« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

Yusuf Yılmaz ARAÇ

20 May

2024

KONGRE SONRASI (20)

20 Mayıs 2024

İlK GÜNLER

Hürriyet, 3 Ağustos 1965.

Türkeş’in İlk Emri: “Kravat Takınız”

Olağanüstü kongrede seçilen CKMP Genel İdare Kurulu dün ilk toplantısı yapmış, fakat bu toplantıya, eski CKMP’liler grubuna dahil üyelerin çoğu katılmamıştır.

Türkeşçilerin çoğunlukta olduğu Genel İdare Kuruluna eski CKMP’lilerin katılmaması, bunların partiden ayrılacakları yolunda söylentilere yol açmıştır. Partinin kuruluşundanberi CKMP’de bulunan Müfit Duru, yeni Genel Başkan Alparslan Türkeş’i ağır şekilde itham ederek, CKMP’den ayrılmıştır.

CKMP Genel İdare Kurulu ilk toplantısı tesbit edilen saatten 45 dakika sonra ancak 14.45 de başlayabilmiştir.

Gazetecilerin genel idare kurulu toplantısında resim çekmelerine yeni Genel Başkan Türkeş muhalefet etmiş, “Lüzum yok, çok resim çektiniz” diyerek yürüyüp gitmiştir. Diğer genel idare kurulu üyelerinin araya girmesinden sonra resim çektirmeğe razı olan Türkeş bu defa da, kravatsız genel idare kurulu üyelerine “Kravat takın öyle resim çektirelim .” demiştir.

Türkeş’in bu sözleri üzerine spor giyinen Rifat Baykal ile Mustafa Kaplan otomobillerle evlerine giderek kravat takıp dönmüşlerdir.

Gelmiyenler

Genel İdare Kurulunun ilk toplantısına 28 üyeden ancak 19’u katılmıştır. Eski CKMP’liler grubuna dahil üyelerden Cevad Odyakmaz ile Faruk Küreli toplantıya gelmişler, Millî Savunma Bakanı Hasan Dinçer, Genel Başkan Adayı Ahmet Tahtakılıç, eski Genel Başkan Ahmet Oğuz, Köy İşleri Bakanı Seyfi Öztürk katılmamışlardır.

1954 yılındanberi CKMP’de kayıtlı bulunan gazeteci Müfit Duru dün yeni CKMP Genel Başkanı Alparslan Türkeş’e gönderdiği istifasında yeni programda yer alan siyasî ve iktisadî görüşlerin kendi görüşüne uymadığını ifade etmiştir.

Genel İdare Kurulunun ilk toplantısında eski Millî Birlik Komitesi üyelerinden Ahmet Er Yüksek Haysiyet Divanı üyeliğini tercih ettiği için istifa etmiş ve yerine eski CKMP’liler grubuna dahil Enver Kök yedekten Genel İdare Kuruluna girmiştir.

Bundan sonra yapılan vazife taksiminde Mustafa Kepir ve Enver Kök Genel Başkan Yardımcılıklarına, Fuat Uluç Genel Sekreterliğe, Muzaffer Özdağ ile Mustafa Kemal Erkovan da Genel Sekreter Yardımcılıklarına seçilmişlerdir.

Diğer taraftan kongrede genel başkanlığa adaylığını koyan Ahmet Tahtakılıç, dün genel başkanlığa gönderdiği bir yazıda Genel İdare Kurulu üyeliğinden ayrıldığını bildirmiştir.



Milliyet, 3 Ağustos 1965.

Türkeş, Genel İdare Kuruluna kravatsız olarak gelen Numan Esin ve Mustafa Kaplan’ı geri çevirdi

Ahmet Tahtakılıç dün CKMP Genel Yönetim Kurulu üyeliğinden istifa etmiştir. Tahtakılıç’ın CKMP’den ayrılmasının şimdilik bahis konusu olmadığı bildirilmiştir.

CKMP Genel Yönetim Kurulu, dün Türkeş’in başkanlığında ilk toplantısını yapmış, toplantıya eski CKMP’lilerden Cevad Odyakmaz ile Faruk Küreli katılmışlardır.

Toplantı başlamadan önce, Genel Başkan Türkeş, kravatsız olarak toplantıya katılan Numan Esin ile Mustafa Kaplan’dan kravatlarını takıp gelmelerini istemiş, üyeler bu ikaza uyarak evlerine gidip kravatlarını takmışlar ve toplantıya katılmışlardır.

Kepir ve Kök Genel Başkan Yardımcısı Oldu

CKMP Genel Yönetim Kurulu dün görev bölümü yapmış, Genel Başkan Yardımcılıklarına Mustafa Kepir ve Enver Kök, Genel Sekreterliğe Fuat Uluç, Genel Sekreter Yardımcılıklarına Muzaffer Özdağ ile Mustafa Kemal Erkovan, muhasipliğe Cevad Odyakmaz, muhasip yardımcılığına Hasan Gülsoy getirilmişlerdir.

İstifalar

Urla, Bornova ve Bayındır ilçelerindeki CKMP teşkilâtı kongreden sonra MP’ye geçmişlerdir. CKMP Emirdağ ilçesi gençlik kolu başkanı da 18 bin partilinin AP’ye geçtiğini bildirmiştir.



Zafer, Serdengeçti, 3 Ağustos 1965.

Bir Parti Zaptedildi

Alparslan’la Tahtakılıç mücadelesi nihayet Alparslan’ın galebesiyle neticelendi. O belliydi zaten!.. Hiç koskoca hükûmetler devirmiş adamın karşısına tahtakılıçla çıkılır mıydı?

Albayın kazanmasını, bazıları <<Bir partinin zaptı>> gibi görüyor, gösteriyorlar… Hani yalan da değil.

Bizim Hüseyin Üzmez’in anlattığına göre bir hayli de zaptiyeleri varmış.. Baş zaptiye de kendisi tabiî…



Zafer, Ayşe Duyar, 3 Ağustos 1965.

İyi İşler Sayın Türkeş!

Oldu, oluyor derken Alparslan Türkeş sonunda CKMP Genel Başkanı seçildi. Gökhan Evliyaoğlu’nun kongre başkanı olduğu yerde elbette netice böyle olur diyenler var. Var ama bir de partiden ayrılanlar, ayrılacak olanlar var diyorlar.

Tüzük değişikliğini de, başkan seçimini de, lider intihabını da bir oldu bittiye getiren CKMP büyük seçimlerde ne yapacak, merak ediyorum doğrusu.

Politika bu.. Dünün kudretli albayı <<bu tâbir CKMP ye yeni transfer olanlarındır>> bugünün bir parti lideridir. Ve… Evet ve icraatını sabırsızlıkla bekliyorum. Bakalım kimleri nerelere şikâyet edecek bundan sonra..



Dünya, 4 Ağustos 1965.

Ahmet Er CKMP yöneticiliğinden çekildi

14’ler adıyla anılan eski Millî Birlik Komitesi üyelerinden Ahmet Er, çalışamıyacağını öne sürerek, CKMP Genel Yönetim Kurulu üyeliğinden istifa ettiğini bildirmiştir. Ahmet Er’in yerine, yedek üyelerden Konya Milletvekili İrfan Baran’ın göreve dâvet edileceği bildirilmektedir.



Tercüman, Gong, 4 Ağustos 1965.

Albayın emri!

Alparslan Türkeş CKMP Genel İdare Kurulunun ilk toplantısında ilk emrini vermiş:

<<- Kravat takınız!..>>

Hiç şüphe yok, ikinci emri de şu olacak:

<<- Pantolonlarınızı ütüleyiniz!>>
S



Tercüman, Suna San, Anahtar Deliğinden, 4 Ağustos 1965.

