« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

09 Oca

2007

Saddam

Mahmut Toptaş 01 Ocak 1970

 28 Nisan 1937’de Irak’ın Tikrit ilinde dünyaya gelen bu çocuğa anne ile babası Saddam adını verirler.

Arapça’da Saddam’ın manası, çarpan, çatan, şiddetli bir şekilde vuran manalarına geldiği gibi Farsça’da galatı meşhuruyla “Sad” yüz rakamını ifade ederken “Dam” hile, tuzak manalarını ifade eder ve “Saddam” ismi yüz hileli, yüz tuzaklı adam manasına gelir.

“İsimle müsemma arasında ilişki vardır” yani, çocuğa verilen ad, onu etkiler demişler.

Yetim olarak büyüyen bu çocuk, on dokuz yaşına varmadan Suriyeli Hıristiyan Mişel Eflak’ın kurduğu Baas partisine üye olur.

Mişel Eflak, (1910-1989) Bağdat’ta ölünceye kadar Saddam’ın kılavuz kargası olur.

Cemal Abdünnasır, Mısır’da Müslümanlara kan kustururken Saddam, Baas partisinde gözünü budaktan sakınmayan bir deli fişek olduğu, daha kimse tarafından tanınmadığı bir zamanda CIA ajanı olarak baba Bush, Saddam’ın elinden tutar ve Kahire’de Mısır despotu Cemal Abdünnasır’la tanıştırır.

Bu üçlünün desteğiyle siyaset merdivenlerini atlayarak yükselir ve 1979 tarihinde kendini darbeyle Devlet Başkanı yapar.

Bu yollardan geçerken öldürdüğü muhaliflerinin çetelesini tutmaya kimse cesaret edemez.

O güne kadar İran’a diş geçiremeyen Amerika, Saddam’ı kışkırtır ve sekiz yıl sürecek, bir milyon Müslüman’ı öldürecek bir savaşı başlatır.

Bu arada Irak’ta Baas partisine muhalif olan Sünni ve Şii alimleri de zindanlarda ve darağaçlarında yok eder.

Yezid’in ve Haccac’ı zalimin neslinin devam ettiğini ispat eder.

Halepçe’de beş bin Sünni Müslüman kürdü, Amerika’nın verdiği zehirli gazlarla öldürür.

Ama mahkemede Irak-İran savaşında öldürülen bir milyon Müslüman ile Halepçe’de öldürülen beş bin Müslüman hiç dava konusu edilmez, 02 Ağustos 1990 yılında Kuveyt’e girerek yine binlerce Müslümanı öldürdü, evleri, bankaları talan etti, bunlar da mahkemede konu edilmez.

Yalnız Düceyl’de öldürülen yüz kırk dokuz Şiinin katili olarak 30 Aralık 2006 tarihinde Araplara göre Kurban Bayramı’nın birinci günü, Türklere göre Arefe günü sabah Türkiye saatiyle 04.55 de idam edilerek Amerika, Şiilere Kurban Bayramı hediyesi olarak Saddam’ı kurban eder.

Bu güne kadar Saddam’ı kullanarak Şii öldürten Amerika bu sefer Şiileri kullanarak Saddam avanelerini ve Sünnileri öldürtüyor.

İslâm alemi, Saddam’ın idamını istiyor ama “Bu idamı Amerika yapmamalıydı, hele hele bayram günü yapmamalıydı” diye içinden homurdanırken “Amerika, idamın bayram sonrasına kalmasını istemişti ama Irak Başbakanı Nuri el Maliki kabul etmedi” diyerek dünyanın gözünde Şiileri suçlu göstermeye çalıştı fakat başarılı olamadı çünkü mahkemedeki hakimlerin atamasını Amerika’nın yaptığını, beğenmediği hakimi değiştirdiğini, Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin davetlisi olarak Irak’a gelen İranlı yetkililerin başına da çuval geçirdiğini, Cumhurbaşkanının da, Başbakanın da hiçbir şeye güçlerinin yetmediğini, idam yerine Amerikan hapishanesinden Amerikan uçağıyla idam yerine getirildiğini basın bütün dünyaya duyurdu.

Müslüman Türk milleti, Türk askerinin başına geçirilen çuvalı unutmadığı gibi bu idamdan o son kareyi de hiçbir zaman unutmayacaktır. O karede Saddam Kelime-i şehadet getirirken sonuna doğru “Eşhedü enne Muhammed” diyor, “Rasülüllah” demesine izin vermemek için ipin ucu elinde olan CIA ajanı Irak’lı herif ipi çekiveriyor.

Eh, ne diyelim, “Su testisi su yolunda kırılır” “Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste” demişler.

Kukla öldü sıra kuklacıda.

Devlet kuşunun konduğu başa kuzgun da kondu. Bu olay diğer kukla yöneticilere örnek oldu ve zalim kafire ne kadar hizmet ederlerse etsinler yaranamayacaklarını anladılar.

Rabbimiz buyurur: “Zalimlere meyletmeyin, sonra size ateş dokunur. Sizin Allah’tan başka dostlarınız yoktur. Sonra yardım olunmazsınız.” (Hud suresi 113)

Sevgili peygamberimiz buyurur: “Kim, zalime yardım ederse Allah o zalimi ona musallat eder.” Acluni, Keşf-ül Hafa 2/227 da hadisin manasının sahih olduğunu söyler ve

En’am suresi ayet 129- “İşte böyle yapmaları sebebi ile, zalimlerin bir kısmını diğerinin üzerine musallat ederiz.” Buyurur.

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,21 M - Bugn : 1122

ulkucudunya@ulkucudunya.com