« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

29 Oca

2013

KAZIM KARABEKİR

01 Ocak 1970

(1882-1948) Türk kumandanı ve devlet adamı.
İstanbul'da doğdu. Asıl adı Mûsâ Kâ-zım'dir. Babası Mehmed Emin Paşa, an¬nesi Havva Hanım'dır. Türkmenler'in Av-şar koluna mensup olan ailesi Karaman'ın Kasaba köyünden olup [bugün Kâzımka-rabekir ilçesi) Karabekiroğullan diye bilinir. İstanbul'da başladığı İlköğreni-minijandarma subayı olan babasının gö¬revi dolayısıyla bulunduğu Van, Harput ve Mekke'de tamamladı. Orta Öğrenimini İstanbul'da Fâtih Askerî Rüşdiyesi ile Ku¬leli Askerî İdâdîsi'nde gördü ve 1902'de Harp Okulu'ndan. 190S'te de Harp Aka-demisi'nden mezun oldu. Kurmay yüzba¬şı olarak Manastır'da staja başladı, bölge kurmay başkanlığı görevini de üstlendi. Rum ve Bulgar çetelerine karşı gösterdi¬ği başarıdan dolayı kolağası oldu (1907). Enver Bey'le birlikte İttihat ve Terak-kî Cemiyeti'nin Manastır ve İstanbul şu¬belerinin açılışında görev aldı. II. Meşru¬tiyetin ilânından sonra Edirne'deki 3. Pi¬yade Tümeni kurmay başkanlığına geti¬rildi (19 Kasım 1908). Otuzbir Mart Vak'a-sı üzerine Selanik'ten gelen Hareket Ordusu'nun kurmay başkanı olarak Beyoğ¬lu kışlalarının ve Yıldız Sarayı'nın ele ge¬çirilmesinde ve isyanın bastırılmasında önemli rol oynadı. Arnavutluk isyanının bastırılmasında da görev aldı (1910). 27 Nisan 1912'de binbaşılığa terfi etti ve Balkan Savaşı'na katıldı. Edirne savunma¬sı sırasında Bulgarlar'a esir düştüyse de aynı yıl imzalanan antlaşma üzerine ser¬best bırakıldı (1913). I. Dünya Savaşı'nın başındayarbaylığa yükseltildi. 1. İran Kuvve-i Seferiyyesi kumandanlığına geti¬rilip Bağdat'a gönderildiyse de İstanbul'a çağrılarak Kartal'daki 14. Tümen kuman¬danlığına tayin edildi (6 Mart 1915). Tü-meniyle birlikte Çanakkale savaşlarına katıldı, Kerevizdere'de Fransızlar'a karşı savaştı ve başarılarından dolayı albaylığa terfi etti. Irak'ta bulunan Altıncı Ordu ku¬mandanlığına tayin edilen Cormer von der Goltz Paşa'nın kurmay başkanı vekili olarak Bağdat'a gönderildi (10 Kasım 1915) ve 18. Kolordu kumandanlığına ge¬tirildi (1916). Kütüramâre'de İngilizler'le yapılan savaşlara iştirak etti. 1. Kolordu kumandanı ve İkinci Ordu kumandan ve¬kili olarak doğuda Ruslar'a karşı savaştı. Ruslar'ın savaştan çekilmesinden sonra bölgede tedhiş faaliyetlerini arttıran Er-meniler'le mücadele etmek üzere Üçüncü Ordu'ya bağlı 1. Kafkas Kolordusu ku¬mandanlığına tayin edildi (31 Aralık Î917). Ağır kış şartlarına rağmen Erzincan'ı, Er¬zurum'u ve Hasankale'yi geri alarak böl¬ge halkını Ermeniler'in katliamından kur¬tardı. Brest-Litovsk Antlaşması ile (3 Mart 1918) Ruslar'ınterkettiği elviye-i se-lâseyi (Kars, Ardahan, Batum) Ermeni-ler'den ve Gürcüler'den almak için hare-kâtını sürdürdü. 25 Nisan 1918'de Kars'ı kurtardıktan sonra 15 Mayıs'ta Gümrü'ye girdi. Bu başarılarından dolayı 28 Tem-muz'da mirliva rütbesine yükseltilerek Ermenistan ile Güney Azerbaycan'ı zap¬tetmekle görevlendirildi. 5 Eylül 1918'de Baku'yu ele geçirmek İçin Tebriz'e doğru ilerleyen İngilizler'i geri püskürttü ve İran Azerbaycanı'na hâkim oldu. Osman¬lı ordusunun diğer cephelerde yenilgiye uğraması üzerine birliklerini Nahcıvan'a çekmek zorunda kaldı. Mondros Mütare-kesi'nin imzalanmasının (30 Ekim 1918) ardından İstanbul'a çağrıldı. İstanbul'a geldikten sonra kendisine teklif edilen Erkân-ı Harbiyye-i Umûmİyye reisliği gö¬revini kabul etmedi. İstanbul'da bir şey yapılamayacağını, kumandanların ordula¬rının başına gönderilmesi gerektiğini il¬gililere anlattı. Tekirdağ'daki 14. Kolordu kumandanlığına getirildiyse de kendi is¬teğiyle görev yerini Erzurum'daki 15. Kolordu kumandanlığına naklettirdi (13 Mart 1919).
