« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

08 Nis

2009

Jean de La Fontaine (1621-1695)

01 Ocak 1970

17. yy şiirine damgasını vurmuş ünlü fabl yazarı.



Jean de La Fotaine, 8 Temmuz 1621'de Fransa'da Chateau-Therry'de doğdu. Babası Charles de La Fontaine, bir düke ait Chateau-Thierry'de polis muaviniydi. Annesi Françoise Pidoux ise orta halli bir aileden gelmekteydi. La Fontaine, ailenin en büyük çocuğu idi. Reims'de eğitimine başladıktan sonra 1641 yılının Mayıs ayında Saint-Magloire Okulu'na geçti. Avukat olma yolunda eğitimine devam etti.



1647 yılında babasının isteği üzerine 14 yaşında olan Marie Héricart ile evlendi. Marie, genç ve güzel olmasına rağmen La Fontaine'nin sevgisini kazanmayı başaramadı. Etrafda dedikoduların artması üzerine La Fontaine, bir süreliğine evden uzaklaştı. Bundan sonra hayatını Paris'te geçirmeye devam etti. Karısı ise Chateau-Thierry'de kaldı. Tek oğulları ise annesinin yanında eğitim almaya başlamıştı.



La Fontaine, evliliği bozulmadan önce de Paris'e birkaç defa gitmişti ancak o zamanlar Paris henüz gelişmekte olan küçük bir yerdi. Şair François de Malherbe'nin şiirleri ile tanışmasıından sonra içinde inanılmaz bir edebiyat aşkı doğmuştu. 1654 yılında ilk çeviri eseri "Eunuchus of Terence" yayımlandı. Bu çeviriden aldığı bir miktar parayı ailesine gönderdi. Ancak Paris'te kendi maddi durumu hiç iyi değildi. Hatta kendine ait bazı eşyaları elden çıkarmak durumunda kalmıştı. Kısa bir süre sonra kısa bölümlerden oluşan baladı "Les Rieurs de Beau-Richard"ı yazdı.



Şanssızlığı ve yoksulluğu onu yazmaya daha da itiyordu. Kısa süre içinde yazdığı şiirlerin ve baladların sayısı arttı. 1673 senesinde tanıştığı Madam de La Sabliére, onun hayatının değişmesini sağladı. Bu zamana kadar Paris'te yoksulluk içinde şiirlerini yazan La Fontaine, artık Madam de La Sabliére'nin himayesine girerek, ilim adamları, felsefeciler ve ünlü yazarlarla tanışma fırsatı buldu.



Diğer yazarlar tarafından masal yazarı olarak görülse de La Fontaine'nin bir çok şiiri de bulunmaktadır. Yazdığı masallarda hayvanlara ahlaki değerler ve kişilik karatarak bazı kişileri tenkid etmiş ve ahlaki dersler vermiştir. Edebiyatta teşhis ve intak sanatını kullanmıştır. Bu tarz eserleriyle döneminde geç üne kavuşan La Fontaine, eserlerinde iyi ile kötüyü ayırt edici şekilde belirtir.



La Fontaine'nin masalları toplamda 238 adet olup, bunlar 12 kitapta toplanmıştır. 1668'de basılan ilk kitapta toplam 124 masal vardı. İkinci cild 1678'de en son kitap ise 1694'te basılmıştı. Masal ve şiirlerinin yanında roman ve piyes çalışmaları da olmuştu. 1695 yılında "Kontes" adlı şiirli hikayesi sayesinde Fransız Akademisi'ne kabul edilmişti. Kısa bir süre sonra 13 Nisan 1695'te Paris'te öldü.



Eserleri Türkçe'ye Recaizade Mahmut Ekrem, Tevfik Fikret ve Orhan Veli Kanık tarafından çevrilmiştir.

Halim Kaya

26 Kas 2024

Süleyman Eryiğit’in yazdıklarından daha önce hiçbir yazısını okumadım. Mümtaz Turhan, Sabri F. Ülgener, Ömer Lütfü Barkan, Mehmet Genç gibi hocaları okuyup Osmanlının geri kalışının sebepleriyle ilgilenmeye başladığımdan ve özellikle de Mehmet Genç’in iki ciltlik “Osmanlı İmparatorluğu’nda Devlet ve Ekonomi” adlı kitabını okuduktan sonra “Osmanlı ve Kapitalizm” konusu daha dikkatimi çekmeye başladı.

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

26 Kas 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

28 Eki 2024

M. Metin KAPLAN

12 Eyl 2024

Nurullah KAPLAN

12 Eyl 2024

Hüdai KUŞ

22 Tem 2024

Orkun Özeller

03 Haz 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Ziyaret -> Toplam : 127,11 M - Bugn : 191841

ulkucudunya@ulkucudunya.com