« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

17 Mar

2015

Kabataş sahtekârları ‘asıl çapulcu biziz!’ diye özür dilemeden…

Mümtaz’er Türköne 01 Ocak 1970

Vebali büyük, yalanda ısrar edenler tez zamanda nedamet getirip hakkı teslim etmeli.

Neden hep olayın kahramanı olan genç anne üzerinde duruyoruz, bir de bu yalanla açıkça iftiraya uğrayan, kin ve düşmanlığın hedefi haline gelen geniş kitleler var. Üstelik bu insanlar yargılanıyor. Tek çare var: Gerçek mağdurların müracaatı ile bu hanımefendi mahkemeye celp edilecek ve olanları anlatmak zorunda kalacak. Reşid bir insan yerine neden başkaları açıklama yapıyor? Bu olay, bir tek kişinin iddialarına dayanmıyor mu?

Bu yalanın asıl yakıcı anlamını, iftiraya uğrayanların hukukunda aramalıyız. Başörtüsü, annelik gibi hepimizin kutsal bildiği semboller üzerinden toplumun önemli bir kesimini “suçlu” hatta “sapık” ilan ettiniz. Kendilerini savunamadıkları, temize çıkartamadıkları bu açık iftira karşısında bu insanlardan nasıl bir tepki bekliyorsunuz? Kul hakkı var üzerinizde, kul hakkı. Aynı durumda siz kalsanız, neler hissedersiniz? Elinizi vicdanınıza koyup cevap verin: 28 Şubat’ın psikolojik harekatları mı yoksa bu yalan mı daha rezil? Şehrine sahip çıkan, itirazlarını sıralayan insanları masa başında üretilmiş yalanlarla “çapulcu” ilan ettiğiniz zaman bu ülkede toplumsal barış adına, demokrasi adına geriye kalanlardan ne umabiliriz?

TRT iktidar/muhalefet denklemini yediye bir oranında sürdürürken, özel kanalların seçim yasaklarını ihlal edip etmediğine YSK değil, AK Partili üyelerin karar çoğunluğunu oluşturduğu RTÜK karar verecekse, eşit ve adil seçimlerden, dolayısıyla demokrasiden söz edebilir misiniz? Ankara’da yasa dışı dinleme iddiaları ile gözaltına alınan polisleri serbest bıraktığı için sulh ceza hakimlerinin “tabi hakim ilkesi” alenen çiğnenerek görevden alındığı bir ülkede, kim hukuk karşısında kendini güvencede hissedebilir? Dayandığınız seçmen tabanının çıkarları doğrultusunda bütün bu hukuksuzlukları, gariplikleri, yalanları sürdürebilirsiniz. Ya ülkenin geri kalanı için? Meşruiyetiniz kaldı mı? Alnınızdaki “Kabataş sahtekarı” yaftası ile nereye kadar gidebilirsiniz?

Kabataş yalanını savunmak için kaşarlanmak yetmez, insanın köseleden bir yüze sahip olması lâzım. Deri kalınlaştıkça ömür uzamıyor, servetiniz ve itibarınız daha güvende olmuyor. Bu yalana her şeye rağmen sarılan birinin ağzından ve kaleminden çıkan hiçbir söze inanılmaz. Aynı başlığın altını talimatla doldurmak için kırk dereden su getirenlerin özgür iradesinden, vicdanından ve fikir haysiyetinden kim bahsedebilir?

Kabataş yalanını savunan bir siyasetçi, gazeteci de her türlü melaneti, entrikayı, sahtekârlığı yapmaya hazır demektir. Ülkenizi, geleceğinizi bu siyasetçinin ellerine, gazetecilerin sözüne emanet edemezsiniz. Kabataş sahtekarlarının serbestçe dolaştığı bir ülkede aman cebinizdeki cüzdana mukayyed olun, pencerelerinize demir taktırın, gece uykunuz hafif olsun.

Kabataş yalanı gibi, yalanların en iğrenci ile toplumu kamplara bölmeye ve çatıştırmaya kalkanlar karşısında ölçüyü tutturmak, doğruyu yanlıştan ayırmak için, onların her lafının tersinin doğru olduğunu varsayın. Bugüne kadar dile getirip de ispatlayamadıkları bütün iddiaları Kabataş süzgecinden geçirin. Karşınıza kirli ilişkilerini ve çıkar ağını sürdürebilmek için her türlü kirli kumpasa teşne, ayak tırnaklarından saçının tellerine kadar boydan boya kire-pasa bulaşmış bir iktidar mimarisi çıkacaktır.

Kabataş yalanı, bu toplumun sivil aklına ve vicdanına karşı yapılmış alçakça bir darbedir. Kanlı sonuçları, açık zulümleri olmuştur. Bu darbeyi yapanlar da mutlaka yakında yargı önünde hesap verecek. Aklı olan bir an önce nedamet getirsin ve “asıl çapulcu benim” diye, başta Geziciler olmak üzere herkesten özür dilesin. Çapulculuk, Kabataş sahtekârlığı karşısında onurlu bir sıfat olarak tarihe kaydedilecek.

Yusuf Yılmaz ARAÇ

20 May 2024

İlK GÜNLER Hürriyet, 3 Ağustos 1965. Türkeş’in İlk Emri: “Kravat Takınız” Olağanüstü kongrede seçilen CKMP Genel İdare Kurulu dün ilk toplantısı yapmış, fakat bu toplantıya, eski CKMP’liler grubuna dahil üyelerin çoğu katılmamıştır.

Halim Kaya

13 May 2024

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 104,02 M - Bugn : 47926

ulkucudunya@ulkucudunya.com