CKMP

Kudretli İhtilâl Albayı CKMP’deki ihtilâl sabahı, eski ihtilâlci arkadaşlarına <<Kravat takma>> emrini vermiş… Ve, CKMP’nin ihtilâl yapmamış üyeleri, <<Yakında partinin adı şöyle değişirse, şaşmayın>> demişler… Ve söylentiler doğru ise, CKMP’nin adı şöyle olacakmış;

Cepkenli, Mintanlı, Kravatlı Parti…



Yeni İstanbul, Bir İstanbul Efendisi, Server Muhsin, 5 Ağustos 1965.

Perşembenin Gelişi

Türkeş genç arkadaşlarına “Kravat takın öyle resim çektirelim, yani elâlemin karşısına öyle çıkalım” diye öğüt vermiş. Dikkat edin bu öğüte sevgili okuyucularım. Bir disiplin anlayışının ve halka saygının ifadesidir.

Bir partinin genel idare kuruluna âzâ olmak, sonra da bahçesinde keyf edermişçesine rahat bir kıyafetle toplantıya katılmak olmaz.

Hani Perşembenin gelişi Çarşambadan belli olur derler ya… Küçük ama, bu o misal işte…

Gazetalarımız -tabiî bazı malûmları- Türkeş ve etrafındaki bu gelişmeyi inyore etmeye, küçümsemeye, hattâ alaya almaya mütemayil, biraz da işlerine gelmediği için… Lâkin bunun ne derecede yanlış bir şey olduğunu zaman gösterecek. Bendeniz bu zatın yüzünü bile görmüş değilim, fakat şu yaşlı halim ve eski tecrübelerimle, bu adamda bir başkalık olduğunu seziyorum, iyi mi fena mı şimdiden bir şey denemez, amma dikkat etmek ve kuşkuyla takip etmekte de bir zarar yok ya… Ben de meslektaşlarımı ve vatandaşlarımı dikkate davet ediyorum o kadar.



Son Havadis, Yedekçi, 5 Ağustos 1965.

CKMP de nizam!
Türkeş, Genel Kurul toplantısına kravatsız gelen Mustafa Kaplan’la Numan Esin’i geri çevirmiş…
Eskiden Hilton’a kravatsız girilemezdi. Demek şimdi CKMP Genel İdare Kuruluna kravatsız girilemiyor…
Kravatsızlara ikinci yasak bölge de bu!...
Türkeş’in yeni nizamı gittikçe tekâmül ediyor: Evvelce her ailenin tenceresine günde yarım kilo et! Her Türke günde bir bardak süt!.
Sonra da her vatandaşa bir kravat!.
Hele şimdilik kravatla işe başlasınlar, sonra da herkese bir <<Pazubend>>i programlaştırırlar.



TEBRİK VE ZİYARETLER


Cumhuriyet, 3 Ağustos 1965.

İnönü, Türkeş’i tebrik etti

CKMP Genel Başkanı seçilen Alparslan Türkeş’e şehrimizde bulunan CHP Genel Başkanı İsmet İnönü aşağıdaki telgrafı çekmiştir: “CKMP Genel Başkanlığına seçilmenizi hararetle tebrik ederim. Size ve partinize memleketimiz için kıymetli hizmetler dilerim.”



Havadis, 3 Ağustos 1965.

CKMP Genel İdare Kurulu vazife taksimi yaptı

Genel İdare ve Haysiyet Divanına seçilen Ahmet Er, G. İdare Kurulundan istifa etti, yerine Enver Kök getirildi.

CKMP Yeni Genel İdare Kurulu dün öğleden sonra Parti Genel Merkezinde Genel Başkan Alparslan Türkeş’in Başkanlığında toplanarak vazife taksimi yapmıştır. Genel İdare Kurulunu dünkü toplantısına, Abdülhadi Toplu, Gökhan Evliyaoğlu, Sıtkı Çörtoğlu, Mehmet Altınsoy, Mustafa Kepir, Muzaffer Özdağ, Dündar Taşer, Ahmet Er, Mustafa Kaplan, Kâmil Koç, İsmail Hakkı Yılanlıoğlu, Rifat Baykal, Kemal Cabiroğlu, Numan Esin, Cevad Odyakmaz, Turgut Öztaşkın, İsmail Sefa Akay, Fuat Uluç, Mustafa Kemal Erkovan, Hasan Gülsoy, Hikmet Tanyu, Mehmet Kılınç katılmışlardır.


Başkanlık Divanı belli oldu

Yapılan seçim sonunda; Başkan Vekilliklerine Mustafa Kepir Propaganda Başkanı, Enver Kök Teşkilât Başkanı, Genel Sekreterliğe Fuat Uluç, Genel Sekreter Yardımcılıklarına Muzaffer Özdağ, Mustafa Kemal Erkovan, Genel Muhasipliğe Cevad Odyakmaz, Genel Muhasip Yardımcılığına Hasan Gülsoy getirilmişlerdir.

5000 Telgraf

Alparslan Türkeş’in Parti Genel Başkanlığına seçilmesi bütün yurtta büyük bir sevinçle karşılanmıştır. Dün yurdun çeşitli bölgelerindeki teşkilâttan Genel Başkan Alparslan Türkeş’e 5000’e yakın bağlılık telgrafı gelmiştir. Telgrafların bazılarında aynen şöyle denilmektedir:

<<Ey gönüllerde bayraklaşan isim, ey kara günlerde bize eş, mutlu yarınların, mutlu sabahların lideri Alparslan Türkeş, Türklüğün ikinci Alparslan’ı bu duygularla selâmlar, en derin bağlılık hislerimizi sunarız.>>

<<Kemalizm idealinin yegâne müdafii ve ileri Türkiye’nin yaratılmasında tek lider olarak kalbimizde yaşattığımız şahsınızın bu ilk başarısını hararetle tebrik eder ideallerinizde başarılar dileriz.>>

<<Yeni bir Türkiye’nin kuruluşunda önder bulunmanızı sevinçle bekler muhterem ellerinizden öperiz.>>

<<Muvaffakiyetinizin sevinci büyük oldu. Attığınız her adımın memleket için müsbet mana taşıdığını görerek gurur duyduğumuzu, azim ve gayret verme destekleyicisi olarak sizi selâmlıyoruz.>>

CKMP ye iltihaklar dün de devam etti

Hızlı bir gelişme içinde bulunan CKMP ne yurt çapında iltihaklar devam etmektedir. Partili vatandaşla bulundukları partilerden istifa ederek CKMP ne girerken, partisiz vatandaşlar da KMP ne katılmaktadırlar. Bu cümleden olarak dün Emekli Kurmay Albay Menlioğlu Necdet Kürşad, Doktor İhsan Kaya, Tüccar Ertan Selçuk ve Çiftçi İzzet Yıldırım CKMP ne girmişlerdir. Giriş beyannameleri Genel Başkan Alparslan Türkeş tarafından imzalanmıştır. Bu iltihaklardan sonra CKMP ye şehrimizde kitle halinde katılmalar beklenmektedir.

Giriş beyannameleri Genel Başkan Alparslan Türkeş tarafından imzalanan yeni CKMP lilerden Emekli Kurmay Albay Necdet Kürşad, şöyle demiştir: <<Şu andan itibaren CKMP nin çatısı altında bulunmanın bahtiyarlığını duyuyorum. Artık 25 yıldan beri ülkü ve dâvasını yakından izlediğim sayın Alparslan Türkeş’in yanında ve safındayım. Bu idealist kadronun içinde bir nefer gibi çalışacağım. Devlet görevinden millet hizmetine girmenin heyecanı içindeyim.>>



Vatan, 3 Ağustos 1965.

Ankara’da Durum

CKMP Genel Başkanlığını Alparslan Türkeş’e kaptıran Ahmet Oğuz ve Hasan Dinçer grubu aralıksız gizli toplantılar yaparak durumu müzakere etmektedirler.

Öte yandan, CKMP Genel Yönetim Kurulu bugün saat 14 te görev taksimi yapmak için bir toplantı yapmıştır. Ahmet Oğuz ve Hasan Dinçer grubunun toplantıdan sonra toplu halde istifa edecekleri ısrarla söylenmektedir. Oğuz ve Dinçer ise şimdilik konuşmamayı tercih etmektedirler.