Kâzım Karabekir 19 Nisan'da Trab¬zon'a ulaşarak Müdâfaa-i Hukuk Cemi¬yeti üyeleriyle toplantı düzenledi. 3 Ma-yıs'ta Erzurum'a gelip Erzurum Müdâ¬faa-i Hukuk Cemiyeti üyeleriyle görüştü ve bir kongre tertiplemelerini sağladı. Bu sırada Samsun'a çıkan Mustafa Ke¬mal ile haberleşerek Erzurum'da bulu¬şan Kâzım Karabekir, müfettişlikten az-ledilen ve 8 Temmuz'da askerlikten isti¬fa eden Mustafa Kemal'e kendisini önce¬den olduğu gibi bundan sonra da ku¬mandanı kabul ettiğini bildirdi. 21 Tem¬muz'da Mustafa Kemal'den boşalan Üçüncü Ordu müfettiş vekilliğine getiri¬lerek yetkileri daha da arttırılan Kâzım Karabekir, Mustafa Kemal'in kongreye girmesine karşı çıkan bazı delegeleri ik¬na ederek onu 23 Temmuz'da başlayan kongreye başkan seçtirdi. Kongrenin sekizinci günü, Mustafa Kemal ile Ra¬uf Bey'in tutuklanarak İstanbul'a gön¬derilmesini isteyen Harbiye Nezâreti'-ne emrini yerine getirmeyeceğini bil¬dirdi. Sivas Kongresi'nin toplanmasın¬da ve başarıyla sonuçlanmasında da Mus¬tafa Kemal'e yardımcı oldu. Millî Harekât Esas Planı'na göre Şark Cephesi kuman¬danlığına getirilen Kâzım Karabekir (14 Ocak 1920), İngilizler'in İstanbul'u işgal edip meclisi dağıtmaları üzerine mütare¬ke uygulamasını kontrol için Erzurum'da bulunan İngiliz subay ve erlerini tutuk¬lattı (bunlar 192 l'de Malta'daki Türk sür-günleriyle değiştirilmiştir]. Bütün valilik¬lere tamim göndererek İstanbul ile haberleşmeyi yasakladı. Büyük Millet Mec-lisi'ne Edirne'den milletvekili seçildiği halde doğudaki görevini sürdürdü. Tür¬kiye Büyük Millet Meclisi hükümeti ken-disine Erzurum valiliği görevini de verdi (6 Mayıs). Mütareke gereğince Türk ordu¬sunun çekilmesinden sonra İngilizler ta¬rafından Ermenistan'a ve Gürcistan'a verilen (Nisan 1919) elviye-i selâsedeki ted¬hişçiliğe karşı Türk direnişçilerini destek¬ledi. Bu üç sancağın Mîsâk-ı Millî içine alınmasını sağladı. Bölgede Ermeni me¬zaliminin artması üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümetinden harekât iz¬ni istedi. Sevr Antlaşması'nın Erzurum, Trabzon, Van, Bitlis ve Bingöl'ü Ermeniler'e vermesi karşısında hükümet harekâ¬ta izin verdi (20 Eylül 1920). Şark Cephesi Kumandanı Kâzım Karabekir, Soğanlı da¬ğı geçitlerini tutan birliklerine taarruz emrini vererek 28 Eylül'de doğu harekâ¬tını başlattı. Sarıkamış, Göle, Kağızman ve Kars'ı ikinci defa kurtardı (30 Ekim). Başarılarından dolayı Türkiye Büyük Mil¬let Meclisi kararıyla ferik rütbesine yük¬seltildi. Harekâta devam ederek 7 Kasım'da Gümrü'yü ve 12 Kasım'da İğdır'ı aldı. Mütarekeye razı olan Ermeniler'le müzakereler yaptı. 3 Aralık 1920'de Güm-rü Antlaşması'nı imzalayıp Ermenistan'ın Sevr Antlaşması'nda kendisine tanınan bütün haklardan vazgeçmesini sağladı. Ardahan da alınarak (23 Şubat 1921) Çürüksu. Acara ve Batum kazaları dışında kalan elviye-i selâse toprakları kurtarıldı. Kâzım Karabekir'e "doğu fâtihi" unvanı¬nı kazandıran bu zafer Millî Mücadele'ye katılanların ümidini arttırdı. Buradaki birliklerin bir kısmı batı cephesine kaydı¬rıldı.
