« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

15 May

2007

Tezkere geçseydi PKK bitmişti

Nagehan ALÇI 15 Mayıs 2007

 Arka plan... Nerede durursanız dünyanın merkezi orası oluyor. Geçen cuma Ankara’da MHP Genel Merkezi’ndeydik. Eminiz aynı gün diğer parti merkezleri de benzer havadaydı ama bizim için dünyanın odak noktası o gün MHP Genel Merkezi’ydi. Etrafta öyle bir telaş, öyle bir kalabalık vardı ki... Parti içindeki hava şüpheye yer bırakmıyordu. Herkes ağız birliği etmiş: MHP kesin ve tek başına iktidar, diyordu.

Böyle hareketli ve iyimser bir ortamda Dışişleri’nden ayrılan ve ikinci kez MHP’den siyaset kararı alan büyükelçi Deniz Bölükbaşı ile bir araya geldik.

Deniz Bölükbaşı’nı hatırlarsınız, Türkiye’nin gelmiş geçmiş siyasetçileri arasında en iyi hatip kabul edilen, efsanevi politikacı Osman Bölükbaşı’nın oğlu. 1 Mart tezkeresi müzakerelerinde ABD ile kıran kırana pazarlık eden müsteşar.

Deniz Bölükbaşı, Dışişleri’ndeki büyükelçilik görevinden 2002 seçimleri öncesinde ayrılmış ve MHP’den aday olmuştu. Ancak parti baraja takılınca eski görevine geri dönmüştü. Şimdi 22 Temmuz seçimleri öncesi bir kez daha ayrıldı görevinden. Ve bu kez emin. Hem kendinden hem de partisinden.

MHP’nin milli değerlere ve bu ülkeye sahip çıkan en köklü parti olduğunu söylüyor. Uzmanı olduğu dış politika konusunda mevcut durumu kıyasıya eleştiriyor ve “Tek başına iktidar olacağız, aksaklıkları gidereceğiz” diyor.

Gönlümüz sözlerinin gerçek olmasından yana. Hangi parti altında söylendiği önemli değil, önemli olan vaatlerin yerine getirilmesi. Deniz Bölükbaşı deneyimli ve ufku geniş bir isim olsa da sözlerinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini, zaman ve partinin samimiyeti belirleyecek.




--------------------------------------------------------------------------------



1 MART TEZKERESİNİN MİMARI BÖLÜKBAŞI TARİHİ HATA YAPILDIĞINI SAVUNDU

Deniz Bölükbaşı, AKP’nin 5 yılı çok kötü yönettiği görüşünde, MHP’nin birinci parti olarak seçimlerden çıkacağını düşünüyor. Bölükbaşı ‘Tezkere geçse, Barzani pervasızlık yapamazdı, PKK Kerkük’te yuvalanamazdı. Kimin ne oy verdiği ortaya çıkacak’ diyor

MHP’den ikinci kez aday oldunuz. Bu kez partinin Meclis’e gireceğine inanıyor musunuz?

- Son dönemde Türkiye’nin içinden geçtiği kriz sarmalını düşünürseniz, ben MHP’nin tek başına iktidar olacağı kanaatindeyim.

Ama anketler birinci parti olarak hep AKP’yi gösteriyor...

- Son 5 yılda yaşanan tahribattan sonra anketlerin dediği gibi sandıktan AKP çıkarsa sosyolojik bir garabet var demektir. Son ölçümler cumhurbaşkanlığı seçimini kapsayan dönemden. Yani AKP’nin çok kötü yönettiği bir süreçten mazlum çıkarma stratejisi etkili olmuş olabilir. Ama Anadolu’dan bize gelen izlenimlere göre tablo öyle değil.

AKP’nin oyu düşecek mi?

- AKP siyasi gücünü kullanamadı. Düşecektir. Diğer partiler bu zaafiyeti toplumun dikkatine getireceklerdir.

MHP gibi mi?

- Evet. Türk halkı gördü; toplumsal huzursuzluklar çözülemedi. Seçimlere giden süreçte Anayasa değişikliği talebi zaaf olarak değerlendirilecektir.

Siz partinizi nerede konumlandırıyorsunuz?

- MHP, Türkiye’nin en uzun maziye sahip partilerinden biridir. Siyasi çizgisi bellidir. Partilerin siyasi yelpazedeki yerini tanımlaması yeni moda oldu. Çünkü son dönemde siyaset çok kaygan. Ama bizim duruşumuz ve yerimiz sabit.

Neredesiniz?

- Sağ-sol gibi bir yelpazeye oturtmak isterseniz, siyasi taleplerin odaklaştığı merkezdedir.

İZDÜŞÜM ESKİ

Partinin ileri gelenlerinin kullandıkları bir cümle var:

Toplumsal merkezin siyasal izdüşümü...

- Onu Ahmet Hakan yeni bir şeymiş gibi yazdı. MHP’yi pek takip etmediği anlaşılıyor. Bu cümleyi Devlet Bahçeli 6 yıldır konuşmalarında kullanıyor.

AB üyesi olmazsak karanlığa sürüklenmeyiz

Dış politikanın başında olsanız ne yapardınız?