Zafer, Vatan, 3 Ağustos 1965.

Emirdağı’nda 18 bin CKMP’li AP’ne geçti

Gençlik Kolu Başkanı dün Türkeş’i çok ağır şekilde itham etti

Emirdağ İlçesi CKMP Gençlik Kolu Başkanı Celil Karaca, dün bir basın toplantısı yaparak, partiden istifa ettiğini söylemiş ve <<Şerefimizi ortaya koyarak, Emirdağ’lı 18 bin CKMP’linin AP’ye geçtiğini ilân ediyorum. 18 bin kişinin istifasına, Millî Savunma Bakanı Hasan Dinçer, Afyon Senatörü Rasim Hancıoğlu ve Afyon Milletvekili Başaran’ı tanık gösteriyorum>> demiştir.

Celil Karaca, olağanüstü genel kongreye, müteşebbis idare hey’etleri ile bu hey’etlerin tesbit ettiği delegelerin de katılarak oy kullandığını ve bu durumda, Cemiyetler Kanunu hükümlerine göre, kongrenin muallel olduğunu ileri sürmüş, tüzük ve program tâdil tasarılarının da çoğunluğun bulunmadığı bir toplantıda kabul edildiğini söylemiştir.

Celil Karaca, Türkeş ve arkadaşlarının demokratik usullerin dışında bir davranışla CKMP’yi ele geçirdiklerini de iddialarına eklemiştir.



Havadis, 5 Ağustos 1965.

Biraz İz’an, Biraz İdrak Lazım

Malûm bazı gazetelerde CKMP Emirdağ gençlik kolu başkanı olduğunu söyleyen birinin iz’an ve idrakten yoksun bir beyanı çıktı. Biz bu beyan sahibinin kişiliği üzerinde durmayacağız. Sadece bu beyanın gerçekle olan münasebeti ile bu beyana CKMP’nin gelişmesinden ürken, korkan ve paniğe kapılan bir siyasi partinin organlarının sütunlarında gerile gerile yer verişleri üzerinde duracağız.

Siyasi ahlâktan nasipsiz bu ve benzeri beyanlar Türk kamuoyunun karşısında dün olduğu gibi bugün de, yarın da müfteri olmaktan ileri gidemiyeceklerdir.

Şimdi malûm çevrelerde yer alan beyanın, hakikatle olan münasebetine gelelim. Bu kişi, kendisiyle beraber Emirdağ’da 18.000 kişinin CKMP’den istifa ederek AP’ye geçtiğini söylemiş ve buna şahit olarak da Afyon Milletvekilleri Hasan Dinçer, Rasim Hancıoğlu ve Veli Başaran’ı şahit göstermiş.

Tanık olarak gösterilenler, bu konuda aksi bir beyanda bulunmadıklarına göre, bu iddiayı doğruluyorlar demektir.

Şu halde, iddianın gerçekle olan münasebeti karşısında kamuoyunda verilecek hüküm, kendilerine de şamildir.

Başbakanlık Devlet İstatistik Enstitüsünün 17 Kasım 1963 tarihli mahalli seçimlerin sonuçları hakkındaki yayınladığı 474 sayılı kitapta: Afyon vilayetinin Emirdağ ilçesi nüfusunun 1960 sayımına göre 10.069 olduğu bildirilmiştir. Aynı resmî yayında 13 Kasım 1963 tarihinde yapılan mahallî seçimlere göre bu ilçede seçmen adedi sadece 4.355 dir.

Mahalli seçimlerde bu ilçede siyasî partilerin aldıkları oy miktarları da şöyledir.

Belediye Başkanı seçimlerinde AP 910, CHP 1134, CKMP 243, Belediye Meclisi seçimlerinde AP 50, CHP 580, CKMP 755 dir.

Bu durum karşısında, bütün bir nüfusu dahi 18.000 olmayan Emirdağ’da kendisinin istifasıyla birlikte 18.000 kişinin CKMP’den ayrılıp AP’ye girdiği iddiasının hakikatla olan münasebeti hakkındaki hükmü kamuoyuna bırakıyor, iddia sahibi ile şahitlerini biraz iz’an, idrak ve siyasî ahlâka davet etmekle yetiniyoruz.



Adalet, 4 Ağustos 1965.

Türkeş’e muhalif Kadircan Kaflı dün AP’ye girdi.

Bir süre önce CKMP’den istifa eden Konya Milletvekili Kadircan Kaflı, dün yapılan bir törenle AP’ne girmştir. AP Genel Başkanı Süleyman Demirel ve Genel Başkan Yardımcısı Talât Asal tarafından giriş beyannamesi imzalanan Kadircan Kaflı <<Türkiye’nin durumu, akıllı ve vatansever herkesin bir cephede toplanmasını gerekli kılmaktadır. Bu cephe AP dir>> demiştir. AP ye iltihakı dolayısıyla Kadircan Kaflı şunları söylemiştir:

Kaflı’nın giriş beyannamesi AP Genel Başkanı Süleyman Demirel ve Genel Başkan Yardımcısı Talât Asal tarafından imzalanmıştır. Kadircan Kaflı AP ye iltihak sebepleri hakkında şunları söylemiştir:

<<Adalet kutsal bir gayedir ve Hazreti Muhammet “Adalet mülkün temelidir” demiştir. Vazife gezilerinde vatandaşlar şahsıma sevgi ve saygı gösterdiler. Pek çoğu AP’ne girmemi istediler. AP Türkiye’nin tam demokratik tek partisidir. Milletin çoğunluğuna dayanır. Demokratik milliyetçidir. İnançlara saygılı ve bağlıdır. Türkiye’nin durumu, akıllı ve vatansever herkesin bir cephede toplanmasını gerekli kılmaktadır. Bu cephe AP dir. Yakın ve büyük tehlike olan aşırı sol ve aşırı sağ tehlikelerini ancak Adalet Partisi önleyebilir. Türkiye için selâmet hür demokrat batı devletleri safında, bilhassa Amerika ve İngiltere’nin ittifakındadır. AP nin tek başına iktidara gelmesi, Türkiye’nin itibarını yükseltecek, her türlü yardımı çoğaltacak, emniyetini sağlıyacak, maddî ve manevî kuvvetini arttıracaktı. AP de hizmet imkânı fazladır. AP li milletvekili arkadaşlarımla daima fikir ve kanaat birliğinde olduğumu gördüm. Bu sebeplerle AP ne katıldım. Vatansever, hukuk devleti rejimine bağlı, demokrat ve millî iradeye saygılı, komünizm ve faşizm tehlikesini önlemek isteyen bütün akıllı ve vatansever Türklerin AP toplanmaları millî zaruret olmuştur .>>

DİĞER CKMP LİLERİN DURUMU

Alparslan Türkeş’in CKMP Genel Başkanı olduktan sonra parti içinde meydana gelen huzursuz ortam, eski CKMP lilerin parti idaresinde ve bünyesinde vazife alamamaları ile devam etmektedir. Türk siyasî çevrelerini asıl meşgul eden nokta, yıllardanberi parti üst kademelerinde görev alan Millî Savunma Bakanı Hasan Dinçer ve İstanbul Milletvekili Hasan Dinçer’in durumudur. CKMP Genel Başkanlığı yapmış olan Dinçer ve Oğuz’la birlikte eski Adalet Bakanı İrfan Baran’ın önümüzdeki günlerde AP ne girecekleri tahmin edilmektedir. Millet Meclisi Reis Vekili Nurettin Ok’un da adı CKMP den ayrılacaklar arasında söylenmektedir.

Eski CKMP liler grubuna mensup Millî Savunma Bakanı Hasan Dinçer’le Köy İşleri Bakanı Seyfi Öztürk yarın bir basın toplantısı yapacak ve muhtemelen başkanlıktan ve CKMP den ayrıldıklarını açıklayacaklardır. Kongrenin ve oy tasniflerinin <<gayri meşru olduğunu>> ileri süren eski Adalet Bakanı İrfan Baran’ın iki bakanla birlikte partiden ayrıldığını bildirecektir.



