« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

Yusuf Yılmaz ARAÇ

23 Mar

2010

İSİMLER VE KISALTMALAR

23 Mart 2010

Parti isimleri dilimizde umumiyetle belirsiz ad tamlaması şeklinde verilir. Kurulan siyasi partiler, programlarını özetleyen bir iki kelime ile halka mesaj verecek isimleri seçerler, bilhassa ideolojik ağırlık taşıyanları dünya görüşlerini, fikir yelpazesi içerisinde bulundukları yeri işaret edecek nitelikte uygun bir isim almaya dikkat ederler. Cumhuriyet Halk Partisi, Adalet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Refah Partisi, Anavatan Partisi, Adalet ve Kalkınma Partisi gibi. Bu nevi isimlerde, tamlayan ad eksiz, yalın durumdadır. Tamlanan ad üçüncü şahıs iyelik eki almıştır. Burada nesneyi ferde maleden kimin hali eki yoktur. Adalet'in Partisi, Milliyetçi Hareket'in Partisi denilmez. Bu tür söyleyişler anlamı iyice daraltıp belli bir varlığa maleden, süreklilik taşımayan belirli ad tamlamaları için geçerlidir. Belirsiz ad tamlamasında, tamlananın aldığı iyelik eki onu sadece cinse maleder. Tamlayanın tamlanana bağlılığı belirsiz fakat süreklidir. Bu niteliği dolayısıyla belirtisiz ad tamlaması dilimizde makam, kuruluş ve cins adlar kurmaya daha elverişlidir.

Ad tamlamasına göre kulağa daha zayıf gelmekle birlikte bazen partiler sıfat tamlamasıyla da isimlendirilirler. Demokrat Parti, Muhafazakâr Parti, Demokratik Sol Parti gibi. Burada tamlanan ad iyelik eki almaz. Demokrat Partisi, Muhafazakâr Partisi denilmez. Nitelik sıfatı hiçbir ek almaksızın vasıfladığı adın önüne gelerek onunla bir takım teşkil eder. Sıfattakımı da birleşik adlar yapımında yaygın bir kullanışa sahiptir. Sıfattakımları da adtakımları gibi aslında ad hükmündedir.

Addakımı öbeğindeki iyelik eki anadili Türkçe olmayanlar için pek elverişli değildir. Belirtisiz ad tamlamalarından oluşan bazı kuruluş adlarında kısa anlatım, yabancı dil, yabancı söyleyişe özenti gibi yanlış etkilerle iyelik ekinin atıldığı ve bu eğilimin gittikçe arttığı görülmektedir. Sansaryan Han, Karanfil Sokak gibi yeradları gayrı Türk çevrelerin etkisiyle dilimize girmiştir. Doğrusu Sansaryan Hanı, Karanfil Sokağı olmalıdır. Banka, şirket ve marka isimleri de sonlarındaki Anonim Şirketi ibaresi günlük konuşmada düşürüldüğünden Sümerbank, Taş Holding gibi kullanımlar yanlış olarak dilimize yerleşmiştir.

Kısaltma; bir kelime, terim veya özel adın biri veya birkaçı ile daha kısa olarak ifade edilmesi veya sembolleştirilmesidir. Türk Dil Kurumu İmlâ Kılavuzunda, ihtiyaca göre her zaman kısaltma yapılabileceği, önemli olan hususun yapılan kısaltmanın benimsenmesi, yaygınlaşması ve tutunması olduğu, kısaltmalarda herkesçe uyulan, genel bir sistem bulunmamakla birlikte dilimizde bazı esasların yerleştiği belirtiliyor.

Kuruluş kısaltmaları genellikle ismi meydana getiren her kelimenin ilk harfinin büyük olarak yazılmasıyla yapılır. TBMM, KKTC, MEB, TDK, DPT, İETT gibi. Kurumların ve artık birçoğu özelleştirilerek tarihe karışan KİT'lerin de kısaltmaları isimlerinin başharfleri bir araya getirilerek oluşturulmuştur. Bir bakıma bunlar Cumhuriyetin kuruluşundan yakın zamanlara kadar bir dönemin hülasasıdır, DSİ, YSE, MTA, DMO, TMO, TEK, PTT, SSK kelimeleri çalışanlarının tok söyleyişlerinde kurumlarına duydukları güveni hissettiren gizli bir gurur duygusu da taşırlardı.

Ancak bazen kelimelerin birkaç harfinin kısaltmaya alındığı da görülür. Bazen de aradaki kelimelerden hiç harf alınmadığı olur. Bu tür kısaltmalarda, kısaltmanın akılda kalabilmesi için yeni bir kelime oluşturma maksadı güdülür ve harfler tek tek okunmaz, kısaltma yeni bir kelime halinde okunmaya elverişlidir. SEKA (Selüloz ve Kâğıt Sanayii Kurumu), BOTAŞ (Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketi), TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu), ÇAYKUR (Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü), TARİŞ, TELEKOM, vs. Bu kısaltmalar ayrı bir anlam taşımazlar, söyleniş kolaylığı dikkate alınarak kurumu hatıra getirecek kısaltmalar seçilir. Bazı kurumların kısa isimleri kuruluş kanunlarında veya anasözleşmelerinde belirtilmiştir.

