« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

04 May

2015

1 MAYIS’A FARKLI AÇIDAN BAKTIM

Mehmet Tezkan 01 Ocak 1970

Önce neredesin diyenlere..
İzne çıkarken söylemiştim.. ‘Ülkenin gündemiyle yaşamak insanı yoruyor.. Hele o gündem üzerine kalem oynatacaksan, hele o gündem üzerine üç beş kelam edeceksen; daha da yoruyor..’ dedim..


Bir hafta toz oldum..
Gündemden tamamen koptum.. Ne olup bittiğinden haberim yoktu.. Yoktu ama dönünce neyle karşılaşacağımı merak da etmedim..
***
Çünkü; tahmin etmek zor değildi..
Barikatlar, TOMA’lar, her köşe başını tutan polisler.. 1 Mayıs’tı, otoriter devlet geçen yıl olduğu gibi yine güç gösterisi yapacaktı..
Üstelik güvenlikçi devlet geçen yıla göre daha avantajlıydı.. ‘Makul şüphe’ şapkasıyla istediğini yapacağı yasaya kavuşmuştu!..
***
Televizyonu açtım, yorumları dinledim, gazeteleri okudum; ‘ne oldu da eskiye dönüldü’ sorusuna cevap aranıyordu..
Ne olmuştu da Taksim yeniden kapatılmıştı ..
Ne olmuştu da Taksim’i açmakla övünen, Taksim’i açmak bize nasip oldu diye böbürlenen Erdoğan artık tam tersini düşünüyordu.. Taksim’i açmıyordu..
Neden; 1 Mayıs yeniden gerilim gününe, korku gününe, eve kapanma gününe, polis gününe, TOMA gününe dönmüştü?
***
Bu sorunun yanıtını aradım.. Merkez medyada tatmin edici cevap veren yoktu.. Hatta polis devleti ortamının iktidara zarar verdiğini iddia edenler de vardı..
Ben böyle düşünmüyorum..
Zarar verse, 1 Mayıs’ın şenlik havasında olmasını sağlardı..
Zarar verse, daha önce olduğu gibi kenti ‘Taksim’i biz açtık, biz’ afişleriyle donatırdı..
Zarar verse, Taksim’i ikinci kez açmak da bize nasip oldu derlerdi..
Zarar verse, Taksim’i işçi kardeşlerimize teslim ettik diye ara formül bulur, seçim öncesi işi tatlıya bağlardı..
Ama yapmadılar.. İktidar bunu tercih etmedi..
Neden?
***
Bu sorunun peşinden gittim.. Cevabını aşağı yukarı buldum.. İktidara en yakın olan gazetenin köşe yazarı şu tespiti yapmış:
‘Gerilim olduğunda muhafazakâr seçmen safları sıklaştırıyor. Diyelim ki sandığa gitmeme kararı aldıysa, vazgeçiyor, erkenden gidip oyunu atıyor.’
***
İnsan sormadan edemiyor.. Bunca gerginliğin, biber gazlarının, TOMA’ların, tazyikli suyun, kenti hapishaneye çevirmenin nedeni bu mu?
Muhafazakâr seçmeni konsolide etmek mi? Devletin otoriterleşmesini muhafazakâr seçmen hafızasında meşrulaştırmak mı? Devletin polisleşmesine muhafazakâr tabandan destek aramak mı? Kamu düzenini sadece biz sağlarız dedirtmek için mi?
***
İktidarcı gazetede çıkan yoruma göre bunca gerginliğin sebebi şu: Muhafazakâr seçmeni diri tutmak.. Gevşemesini önlemek.. Safları bozmamalarını sağlamak..

Yusuf Yılmaz ARAÇ

13 May 2024

Yarın, Başyazı, 5 Ağustos 1965, Sayı 120. İdeolojinin önemi Türkiye’nin siyasi yapısında ideoloji gittikçe önemli bir unsur haline geliyor.

Halim Kaya

13 May 2024

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,76 M - Bugn : 30205

ulkucudunya@ulkucudunya.com