Son Havadis, 4 Ağustos 1965.

CKMP den AP ye iltihaklar başladı

Kaflı, <<Tam demokratik parti>> dediği AP ye dün kaydoldu

CKMP’deki istifalar üst kademelere de sirayet ederek devam etmektedir. Emin kaynaklardan öğrenildiğine göre Türkeş’in Genel Başkanlığını tasvip etmeyen eski Genel Başkan Ahmet Oğuz, Konya Milletvekili İrfan Baran, Meclis Başkanvekillerinden Nurettin Ok bugünlerde istifa ederek AP’ye gireceklerdir.

Hâlen Bakan bulunan Hasan Dinçer ile Seyfi Öztürk’ün de bilâhare partiden istifa edecekleri ifade olunmaktadır.

KAFLI AP YE GİRDİ

Bir süre önce CKMP’den istifa eden Konya Milletvekili ve yazar Kadircan Kaflı dün Adalet Partisi’ne girmiştir. Kaflı’nın giriş beyannamesi AP Genel Başkanı Süleyman Demirel ve Genel Başkan Yardımcısı Talât Asal tarafından imzalanmıştır. Kadircan Kaflı AP ye iltihak sebepleri hakkında şunları söylemiştir:

<<Adalet kutsal bir gayedir. Ve Hazreti Muhammet <<Adalet mülkün temelidir>> demiştir.

Vazife gezilerinde vatandaşlar şahsıma sevgi ve saygı gösterdiler. Pek çoğu Adalet Partisi’ne girmemi istediler. Adalet Partisi Türkiye’nin tam demokratik tek partisidir. Milletin çoğunluğuna dayanır. Demokratik milliyetçidir. İnançlara saygılı ve bağlıdır. Türkiye’nin durumu, akıllı ve vatansever herkesin bir cephede toplanmasını gerekli kılmaktadır. Bu cephe Adalet Partisidir. Yakın ve büyük tehlike olan aşırı sol ve aşırı sağ tehlikelerini ancak Adalet Partisi önleyebilir.



Cumhuriyet, 4 Ağustos 1965.

Kadircan Kaflı AP ne girdi

Bundan bir süre önce CKMP den istifa eden Konya milletvekili Kadircan Kaflı, dün AP ye geçmiştir.

Giriş beyannamesini Demirel ile Asal’ın imzaladığı Kaflı, gazetecilere: <<Adalet, kutsal bir gayedir ve Hazreti Muhammed “Adalet, mülkün temelidir” demiştir. Yakın ve büyük tehlike ile aşırı sağ ve sol tehlikelerini ancak Adalet Partisi önliyebilir. Türkiye için selâmet, hür demokrat batı devletleri safında bilhassa Amerikan ve İngilterenin ittifakındadır>> demiştir.



Cumhuriyet, 4 Ağustos 1965.

Eski CKMP yöneticileri bugün kararlarını açıklayacaklar

CKMP Genel Başkanı Alparslan Türkeş’in dün gazetemizde yayınlanan demeci eski CKMP’liler tarafından tepki ile karşılanmıştır. Türkeş’in demecinde <<Kongrede görüş ayrılığına düştüğümüz arkadaşlarımın seçimde başarı sağlamaları için bilhassa çalışacağım>> demesi üzerine Türkeş’e karşı olanlardan bir eski CKMP’li şöyle demiştir: <<Biz şimdiye kadar milletvekillerini milletin seçtiğini bilirdik. Demek ki şimdiden sonra milletvekilliğini Türkeş dağıtacakmış.>>

Eski CKMP’liler ne yapacak

Alparslan Türkeş ve ekibinin Genel İdare Kurulu ile Haysiyet Divanını tamamen ele geçirmesi karşısında bütün mücadele imkânlarının kaybedildiğine hükmeden eski CKMP’liler partide kalıp mücadele etmenin imkânsızlığına inanmış bulunmaktadırlar. Bu sebeple partiyle olan bağlarını zamanla koparacakları sanılmaktadır. Eski CKMP’lilerden bazıları bugün yapacakları bir basın toplantısında kesin kararlarını açıklıyacaklardır. Bu açıklamanın muhtemelen istifa ile ilgili olacağı beklenmektedir. Öğrenildiğine göre Ahmet Tahtakılıç’ın Genel İdare Kurulu üyeliğinden istifası parti idarecileri tarafından üzüntü ile karşılanmıştır.



Havadis, 4 Ağustos 1965.

Pazarlık edenler belli oluyor: Kaflı AP’ye girdi

AP ile pazarlık ettikten bir süre sonra CKMP’den istifa eden Konya Milletvekili Kadircan Kaflı, dün beklendiği gibi Adalet Partisine girmiştir. Kadircan Kaflı’nın AP’ye giriş beyannamesi, Genel Başkan Süleyman Demirel ile Genel Başkan Yardımcısı Talât Asal tarafından imzalanmıştır.



Ötüken, Ötüken’den Sesler, 24 Eylül 1965, Sayı 21.

KAFLI’NIN GAFLARI

Kadircan Kaflı, bilinmez neden, Türkeş’in aleyhindedir. Her insanın her insanı sevmesi ve beğenmesi mecburiyeti yoktur ama, aynı fikrin ve inancın yolcuları, birbirlerini sevmeseler veya beğenmeseler bile, hiç olmazsa uluorta birbirlerinin aleyhinde bulunmamalıdırlar.

Kaflı, eskiden beri, millî ve dinî konularda yazılar yazar. Bu bakımdan, kendisini tanıyanlar için milliyetçi bir kalemdir.

Türkeş de bir milliyetçidir. Artık bundan şüphe etmek de, meselâ Hz. Muhammed’in İslâmlığından şüphe etmek gibi bir şeydir. Bu bakımdan nasıl kızıllar birbirini tutuyor, biraderler birbirlerine sırt veriyorlarsa, milliyetçilerin de aynı yolda olmaları gerekmez mi? Öyleyse Kadircan Kaflı niçin Türkeş aleyhine yazı yazar.

Artık şu husus, herkes tarafından bilinmeli: Türkeş, milliyetçilik bayrağını bugün havaya kaldırmak imkânında olan Türk oğludur. Bu sebepten ona saldıranlar sadece çetinler, metinler filân gibi yaratıklar olmalıdır.

Acaba Kaflı da o kategoride mi yer almak niyetinde.



Cumhuriyet, 4 Ağustos 1965.

Türkeş’in kızkardeşi CKMP Balıkesir adayı

Bandırma – Seçimler arifesinde partilerin şehrimizdeki teşkilâtlarında hummalı bir faaliyet göze çarpmaktadır. Bilhassa son günlerde CKMP Genel Başkanı Alparslan Türkeş’in on beş yıldan beri şehrimizde sendika başkanlığı yapmakta olan kızkardeşi Dervişe Koçoğlu’nun da CKMP’nin Balıkesir listesinde yer alacağı söylenmektedir. Bu söylentiler AP’lileri kuşkulandırmaya başlamıştır. 600 üyesi bulunan Tütün Müskirat ve Gıda İşçileri Sendikasının başkanı bulunan Bayan Koçoğlu çevrede <<tutulan>> bir isimdir.

Eskişehir – Eskişehir yeni CKMP İl Başkanı Mehmet Irmak. [Resim ve resimaltı notu]



Havadis, 4 Ağustos 1965.

CKMP Genel İdare Kurulu Anıtkabiri ziyaret etti

Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi Genel Başkanı Alparslan Türkeş ve yeni Genel İdare Kurulu Üyeleri dün sabah saat 10.30’da Anıtkabri ziyaret ederek ulu önder Atatürk’ün manevî huzurunda saygı duruşunda bulunmuş ve kabre bir çelenk koymuşlardır. Ayrıca Hürriyet Şehitlerinin kabirlerini de ziyaret ederek saygı duruşunda bulunmuşlardır. Türkeş Anıtkabir şeref defterine şunları yazmıştır:

<<Çok sevgili büyük Atam. Bugün de Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi Genel İdare Kurulu olarak huzurunuza hürmet ve bağlılık duyguları içinde geldik. Senin yüce ruhundan güç ve ışık almış olarak ayrılıyoruz.