Genel teamül, partilerin de kısaltılmış isimlerinin, isimleri meydana getiren kelimelerin baş harflerinden oluşmasıdır. CHP, AP, MSP, MHP, DP, DSP gibi. Okunuşları Ce He Pe, Me Se Pe, Me He Pe şeklindedir. Ce Ha Pe, Me Ha Pe diyenler de olmakla birlikte, H harfi alfabede de He olarak okunduğundan, Ha okunuşu burada kulağa hoş gelmemektedir. Keza K harfi de alfabede Ka okunduğundan çoğu zaman kısaltmalarda Ka şeklinde okunur. TDK, Te De Ka olarak okunur. MKE'de ise Me Ke olarak okunursa kulağa daha hoş gelir. Burada sert ünsüzler, patlamalı ünlüler gibi karışık dilbilgisi kaideleri devreye girer.

Parti isimlerinin alışılagelen tarzda kısaltılmasına istisna olarak artık tüzel kişiliği kalmayan Anavatan Partisi'nin ANAP kısaltması örnek gösterilebilir. Anavatan Partisi'ni ANAP adını almaya sevk eden, baş harfleri birleştirilince AP olacağından kapatılan Adalet Partisi ile aynileşmemesi saiki olabilir. ANAP kelimesi ayrı bir anlam taşımamaktadır ve partinin asıl ismi olan anavatanı çağrıştırdığı için benimsenmiş, yaygınlaşmış ve tutunmuştur.

Bu durumda Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kısaltılmış hali de AKP olmalıdır. Kısa isminin aynileşmesinden kaçınacağı bir başka parti ismi olmadığına göre tabii olarak AKP denilmesi gerekir. İşte bu tabii AKP kısaltmasının önünü kesmek ve kendi belirlediği kısa ismi söyletmeye mecbur kılmak için Adalet ve Kalkınma Partisi tüzüğüne, partinin kısaltılmış ismi AK PARTİ şeklindedir, ibaresi koymuş. Al, mor, gök, kır, boz olsa problem değil, fakat ak olunca işler değişiyor. Ak beyaz manasına geldiği gibi temiz, namuslu, asil manasına da geliyor. Ak dedirtmeye mecbur etme gayreti, AKP'li olmayanların tepkisini çekiyor. Bu konuda epeyce de siyasi tartışma yaşandı, partinin kısaltılmış ismi tartışmalara konu oldu. AKP'liler AKP diyenleri edepsizlikle suçladı, AK Parti olarak yazılmasının mecburi olduğunu söylediler. Muhalefet AK Parti ısrarına tepki gösterdi, değişik yönlerden itirazlarda bulundular. TDK, kısaltmanın kurallara aykırı olmadığını söyledi. Dil Derneği Başkanı aksini ileri sürdü.

Evet, kısaltma kurallara aykırı değildir. Fakat teamüllere aykırıdır. Bütün siyasi partiler kısa yazılışlarını birbirine benzer şekilde tabii akışa bırakmış ve bunlar genel kabul görmüş iken, bir partinin çıkıp öyle denk geldiği veya özellikle denk getirildiği için normal adına ilaveten ve ondan tamamen farklı olarak kısaltmasından da apayrı bir isim daha çıkarması, bir koyundan iki post çıkarmaya benzer. Adına uyanıklık mı denir, kurnazlık mı denir her neyse, teamüllere aykırı davranıp sonra milleti edepsizlikle suçlamak adaletle ne derece bağdaşır onu kamuoyu takdir edecektir.

Ak mı kara mı, bu tüzükle belirlenemez, buna tarih ve millet karar verir. AKP deyince de akla Adalet ve Kalkınma Partisi geliyor. AK Parti adının tüzükte yer aldığının ilanen tebliğ edilerek cebren söyletilmesinde biraz geç kalınmış, AKP de AK Parti kadar yaygınlaşmış durumdadır. Şimdi mesele, taraftarlarının AK Parti, taraftarı olmayanın AKP demesi şekline dönüşmüştür. Bu durum gerilim doğurmaktadır. Parti kurucuları da bir anda iktidara geleceklerini ve bunca sene iktidarı sürdürebileceklerini tahmin etmediklerinden, kısa ismin de böyle bir karmaşaya ve tartışmaya yol açacağını hesap etmemiş olmalılar. Oy pusulasına AK Parti yazılabilir, partinin kendi kullanımında AK Parti olabilir, fakat bunu bilmeyenler ve bildikleri halde ak demek istemeyenler AKP şeklinde yazıp çizmeye devam edecektir. Tüzükte kısa yazılışı tarif edilmiş ama okunuşuna yer verilmemiş. Demek oluyor ki AK kısaltmasını isteyen ak okur, isteyen a ke okur. AK Parti demeyenler ileride mahkemeleri boylarsa şaşırmamalı. Türkiye maalesef bu hale getirilmiştir.

Yazarın tüm yazılarını okumak için tıklayınız.

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,05 M - Bugn : 1037

ulkucudunya@ulkucudunya.com