yapacak mı yoksa tekrar seçime mi gidilecek?

Yusuf Yılmaz ARAÇ

13 May 2024

Yarın, Başyazı, 5 Ağustos 1965, Sayı 120. İdeolojinin önemi Türkiye’nin siyasi yapısında ideoloji gittikçe önemli bir unsur haline geliyor.

Halim Kaya

13 May 2024

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,86 M - Bugn : 30854

ulkucudunya@ulkucudunya.com