Her zaman yolundayız. İşaret buyurduğunuz <<Kudretli, uygar, müreffeh Türkiye’nin inşası için her gayreti ve mücadeleyi yapacağız. Size sonsuz minnet, şükran ve hürmetlerimizi sunarız.

3/8/1965
Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi Genel Başkanı Alparslan Türkeş>>



Havadis, 4 Ağustos 1965.

Türkeş’e “Bağlılık Telgrafları Yağıyor”

CKMP Genel İdare Kurulu dün öğleden sonra Parti Genel Merkezinde Genel Başkan Alparslan Türkeş’in Başkanlığında toplanarak seçim hazırlıkları konusunu görüşmüştür. Seçim propaganda ve sloganlarının tesbitine başlanmış ve Merkez Kontenjan Adaylarının hangi ilde ve kaçıncı sıralar arasında konacağı Yüksek Seçim Kuruluna bildirilmiştir.

Bağlılık Telgrafları Yağıyor

Dün de yurdun dört köşesinden Türkeş’e binlerce tebrik ve bağlılık telgrafı gelmiştir.

Öte yandan eski Millî Birlik Komitesi üyesi Emekli Korgeneral Cemal Madanoğlu da CKMP Genel Başkanı Alparslan Türkeş’e bir telgraf göndererek CKMP Genel Başkanlığına seçilmesinden dolayı memnuniyetini ifade etmiştir.

Türkeş de dün CHP Genel Başkanı İsmet İnönü ve Cemal Madanoğlu’na birer cevabi telgraf göndererek teşekkürlerini bildirmiştir.

Dün de Cumhuriyet Senatosu Başkanı Enver Aka ve Kontenjan Senatörü Sadi Kocaş birer tebrik telgrafı göndermişlerdir. Cumhuriyet Senatosu Başkanı Enver Aka’nın telgrafında aynen şöyle denilmektedir:

Sayın Alparslan Türkeş
CKMP Genel Başkanı

Genel Başkanlığa seçilmenizden dolayı tebriklerimi sunar, memleket hizmetlerinde başarılar dilerim.

Enver Aka
Cumhuriyet Senatosu Başkanı


İltihaklar Devam Ediyor

Vatandaşın sevgi ve itimadını her geçen gün biraz daha kazanan Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisine iltihaklar devam etmektedir. Alparslan Türkeş’in Genel Başkanlığa seçilmesinden bu yana da, yurdun çeşitli bölgelerinden CKMP’ye kitle halinde iltihaklar başlamıştır. İltihakların önümüzdeki günlerde de daha da artacağı tahmin edilmektedir.



Medeniyet, 4 Ağustos 1965.

CKMP, seçime şevk ve güvenle giriyor

C. Madanoğlu da CKMP lideri Alparslan Türkeş’i tebrik etti



Ulus, Cihad Baban, 4 Ağustos 1965.

CKMP ve eski liderler

CKMP’nin olağanüstü kongresi, gerek basında gerek kamuoyunda ilgi ile takip edildi. Kamuoyunun kongreye karşı gösterdiği ilgi, evvelâ üzerine büyük dikkat çekmiş olan Alparslan Türkeş’in, siyasal hayata girmesi nedeninden ileri geliyordu. İhtilâlin içinden gelen Albay 14’lerin biri olmak dolayısı ile merak uyandırdığı gibi, geçirdiği fikir istihaleleri dolayısı ile de halkın tecessüsünü tahrik etmiş bir kimse idi. Bununla beraber kendisinin CKMP ne genel başkan seçilmesinin sırrını çok esrar sebeplerde aramak da doğru olmaz.

Onu tahtaravallinin bir ucunda yükselten sebep, diğer uçta Ahmet Oğuz gibi liderlerin parti mensupları arasında ümitsizlik yaratmış olmaları ve diğer ucu yere indirmiş olmalarıdır.

Dinçer de bu makamı bir boy işgal etmişti. Dürüst bir politika adamı olan Millî Savunma Bakanımız, partisini yürütmek için yelkenlerini şişirecek nefesten mahrum kaldı. İyilik ve dürüstlük bir partiyi yürütmeye kâfi gelmediği için kongre kendisinde kabiliyet vehmedilen Oğuz’u işbaşına getirdi ve böylece Ahmet Oğuz’un parti başkanı olması ile Türkeş’in de talihi açılmış oldu, çünkü, Ahmet Oğuz, CKMP adına ortaya fikir getiremedi. Partisine dinamizm kazandıramadı. Aksine bir asır evvelki beylik, irtibatsız sözleri ve vaız edası ile bozuk şiveli, seviyesiz nutuklarla hem kendisini gülünç etti, hem partiyi küçük düşürdü. Böylece de Türkeş’in iş başına gelmesine acziyle yol açmış oldu. Çünkü CKMP li vatandaş kendi başkanının tutumundan utanır oldu.

Biz, Alparslan Türkeş’in siyaset alanına inerek normal mücadele usullerini benimsemiş olmasını çok iyi karşıladık.

O artık esrarengiz bir hüviyet taşımayacaktır. Not defterine garip garip rumuzlar koyarak politika yapmayı düşünmeyecektir. Elbet kumanda mevkiinden gelen ve çizdiği plânları emir vererek tatbik etmeye alışmış olan bir mizacın şimdi kumanda ve ferman dinlemeyen insanları, demokratik düzen yolu ile idare etmeye kalkması kolay olmayacaktır. Eğer bu son başarı onun ruhundaki ihtirası daha çok alevlendirmiş ise arabaya binmeden dingili kırması ihtimali de çoktur.

Şu kadar var ki, Türkeş donmuş fikirlerin inatçı takipçisi olmadığını da kendi hayatındaki fikrî istihabı ile ispat etmiştir. Irkçı olmadığını resmen ifade etmektedir. Kongreden sonra, karşısında vaziyet almış arkadaşlarına el uzatması lehine kaydolunacak bir harekettir. Partiye girdiği gündenberi, CKMP ne Bölükbaşı’yı endişeye düşürecek bir canlılık getirmiş, başkan olması ile de dikkati üzerine çekmeğe muvaffak olmuştur. Eğer dediği gibi, fikirleri tartışır ve bu memleketin bizar olduğu bölücü, insanları birbirine düşürücü tutumların karşısına çıkarak, elindeki siyasî kuvveti vatanperver ve uzlaştırıcı bir istikamette kullanabilecek olursa Sayın Türkeş’in siyaset arenasına inmiş olmasını hayırlı telakki etmek icabeder.

Eski parti kodamanları Türkeş’in başkanlığına tahammül edemiyerek AP ye giderler mi? sorusunun cevabını da şöyle vermek istiyoruz: <<Eğer siyasî hayatta, mangal kömürü gibi yana yana sönmek istemiyorlarsa gitmezler… Gitmezler, zira kongrede Türkeş’e mağlup olmak bu taşınmayı kimsenin gözünde meşru göstermez, kaldı ki altın yaldızlı davetiyelerle davet edilseler dahi pek çabuk istenmeyen misafir haline gelirler.. Çünkü bunlar aslında takım halinde koşulacak insanlar değildirler. Gölgeleriyle döğüşmeye alıştıkları için onların kahrını AP de hiç kimse çekmez.



Havadis, 5 Ağustos 1965.

Türk Ortodoksları Türkeş’i tebrik etti

Alparslan Türkeş’in CKMP Genel Başkanlığına seçilmesi dolayısıyle dün de teşkilâttan ve yurdun çeşitli bölgelerindeki vatandaşlar tarafından bağlılık ve tebrik telgrafları gelmeğe devam etmiştir.

