Şehitlerimizin Ardından…
Müyesser Yıldız 01 Ocak 1970
Dün gece kapkara ve uzundu. Tam altı şehit verdik. Bir o kadar da yaralı askerimiz var.
Bölücü terör örgütü PKK; Piyade Teğmen Ramazan Günay, Piyade Uzman Çavuş Mehmet Serinkan, Piyade Uzman Onbaşı İsmail Yazıcı, Piyade Sözleşmeli Erler Yasin Karaca, Çağatay Erenoğlu ve Emre Taşkın’ı Irak’ın kuzeyinde kalleşçe şehit etti.
Oysa Dışişleri Bakanı Hakan Fidan daha üç gün önce Irak Dışişleri ve Savunma Bakanlarını Ankara’da ağırlamış, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın da katıldığı heyetlerarası görüşmelerden sonra “terör örgütü PKK’nın oluşturduğu tehditlere karşı mücadele edileceği” mesajı verilmişti.
Gerçi Bakan Fidan Ağustos sonunda Bağdat ve Erbil’e gittiğinde de o görüşmelerin en önemli başlığının PKK ile mücadele olduğu, Fidan’ın muhataplarından PKK’yı terör listesine almalarını istediği açıklanıp Irak’ın PKK’ya karşı açık tavır alacağı müjdelendikten sonra “Şimdi PKK düşünsün” başlıkları atılmıştı!..
Dün gece gördük ki, ne şark ne de garp cephesinde bir değişiklik olmuş.
Alıştıra Alıştıra mı?
Kara haber nasıl duyuruldu; önce saat saat bunu anlatalım.
Milli Savunma Bakanlığı’nın sosyal medya hesabından 22.07’de yapılan paylaşımda şöyle denildi:
“Irak’ın kuzeyinde, 22 Aralık 2023 tarihinde bölücü terör örgütü mensupları tarafından yapılan saldırı ve akabinde sağlanan temasta 3 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 4 kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır. Bölgede bölücü terör örgütüne yönelik operasyonlar kapsamında temas devam etmektedir. Belirlenen hedeflere ve teröristlerin kaçış istikametlerine ani hava harekâtı düzenlenmiştir. İlk belirlemelere göre 4 terörist etkisiz hâle getirilmiştir.”
Saat 00.33’te ise yaralı askerlerimizden üçünün de tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit düştüğü açıklandı.
O açıklamadan 6 saat sonra da altı şehidimizin isim ve fotoğrafları paylaşıldı.
12 Punto’yu Niye Uyardım?
Bu resmi bilgilerden sonra biz gazetecilerin cephesinde yaşananlara geleyim.
Altı şehidimizin olduğunu ilk 12punto’da gördüm. “Biri teğmen 6 askerimiz şehit oldu” başlıklı haberin saati 20.42 idi. Üzüntü ve telaşla sağa sola baktım. Birkaç yerel site dışında hiçbir yerde buna ilişkin haber yoktu.
2020’de “siyasi ve askeri casusluk yapma” iddiasıyla tutuklanıp yargılandığımda, şehit haberlerini Milli Savunma Bakanlığı açıklama yapmadan neden verdiğim gibi bir suçlamaya maruz kaldığımdan, hemen Genel Yayın Yönetmenimiz Mustafa Büyüksipahi’yi aradım. Başıma gelen bu olayı anlatıp haberin kaynağını belirtmeleri, aksi halde “dezenformasyon” suçlamasıyla karşı karşıya kalınabileceği uyarısında bulundum ve MSB’nin açıklamasını beklemelerini önerdim.
MSB’nin 22.07’deki açıklamasından sonra da -12punto dahil– tüm medya üç şehidimizin haberini verdi.
Haddim Olmayarak
Bilindiği gibi, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler geçen hafta medyanın Ankara temsilcileri için bir toplantı düzenleyip 2023 faaliyetlerini anlattı. Bu toplantıda, Tuzla Piyade Okulu’nda yaşananlara ilişkin bir soruyu cevaplarken Atatürk yerine “takması gereken fotoğraf” ifadesini kullanınca da tepki çekti.
Bunun üzerine önceki gün MSB kaynakları, “Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ve Sayın Bakanımızın Atatürk sevgisini ve Atatürk’e olan bağlılığını sorgulamaya çalışmak kimsenin haddi değildir.” dedi.
Şimdi “haddim olmayarak”, ama yine Bakan Yaşar Güler’in geçen haftaki basın toplantısındaki, “Bizim yüzde 100 aleyhimize dahi olsa her olayı sizlerle paylaşacağız. Hiçbir şekilde bundan geri adım atmayacağız. Bugün ne Türkiye’de ne de dünyanın herhangi bir ülkesinde hiçbir şeyi saklayamazsınız. Biz medya ile samimi olarak her şeyi şeffaflıkla paylaşmaya ve sonuçlarına katlanmaya hazırız. Hiçbir şeyi saklamayacağız.” sözlerinden aldığım cesaretle şunları kaydetmem gerekiyor.