Kâzım Karabekir doğuda Ermeni meza¬limi sonucu yetim kalan binlerce çocuğa sahip çıktı. Kolordunun imkânlarını kulla¬narak yetimler için Sanayi Mektebi, Leylî Eytâm İbtidâî Mektebi, Erzurum Ana Mektebi, İş Ocağı, Sıhhiye Mektebi, Sarı¬kamış Askerî İdâdîsi ve Sarıkamış Ana Mektebi gibi eğitim kurumlarını açtı. Ko¬lordudaki ustalar sanat, subaylar da oku¬ma yazma ve terbiye öğretmeni olarak görevlendirildi. Sanatkâr olan çocukların bir kısmı kolorduda bırakılıyor, diğerleri¬nin dışarıda iş bulmasına yardım ediliyor¬du. Zeki olanlar ise özel eğitime tâbi tu-tuluyor ve askerî mektebe gönderiliyor¬du. Çocuklarla bizzat ilgilenen ve yazdığı tiyatro oyunlarını onlara oynatarak eği¬timlerine yardımcı olan Kâzım Karabekir zaferden sonra Ankara'ya geldi (15 Ekim 1922) ve Edirne milletvekili olarak mec¬listeki görevini sürdürdü. İzmir İktisat Kongresi'ne başkanlık etti. Türkiye Bü¬yük Millet Meclisi'ne II. dönemde İstan¬bul milletvekili seçildi (29 Haziran 1923). Şark Cephesi Kumandanlığı lağvedilin¬ce (21 Ekim 1923) merkezi Ankara'da bu¬lunan Birinci Ordu müfettişliğine tayin edildi. Bu sırada bir kararname neşredi-lerekhem milletvekilliği hem deaskerlik görevi olanların bir tercih yapmaları istendiğinden 26 Ekim 1924'te müfettiş¬likten istifa ederek milletvekilliğini seçti. Halk Fırkası'ndan ayrılan, aralarında Rauf ve Cafer Tayyar (Eğilmez) gibi Millî Mücadele'de önemli rol oynayan kişilerin de bulunduğu otuzu aşkın milletvekili ta¬rafından kurulan Terakkiperver Cumhuri¬yet Fırkası'na Kâzım Karabekir gene! baş¬kan seçildi (27 Kasım 1924]. Ancak bu ilk muhalefet partisi Şeyh Said isyanıyla irti-batlandırılıp irticacı ve din istismarcılığı ile suçlanarak kapatıldı (3 Haziran 1925). Kâzım Karabekir, Mustafa Kemal'e karşı düzenlenen İzmir suikastından haberdar olduğu halde bunu bildirmediği gerekçe¬siyle Ankara'da tutuklanarak İzmir İstik¬lâl Mahkemesi'nde sorgulandı. Bir ay son¬ra da beraat etti (23 Temmuz 1926). II. dö¬nem meclisi sona erince milletvekilliği sı¬fatı kalmadı. Askerliği bırakıp milletve¬killiğini seçtiği için birinci ferikliğe yüksel¬tilerek emekliye sevkedildi (5 Aralık 1927). Erenköy'deki evinde inzivaya çekildi ve sı¬kı gözetim altında tutuldu. 1930 seçim¬lerinde İstanbul'dan aday olduysa da se-çilemedi. 27 Nisan 1933 tarihinden itibaren Milliyet gazetesinde "Bir Ankarali'nın Defteri" imzasıyla kendisi aleyhine yazılar çıkmaya başladı. Millî Mücadele'-deki hizmetlerini kötüleyen bu yazılara gönderdiği tekzip yayımlanmayınca bir kitap kaleme aldı. Fakat kitabı neşreden matbaa basılarak 5000 adet kitap yakıl¬dı. Ayrıca Erenköy'deki evi arandı ve yaz¬dığı diğer kitaplar da götürüldü. Kâzım Karabekir, meclis başkanlığına şikâyette bulunup doksan beş dosyayı ve yayıma hazır kırk dört kitabını geri istediyse de bir sonuç alamadı. İsmet İnönü cumhur¬başkanı olunca onun desteğiyle Cumhu¬riyet Halk Partisi'nden İstanbul milletve¬kili oldu (31 Aralık 1938). Böylece yeniden siyasî hayata başladı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi başkanlığına seçildi (23 Temmuz 1946). Meclis başkanlığı görevi Ankara'da vefat edinceye kadar sürdü (26 Ocak 1948). Önce Hava Şehitleri Mezarlı-ğı'na gömülen naaşı daha sonra Atatürk Orman Çiftliği'nde hazırlanan Devlet Me-zarlığı'na nakledildi (30 Ağustos 1988).