Gelen telgraflar arasında Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi Mümessili İstanbul Baş Episkoposu Papa Eftim II nin telgrafında aynen şöyle denilmektedir:

Sayın Bay Alparslan Türkeş
CKMP Genel Başkanı

Sayın Beyefendi,

CKMP Genel Kongresinde, Parti Genel Başkanlığına atanmanızı bağımsız Türk Ortodokslar büyük sevinçle karşılar. Sizi Türk Ortodokslar namına kutlar, esen sağlığınız ve devamlı başarılarınız için hayır dua eylerim.

İçli duacınız
Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi Mümessili
İstanbul Baş Episkopusu
Dr. Turgut Erenol
(Papa Eftim II)


CKMP Çankırı İl İdare Kurulu dün Genel Başkan Alparslan Türkeş’e şu bağlılık telgrafını göndermiştir.

Sayın Alparslan Türkeş
CKMP Genel Başkanı

Partimizin Genel Başkanlığına seçilmeniz teşkilâtımız arasında büyük memnuniyetle karşılanmıştır. Memleket ve milletimize hayırlı ve uğurlu olmasını diler, tebriklerimizi sunar, başarılar dileriz.

CKMP İl İdare Kurulu Çankırı


Konya İl Başkanlığından da şu telgraf gelmiştir. <<Yeni görevinizi candan kutlar, Konya teşkilâtımızın hiç bir çözülme olmaksızın kongrede tecelli eden irade çizgisini izlediğini arz ve yeni programın ülkemize uğurlu ve hayırlı olmasını temenni ederiz.>>



Havadis, 5 Ağustos 1965.

CHP adına Baykam ve İnan CKMP’yi ziyaret etti

CHP Genel Sekreter Yardımcısı Suphi Baykam ile Parti Meclisi üyesi Çanakkale Milletvekili Şefik İnan, dün sabah saat 10.30’da CKMP Genel Merkezine giderek, Parti Genel Başkanlığına seçilmesinden dolayı Alparslan Türkeş’i tebrik etmişlerdir. Bir saat kadar süren bu ziyaret sırasında CKMP Genel Başkan Yardımcılarından Enver Kök ile Genel İdare Kurulu üyesi Balıkesir Milletvekili Gökhan Evliyaoğlu da hazır bulunmuşlardır.

CKMP Genel Başkanı Alparslan Türkeş ve CHP Genel Sekreter Yardımcısı Suphi Baykam gayet dostane bir görüşmede bulunmuşlar ve bu arada iç politika hakkındaki görüşlerini açıklamışlardır.

CKMP Genel Başkanı Alparslan Türkeş, görüşmeler sırasında özetle şunları söylemiştir: <<Halkı kışkırtmak suretiyle oy avcılığı çıkar yol değildir. Halk kendi ekmeği ile ilgili konularda çok hassastır. Esas halk kitlesi, kendi derdi, kendi ekmeği ile meşgul. Halk uyanmıştır. Uyanış büyüktür. İstismardan ve tahrikten daima uzak kalacak, kanunlara hürmetkâr olacağız.>>

CHP Genel Başkan Yardımcısı Suphi Baykam da görüşlerini şöyle açıklamıştır: <<Ümit ederiz ki partiler, 27 Mayıs münakaşasından vaz geçerler. CKMP’nin çok iyi bir şekilde inkişaf edeceği inancı içindeyiz. Bu gün mesele çok hızlı kalkınma, sosyal adalet, eğitim davası, toplum davası. Bunları halka anlatıyorsunuz, kötü niyetliler geliyor, bunların söyledikleri Komünizmdir diyor. Ama, asıl halktan ummadığımız sorular geliyor. Yâni halka sadece kır ata binip koşmak yetmiyor. Politikacıları tehdit eden en mühim tehlike, kolay ve kısa vadeli başarılar peşinde koşmaktır. Meseleleri istismar ederek halktan oy toplamak yanlıştır. Bundan sonra Meclis, meseleleri ciddi olarak çözmeye başlayacaktır.>>

Genel Başkan Yardımcısı Enver Kök de görüşlerini şöyle özetlemiştir: <<1946 da halk sadece bizi dinliyordu. 1965 te halk dinlemiyor. Konuşuyor. Parti taassuplarından uzak olarak kim bana ne getirecek. Onu arıyor. Tercihini buna göre yapacak. Demokrasi artık eski usul politika madrabazlarının kurbanı olmayacak.>>

CHP Genel Sekreter Yardımcısı Suphi Baykam, CKMP Genel Merkezinden ayrılırken Genel Başkan Alparslan Türkeş’e şunları söylemiştir.

Nurlu Devre Başlıyor

<<Dâva ve gaye birliği vardır. Metodda farklı düşünmek mümkündür. Sizin için nurlu bir devre başlıyor. Dâva ve gaye birdir. Bu da memleketi mutlu günlere ulaştırmak olacaktır.>>



Akşam, 5 Ağustos 1965.

CHP’liler Türkeş’i dün kutladılar

CHP Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Suphi Baykam ile CHP Parti Meclisi üyesi ve ilk MBK hükümetinin Devlet Bakanı Şefik İnan dün CKMP Genel Merkezine giderek Türkeş’i tebrik etmişlerdir. Genel Başkanlık odasında misafirlerini karşılayan Türkeş, Şefik İnan’ı görünce <<Ooo eski bakanımız geldi>> demiş, Şefik İnan buna <<Nereden buldunuz beni. Keşke bulmasa idiniz. Bu politikayı yapamıyorum>> şeklinde cevap vermiştir. Daha sonra Türkeş, Baykam ve görüşmede hazır bulunanlar arasında şu konuşma geçmiştir:

Millet Uyanmıştır

Baykam – Politikacıları tehdit eden en büyük tehlike kolay başarı peşinde koşmaktır. Çok kere bu başarı elde edilir, ama devamlı olmaz. Bugün çok çeşitli ve büyük meseleler karşısında bulunan Türkiye’de halka gidip hızlı kalkınma, sosyal adalet, eğitim dâvası ve toplum kalkınmasını anlatıyorsunuz. Bir kötü niyetli geliyor, bizim söylediklerimizin hepsinin komünizm olduğunu ileri sürüyor. Tabiî asıl tehlike de, bu iyi şeylerin komünizm olarak gösterilmesinden doğuyor ama asıl halktan öyle sorular geliyor ki sevinmemek elde değil.

Türkeş – Halk kitlesi uyanmıştır. Kendi derdi ile meşguldür. Gezilerimde ve bilhassa Karadeniz’de bunu gördüm. Uyanış çok büyüktür.

Enver Kök – Albayım biz 1946 da halkın önüne çıktığımız zaman sadece dinler ve alkışlardı. Şimdi dinlemiyor ve kendisi konuşuyor, dertlerini söylüyor.

Baykam – Doğrudur, yani bu uyanık halkın karşısında, sadece kır ata binip koşmak yetmiyor.

Enver Kök – Halk demokrasiyi eski tip politika madrabazlarına kurban etmiyecek.

Baykam – Tabiî bu uyanık halkın seçtiği Meclis de eskilere nazaran başka olacak. Belki ilk sefa ciddî olarak meseleleri çözmeye başlayan bir meclis iş başına gelecek. Bugün işçi ciddî olarak kendi haline ve AP ye bakıyor ve niçin kendisinin AP li olduğunu arıyor.

Gökhan Evliyaoğlu – Yani tüccar kulübünde kalmak istemiyor.

Baykam ayrılırken Türkeş’in elini sıkmış ve <<Tekrar tebrik ederim. Başka fikir, başka metod da olsa gaye birliği vardır. Bu gaye memleketi iyi günlere ulaştırmaktan ibarettir>> demiş, Şefik İnan da Türkeş’le kucaklaşmıştır.