- Örneğin AB konusunda farklı davranırdım. AB bir tabiyet ilişkisi istiyor. Üç konuda Türkiye ile ilgili görüşlerini değiştirmeli: 1- Zorla milli azınlık yaratma hevesinden vazgeçmeli. 2- Terörü bir hak talebi olarak görmemeli. 3- Kıbrıs ve Ermenistan’ı süreçte ipotek altına sokmamalı.

Türkiye AB’den uzaklaşırsa ne olur?

- İlişkilerine üyelik temeli olmadan devam eder. Siz hiç AB üyesi olmadığı için karanlıklara sürüklenmiş bir ülke gördünüz mü?

Milliyetçilikle demokrasi ters orantılı mıdır? AB kaynaklı bir inanış mı bu?

- Evet, AB sürecinde maalesef milli hassasiyetlere sahip çıkmak demokrasi karşıtlığı gibi sahte etiketlere mahkum edildi. Bu doğru değil.

ABD bizi sömürge ülke gibi gördü

1 Mart tezkeresinin mimarı kabul ediliyorsunuz. Tezkere Meclis’ten geçse bugün Türkiye nerede olurdu?

- Tezkere geçse 2 tümen kadar zırhlı birlikle Yağmur hattına kadar girecektik. Bu bir çatışma alanı değildi. PKK’yı da büyük oranda hallederdik.

Bugünkü tablo karşımıza yine de çıkar mıydı?

- Hayır, Barzani bu pervasızlığı gösteremezdi, PKK orada yuvalanamazdı. Kerkük’teki durum farklı olurdu. Oylamanın yapıldığı gün Meclis’teydim. Kimin nasıl oy kullandığı 10 yıl sonra açıklanacak denmişti. Bakalım kimler nasıl oy vermiş...

Siz ABD ile kıran kırana müzakere etmiştiniz. Bunların boşa gittiği hissine kapılıyor musunuz?

- Hayır, neticede bu Meclis iradesidir. Ama o süreçte

yaşananları kitaplaştıracağım. ABD o dönem Türkiye’yi sömürge ülke gibi görme eğilimindeydi.

Siyaset alışkanlık

Babanız Türk siyasetine damga vuran isimlerdendi. Hatta “İsmini Deniz koyuyorum. Bu ülkedeki pislikleri ancak deniz temizler” diye size bir vasiyeti olduğu söylenir. Siyasete babanızın bu sözünün etkisiyle mi girdiniz?

- Hayır, rahmetli babam siyasette çok acılar çekti. O söz içinde bulunduğu ruh halinin dışavurumuydu. Aslında benim siyasete girmemi istemezdi. “Bir eve bir kurban yeter” derdi.

Siyasete ilgi genetik olabilir mi?

- Bence alışkanlık. Ben siyasi bir ortamda büyüdüm. 34 yıl Dışişleri’nde her türlü hizmeti yaptım. Artık orada yapacağım şey kalmadı. Şimdi de siyasetle ülkeme hizmet etmek istiyorum.

Seçim beyannamesi hazırlayacağız

Seçim stratejiniz nedir?

- Türkiye bir yangın yerine dönmüştür. Biz bu yangını halka anlatmak istiyoruz.

Nasıl anlatacaksınız?

- 4 Kasım 2002 sabahından beri çalışan ekiplerimiz var. Onların hazırladıkları raporlardan bir seçim beyannamesi hazırlayacağız. Yani MHP’nin Türk halkına vaatleri diye bir belge olacak.

BBP BİZİ ETKİLEMEZ

BBP’nin MHP üzerinde olumsuz bir etkisinden bahsetmek mümkün mü?

- Biz Türkiye’nin uçuruma sürüklenmesine isyan ediyoruz. BBP, MHP’nin içinden çıkan arkadaşların kurduğu bir parti. Onların faaliyetleri bizi etkilemez, onlara sadece başarılar dileyebilirim.

Onların faaliyetleri sizin imajınızı da etkiliyor olabilir mi?

- Hayır, aksine Devlet Bahçeli ılımlı bir çizgiyi çok önemsiyor. Ülkücü gençleri sokağa çıkarmamak için özel bir gayret sarf etmektedir.

BAHÇELİ ORTADA

Seçimle ilgili kulislerde MHP’nin CHP ile ittifak yapabileceği konuşuluyor...

- Bunlar yakıştırmadır. MHP’nin ne seçim öncesi ne de sonrası koalisyon çağrısı yoktur.

Devlet Bahçeli çok sık kamuoyunun önüne çıkmıyor. Hatta bu yüzden Hıncal Uluç parti için “lidersiz” dedi. Neden Bahçeli’yi görmüyoruz?

- Sayın Bahçeli ayda en az 3 basın toplantısı yapar. Seçim sürecinde özel demeçler ve seçim konuşmaları ile daha sık karşılaşacaksınız kendisiyle.

Yusuf Yılmaz ARAÇ

13 May 2024

Yarın, Başyazı, 5 Ağustos 1965, Sayı 120. İdeolojinin önemi Türkiye’nin siyasi yapısında ideoloji gittikçe önemli bir unsur haline geliyor.

Halim Kaya

13 May 2024

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,87 M - Bugn : 1911

ulkucudunya@ulkucudunya.com