Eserleri. Yaşadığı olayları günü günü¬ne kaydetme alışkanlığına sahip olan Kâ¬zım Karabekir'in eserleri daha çok hatırat türündedir. Hayatım (İstanbul 1995) ço¬cukluk ve gençlik yıllarında tuttuğu not¬lardan oluşmakta ve 1908'de son bul¬maktadır. Hayatının bundan sonraki kıs¬mı İttihat ve Terakki, I. Dünya Savaşı ve Millî Mücadele ile ilgili eserlerinde bulun¬maktadır. İttihad ve Terakki Cemiyeti (1896-1909) Neden Kuruldu? Nasıl Kuruldu? Nasıl İdare Olundu? (İstan¬bul 1993); Birinci Cihan Harbine Ne¬den Girdik? Nasıl Girdik? Nasıl İdare Ettik? [1][262]Erzincan ve Erzurum 'un Kurtuluşu (İstanbul 1939,1994) ve Sarıkamış, Kars ve Ötesi (İstanbul 1994) ilk dönemde yazdı¬ğı eserleri arasında yer alır. Milliyet ga¬zetesindeki yazılara cevap vermek üzere kaleme aldığı ve daha matbaada iken ya¬kılan İstiklal Harbimizin Esasları adlı kitabının (İstanbul 1933) ikinci baskısı 1951'de yapıldı. 194O'lı yıllarda paşanın daha değişik bir üslûpla yeniden yazdığı bu eseri Paşalann Hesaplaşması, İstiklal Harbine Neden Girdik? Nasıl Gir¬dik? Nasıl İdare Ettik? adıyla yayımlan¬dı (İstanbul 1992).AyrıcaKözimKarabe-kir Anlatıyor Paşaların Kavgası, Atatürk-Karabekir (İstanbul 1995) adlı kitaplar da onun eserlerinden derlenmiştir. Türk ordusuna ithaf ettiği İstiklal Harbimiz (İstanbul 1960) Kâzım Karabekir'in en önemli eseridir. Mondros Mütarekesi'nden Lozan Antlaşması'na kadar cereyan eden olayları belgeleriyle birlikte ele alan bu eser savcılık tarafın¬dan toplatılmışsa da daha sonra mahke¬mece serbest bırakılmıştır. Kâzım Kara¬bekir'in araştırma ve inceleme türü eser¬leri de şunlardır: İslâm Ahalinin Duçar Oldukları Mezalim Hakkında Vesâi-ka Müstenid Malûmat (İstanbul 1334);
335 Senesi Temmuz Ayı Zarfında Kaf¬kasya'da İslâmlar'a Karşı İcra Olun¬duğu Haber Alman Ermeni Mezalimi (İstanbul 1335); Birinci Kafkas Kolordu-su'nun 334'teki Harekâtı ve Meşhedâtı Hakkında General Harbord Riya-setindeki Amerikan Heyetine Takdim Edilen Rapor (Erzurum 1335);335ve336 Seneleri Kafkasya'da İslâmlar'a Karşı İcra Olunduğu Tebeyyün Eden Ermeni Mezalimi (Kars 1337); Ermeni¬ler Nereden Geldiler, Nereye Gidiyor¬lar? (istanbul 1939); İktisadEsaslarımız (İzmir 1339); Sanayi Projeleri (Ankara 1339); İstiklal Harbimizde Enver Paşa ve İttihad Terakki Erkânı (Ankara 1990); Kürt Meselesi (İstanbul 1994). Ayrıca doğudaki yetim çocuklar için yazdığı Şar¬kılı İbret adlı çocuk oyunları ile (Trabzon 1338) Öğütlerim (Erzurum 1336) ve Ço¬cuk Davamız {Ankara 1943) adlı eserleri vardır. Kâzım Karabekir'in çoğu konfe¬rans olmak üzere askerî konularda yazdı¬ğı kitaplarda şunlardır: Sırp Bulgar Se¬feri 1885 (Edirne 1328); Bulgar Ordusu'-nun Terbiyesi (Edirne 1328); İtalya-Habeş Seferi (Edirne 1328); Osmanlı Ordusu'nun Taarruz Fikri (Edirne 1328); Erkâmharbiye Vazifeleri Hakkında (1338); Erkâmharbiye Vezâifinden İs¬tihbarat (1339); İngiltere-İtalya ve Habeş Harbi (İstanbul 1935); Talim ve Ter¬biye Hakkında Anahatîar Ankara 1340); Ankara'da Savaş Rüzgarları II. Dünya Harbi (İstanbul 1994); Gizli Harb İstih¬barat (İstanbul 1998).

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,20 M - Bugn : 26645

ulkucudunya@ulkucudunya.com