İlk Gezi Çankırı’ya

Türkeş, CKMP Genel Başkanı olarak ilk gezisini Çankırı’ya yapacaktır. Çankırı milletvekili olan Nurettin Ok’un istifası ile teşkilâtın da istifa edeceği yolundaki haberlerin doğru olmadığını bildiren yetkililer <<Türkeş’in bu gezisi işin doğrusunu meydana çıkaracaktır. Teşkilât bağlılığını bildirmiştir>> demiştir. Türkeş’in daha sonra Adana, Samsun ve İstanbul illerini gezeceği bildirilmektedir.

Seçim Kitabı

Öte yandan genel idare kurulunun ilk toplantısında seçim beyannamesini hazırlamak üzere beş kişilik bir heyet kurulmuştur. Çalışmalarına devam eden heyetin hazırlıyacağı beyanname küçük bir kitap halinde bastırılarak dağıtılacaktır.



Son Havadis, Adviye Fenik, 5 Ağustos 1965.

Pek Severler!

İhtilâlin kudretli Albayı, 14’lerden beş arkadaşıyla beraber nihayet CKMP’yi ele geçirdi..

Perşembenin gelişi, zaten çarşambadan belli idi.. Kendisine taraftar olmayan idare kurullarını feshedip, yerine istenilen kimselerden müteşebbis hey’etler getirilince ve bu hey’etler büyük Kurultaya delege olunca, başka türlü bir netice beklenebilir miydi?.. Bayan Türkeş bile delege.. Beş tane genç kızı varmış.. Onlar da herhalde boy göstermeğe gelmediler.. Daha hısım akraba yok mu?..

İşin doğrusunu ararsanız zaferi, Türkeş kazanmamıştır. Ona, evvelce nasılsa samimiyetle inananlar, sinelerini açanlar, bu liderliği bağışlamışlardır..

Oysa, parti olarak Türkeş’in çaldığı ilk kapı, bu değildir.. Daha önce Adalet Partisi’nde de kendine bir gedik açmak istemiş, fakat orada gafil avlanacak kimse bulamamıştır..

*

Türkeş artık muradına erdi.. Başkanlık koltuğuna kuruldu.. Bu arada sayın Tahtakılıç’ın salladığı kılıncın da, sahiden tahta olduğu meydana çıktı..

Neyse, hayırlısı, diyelim.

Fakat acaba, bugünkü CKMP, dünkü CKMP midir?.. İmkânı mı var?.. Bugünkü CKMP artık tamamiyle renk ve kalıp değiştiren bir partidir.

Türkeş’in bir demecini gördüm gazetelerde.. Meğer o, tâaa Fevzi Çakmak zamanında da küçük rütbeli bir subayken, CKMP’ye kalbî bağlarla bağlı imiş!.. O zamandan beri bu partiye inanmışmış..

Ne dersiniz buna?.. Halk Partisinin Atatürk ismini istismar ettiği yetmiyormuş gibi, başımıza bir de Mareşal Fevzi Çakmak’ı sömürenler çıkmağa başladı..

Oysa, ne Halk Partisi, ne de CKMP eski kurucularının bıraktığı yerde değildir. Her ikisi de, bambaşka birer parti olmuşlardır.

Çünkü Atatürk’e olsun, Fevzi Çakmak’a olsun, artık hiç bir bağlantıları kalmamıştır..

*

İnsan bir partiyi nasıl sever?.. Ona nasıl bağlanır?..

Şüphesiz, önce programını beğenir.. Tüzüğüne bağlanır... <<Benim fikirlerime uyuyor. Bu partiye girersem, ben de bu fikirlerin tahakkukuna çalışırım!>> der.

Sonra, partinin başındaki liderleri sever. İdarecileri sever.. Onların çalışmaları, davranışları hoşuna gider.

Siz kalkın, eski tüzüğü, eski programı baştan aşağı değiştirip, alt üst edin.. Lider, idareci kim varsa, hepsini bir tertiple kapı dışarı atın. Sonra da yüzlü yüzlü, ben bu partiye tâaa Mareşal Fevzi Çakmak zamanından beri kalben bağlıyım, onu o zamandan beri seviyorum, deyin. Olur mu?

Hiç değilse, büyük ölülerimizin ruhlarını rahatsız etmeseler..

Bir kısmı kalkar:

- Biz Atatürk’ün kurduğu partiyiz. İstediğimizi yaparız, der…

Daha çiçeği burnunda bir başkası çıkar:

- Ben tâa Mareşal Fevzi Çakmak zamanındanberi bu partiyi seviyorum, der.. Hadi efendim hadi..

Ceylânı da vurmak için seven avcılar vardır.. Sadece etinden ve derisinden faydalanmak için..

Hiç değilse, büyük ölülerin ruhlarını rahat bırakın..



Son Havadis, Mümtaz Faik Fenik, 6 Ağustos 1965.

Türkeş - İnönü Koalisyonu mu?

İhtilâlin kudretli albayı Alparslan Türkeş’in bir olup bitti ile CKMP’yi ele geçirmesinden sonra, parti içinde çözülmeler başlamıştır. Şimdiki halde istifa eden parlamento üyelerinin toplamı 8’i bulmuştur. Bunu diğerlerinin de takip edeceği muhakkak sayılmaktadır.

Dikkate değer olan nokta, bu partide sade idareciler kadrosunun değil, belki programın da değişmesidir. Emekli Albay Türkeş’in daha başkan olmadan ilân ettiği programla, partinin eski programı arasında dağlar kadar fark vardır. Bugün CKMP de kala kala bir tek isimden başka ne kalmıştır? Bu durumda teşkilâtın da tam kadro ile yenileri takip edeceği sanılamaz. Elbet orada da istifalar olacaktır.

Öyle anlaşılıyor ki, eskiden Adalet Partisine yakın olan CKMP şimdi Türkeş ve ihtilâl arkadaşlarının iş başına gelmesiyle, daha çok Halk Partisine yaklaşmış ve Halk Partisi akımlarının paraleline girmiştir.

Türkeş’in Genel Başkan seçilmesinden sonra İnönü’nün yürekten bir telgraf çekerek kendisini hararetle tebrik etmesi, sonra bununla da yetinmiyerek, Genel Sekreter Yardımcısı Suphi Baykam ve CHP Meclisi üyesi eski Bakanlardan Şefik İnan’ı, CKMP Genel Merkezine göndererek Türkeş’i bir de makamında kutlaması, herhalde bir sebebe dayanmalıdır. Bu ziyaret ve bu kutlama yalnız protkola bağlanamaz. Çünkü CHP Meclisi üyesi Şefik İnan, her türlü protokol kaidelerini de aşarak, Türkeş’i kucaklamış ve hararetle öpmüştür!..

Fakat Halk Partisi liderlerinin ihtilâlin kudretli Albayına gösterdikleri bu sıcak ve candan ilgi, bu harikulâde dostluk yadırganacak bir şey değildir..

Çünkü Halk Partisinin, ortanın solundaki tutumu ile, Türkeş’in beyannamesinde ileri sürülen sosyalist fikirler arasında tam bir benzerlik, birbirini tamamlayan bir yakınlık vardır.

Halk partisi de, altı okundaki bir okun ifade ettiği gibi milliyetçidir; yani nasyonalisttir. Fakat sonra İnönü’nün tarifine uygun olarak sosyalisttir. İkisi birleşince de elbette nasyonal sosyalist olur!

Bu, şefe bağlı, otoriter bir rejimdir. Türkeş’in hedef olarak aldığı rejim ise bundan farklı değildir. Neden mi değildir. Siz kırk bin köyün yıkılarak yerine 4 bin köy yapılmasını ve köylerde oturan vatandaşların muhakkak yeni kurulan yerlerde oturmağa mecbur edilmesini, totaliter ve otoriter rejimlerdeki ileri sosyalist teknikten başka bir usulle tahakkuk ettirilebileceğini mi sanırsınız?

Hangi demokratik rejimde vatandaşlar kendi istekleri dışında iç göçe mecbur tutulmuştur? Demek burada da gaye nasyonal sosyalizmdir..