Milli Savunma Bakanlığı’nın, değil altı şehidimizi, üç şehidimizi duyurmasından önce saldırıya ilişkin kısa bir rapor formatındaki paylaşımlar sosyal medyada çoktan paylaşıma girmişti. Bu paylaşımlarda teröristlerin Hakurk’taki geçici üs bölgesine nasıl sızma girişiminde bulundukları anlatılmış, olay saati verilmiş ve altı şehidimizin ismi tek tek sıralanmıştı. Paylaşımlarda ayrıca -biri Piyade Binbaşı olmak üzere- 6 askerimizin yaralandığı bilgisi de verilmişti. Dahası; çatışmaya ilişkin kimi görüntüler ve ses kayıtları da dolaşıma sokulmuştu.
Resmi açıklama yapılınca gördük ki, bu paylaşımlarda belirtilen şehit isimleri birebir aynı.
Tamam, acı haber ailelerine ulaştırılana kadar şehitlerimizin kimlikleri açıklanmıyor; ama şunu da sormayalım mı?
“Şehitlerimizin olduğu neden bu kadar geç ve adeta parti parti duyuruldu?”
Askerlerimiz Şehit Olurken Washington’da Ne Toplantısı?
Dün geceye ilişkin içimizi çok acıtacak bir başka olayı aktarayım.
Irak ve Suriye’deki PKK terör örgütünü besleyen, büyüten, koruyan en başta ABD değil mi?
AKP iktidarı için de terör “kırmızı çizgi”… Öyle ki, içeride en ufak aykırı sese “terörist” damgası vuruyor; ama ABD ne yaparsa yapsın, ilişkilerine hâlel getirmiyor!..
İşte bu ABD, yakın zamanda Suriye’de PKK/YPG ile yine ortak tatbikat yaptı… Dahası, aynı günlerde YPG için “Toplumsal Sözleşme” adı altında “Rojava Anayasası” hazırladı.
Ankara sözde anayasayı değil ama tatbikatı duydu!..
Konu basın toplantısında Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’e, “ABD’ye yeterli tepki veriliyor mu?” diye soruldu. Cevabı şu oldu:
“Bir müttefikimizin bir terör örgütüyle temasta olması bile kabul edilebilecek bir şey değildir. Sonuçta biz NATO’da müttefikiz. Bizim kimseden çekincemiz yok. Sn. Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere NATO ve benzeri toplantılarda söyleyeceklerimizi açıkça dile getiriyoruz. Müttefiklerimizin Suriye’de yaptıklarının kabul edilemez olduğunu her ortamda vurguluyoruz. Kimse bizim zekamızla alay etmesin. YPG’li teröristlerle yaptıkları hiçbir faaliyet kabul edilemez. Daha önce teröristlere helikopter kullanma eğitimi veriyorlar dedim. Yine geçtiğimiz hafta içinde tatbikat yaptılar teröristlerle. Her gelişmeyi yakından takip ediyoruz. Bu durumun kabul edilebilir tarafı yoktur.”
Dün gece ne mi oldu?
Irak’ın kuzeyinde çatışmaların sürüyor ve şehit veriyorken; Milli Savunma Bakanlığı sosyal medya hesabından saat 18.44’te Türkçe, bir dakika sonra da İngilizce olarak “Türkiye ile ABD Yüksek Düzeyli Savunma Toplantısı’nın Washington’da yapıldığı” müjdelenip şöyle deniliyordu:
“Olumlu ve yapıcı bir havada gerçekleştirilen toplantıda, ikili savunma, askeri eğitim ve savunma sanayii işbirliğinin yanı sıra bölgesel ve uluslararası güvenlik meseleleri üzerine müzakereler ve görüş alışverişleri yapılmıştır. Bir sonraki toplantının gelecek sene Türkiye Cumhuriyeti’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilmesi planlanmaktadır.”
Ez cümle; Ankara “müttefiklerinin yaptığının kabul edilemez olduğunu” anlatadursun, “müttefikimiz” de “zekamızla alay etmeye” devam etsin, öyle mi?!
Eserleri mi? İşte şehitlerimiz!..
Yok F-16 verilsin… Yok İsrail Gazze’ye saldırılarını durdursun…
Hayır efendim; bu son altı şehitten sonra ABD’ye, “PKK/YPG’ye desteğini kesmeden İsveç sittinsene NATO üyesi olamaz.” demek mecburiyetindesiniz… NOKTA!..
Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyorum. Türk Milleti’nin başı sağolsun.