Fakat İkinci Cihan Harbinden sonra nasyonal sosyalizm bütün dünyada reddedilen bir rejim olduğundan onun yerine, tam sosyalizm kaim olmaktadır. Her çareye başvurup da ikbali elde edemiyenler, bu sosyalizmin aşırı uçlarına dahi göz yummuşlar ve ona bir takım tâvizler vererek ayakta durabileceklerini sanmışlardır.

Türkeş’in rejim anlayışı ile İnönü’nün ideoloji hedefleri arasındaki sıhriyet belki bu açıdan daha çok kuvvetlenmektedir.

Şimdi, CKMP’den ikisi bakan olmak üzere sekiz parlamento üyesinin istifasiyle, dördüncü koalisyonda bir buhran olacağını ileri sürenler vardır. Bu buhran haberlerinin de elbette artık birbirlerinin çok yakın dostu haline gelen İnönü ile Türkeş çevrelerinden çıkarıldığı muhakkaktır.

Bizim kanaatimizce, Başbakan istifa etmedikçe böyle bir buhran asla bahis mevzuu olamaz. Koalisyon, CKMP’siz de vazifesine devam eder. Çünkü Anayasa gereğince güven oyu almasına lüzum da yoktur.

Ama, şimdi yeni kalıba dökülen CKMP’deki çabalardan ve Halk Partisinde Türkeş’e karşı duyulan engin sevgi ve ilgiden de anlaşılıyor ki, İsmet İnönü seçimler arifesinde, ihtimal, ideal arkadaşı Türkeş’le beraber bir buhran yaratıp, beraberce bir koalisyon kurabilmek hevesi peşindedir.

Ya eski büyük kırgınlıklar? diyeceksiniz. Bizzat İnönü söyledi ki, devamlı dostluk ve düşmanlıklar yok, devamlı menfaatler vardır.

Fakat Türkeş’le ideal arkadaşı İnönü bu isteklerini tahakkuk ettirebilirler mi? Bu günkü şartlara göre hiç zannetmiyoruz.



Zafer, Başmakale, 10 Ağustos 1965.

CHP – CKMP İlişkileri

CKMP de idareci kadronun değişmesi olayı ile siyasî partilerimiz arasında en çok ilgilenen ve bu değişiklikten büyük bir memnuniyet duyduğunu çeşitli suretlerde açığa vuran, Halk Partisi olmuştur. İnönü’nün Türkeş’e çektiği tebrik telgrafı ile yetinilmemiş, Ulus gazetesi başmakalesinde CKMP’nin eski idarecilerime bu vesile ile ağır hücumlarda bulunarak, âciz, zayıf ve beceriksiz insanların bu partinin başından uzaklaşmış olmalarının, nihayet pek tabiî bir keyfiyet olduğunu yazmıştır.

Bunun arkasından, CHP Genel Merkezi namına Suphi Baykam’ın başkanlığında bir hey’et Türkeş’i makamında ziyaret etmiş ve bu münasebetle yapılan sohbet esnasında Baykam, iki parti arasında usul ve program farkları olsa bile hedef ve gaye bakımından birlik mevcut olduğunu ifade etmiştir.

Sözün kısası, CKMP nin idare kadrosunda yapılan değişikle beraber CHP bu parti ile ilişkilerini kuvvetlendirme ve ona yaklaşma çabası içine düşmüştür.

Biz, Türkeş’le İnönü arasında, daha ziyade ikincisinin gayreti ile kurulmak istenen bu dostluğun uzun olmasını can ve gönülden dileriz. Zira siyasî partilerimizin biribirleri ile dostluk münasebetlerinde bulunmaları, vatanın büyük menfaatleri hesabına bizim nihayet arzu ve temenni ettiğimiz bir şeydir.

Bu yönlere böylece işaret ettikten sonra Halk Partisi tarafından CKMP nin yeni idarecilerine karşı gösterilen yakınlaşma teşebbüslerinin sebepleri üzerinde birazcık durmak isteriz.

CKMP küçük partiler diye adlandırılan YTP ve CKMP ile, bir zamanlar, çok sıkı dostluk münasebetlerine girişmiş ve bunların yardımı ve desteği ile ikinci koalisyonu kurmağa muvaffak olup, iktidarını bu sayede daha bir müddet uzatmak imkânlarını bulmuştu.

CHP, bir zamanlar küçüklerin koruyucusu ve savunucusu olarak ortaya çıkmış, kendileri ile sıkı bir işbirliğine girişerek seçim kanunlarında değişiklikler yapıp, onların geleceğini teminat altına almak istemişti.

Bütün bunlar CHP’nin ana politikasına uygumdu. Zira onun hiç şaşmayan ve değişmeyen politikası AP’yi yıpratmak, yeni bir seçimde onun kazanma şansını azaltmaktı. İnönü bütün siyasetini bu ana mihver etrafında çeviriyor, AP nin tek başına iktidara gelme imkânlarını önlemeğe çalışıyordu.

CHP millî bakiye kanun tasarısını da bu maksatla hazırladı. Bu suretle AP’nin oylarını parçalayarak yaşama imkânı bulacak olan küçük partiler Halk Partisinin tabiî dostları ve müttefikleri olacaklardı.

Fakat; küçük partilerin de yardımıyla bu hedefine ulaşan CHP, az sonra, pek acı bir hayâl kırıklığına uğradı. Ziya kendisine uzunca bir süre minnettar kalacaklarını sandığı küçükler şimdi AP ile işbirliği ederek kendisinin azınlık hükûmetini düşürmüşlerdi.

CHP bunu hiç beklemiyor ve seçimlere iktidar partisi olarak girmekte kendi hesabına çeşitli faydalar görüyordu. Bu sebeple küçüklerin Millî Bakiye Kanununun hemen arkasından bu azizliği yapmış olmaları CHP nin canını fazlasile sıkmıştı. Bunlar arasında Bölükbaşı’nın ise CHP nin yanında özel bir yeri vardı.

CHP ile CKMP arasında şimdi gözüken yakınlığı işte bu ortam içerisinde incelemelidir.

İnönü’ye göre küçük partiler, genel olarak, oylarını AP den koparacaklardır. Bu itibarla AP den oy koparacak olan her partinin gelişip kuvvetlenmesi Halk Partisinin maksat ve gayelerine uygundur. CKMP de yeni hüviyeti içinde ne derece kuvvetlenirse CHP bundan o kadar memnun olacaktır.

Diğer yandan CKMP 1961 seçimlerinden sonra büyük bir kriz geçirmiştir. Onu seçimlere sokmuş olan lider sonradan partisinden ayrılmış ve Millet Partisini kurmuştur.

Yeni bir seçimde CKMP ile MP arasında kaçınılmaz bir rekabet görülecektir. 1961 seçimlerinden sonra ağır oy kayıplarına uğramış olan CKMP lileri kendilerine yeni bir lider aramağa sevkeden sebeplerin en ciddisi de bu olmuştur.

CHP lideri bu türlü bir mücadelede, kendisi ile bir masa başında oturamıyacağını söylediği Bölükbaşı’nın değil, Türkeş’in üstün gelmesini arzu ediyor.

CHP nin CKMP ye gösterdiği yakınların sebeplerini bu noktalarda aramalıdır.

Fakat her seçimden yeni bir hayal kırıklığı ile ayrılmış olan CHP nin bu defaki hesaplarının da gerçekler karşısında ifade ettiği değeri yakında öğreneceğiz.

Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.

NEY_SEN(ce)
Hüdai KUŞ

22 Tem 2024

Yok bizim eskimiz yenimiz, Hâlâ dinç, en yaşlı divanemiz... ______&______ Asil olan eski usül, Sere serpe yeni nesil.

Yusuf Yılmaz ARAÇ

22 Tem 2024

Halim Kaya

08 Tem 2024

Orkun Özeller

03 Haz 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

03 Haz 2024

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Ziyaret -> Toplam : 107,51 M - Bugn : 14356

ulkucudunya@ulkucudunya.com