« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

30 Eki

2017

İYİ günler...

Ahmet Takan 01 Ocak 1970

İYİ Parti'nin tanıtım toplantısının yapılacağı Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi'ne erkenden varalım, havayı koklayalım diye ekip arkadaşlarımla güya sabahın erken saatinde yola çıktık. Daha salona varmaya kilometreler kala trafik kilit durumdaydı. Rutin akışa göre kapılar saat 09.30'da açılacaktı ama yurdun dört bir yanından gelen binlerden kapılar görünmüyordu. Kalabalıkları yara yara güçlükle girebildik salonun içine. Hınca hınç dolu bir salon ve daha fazlası salon dışında... Heyecan ile birlikte havaya meraklı bir bekleyiş hâkimdi. Cesur yüreklerin salona intikal etmesi bekleniyordu...

Salonda bindirilmiş kıtalar ve onlara gaz veren maaşlı amigolar yoktu. Tribünlerin basmakalıp sloganlarının yerinde yeller esiyordu. Yapmacıklığın, şark kurnazı tiplerin eseri bile yoktu. Samimiyet vardı, duygusallık vardı... İyiyi özleyen hep iyiyi arzu eden buram buram Anadolu kokan, gözünden Türklük fışkıran insanlar yerinde duramıyordu. "Eleştirilecek hiç mi bir şey yoktu" derseniz ona "tabii ki vardı. Ararsanız bulamamanız da imkansız" diye cevap veririm. Düşünün, onca zorlu yollardan geçerek, engelleri ve bel altı vuruşları aşarak yollara düşmüş Türkiye sevdalısı insanlara toplantı yapacakları bir salon bile çok görülmüş. Ellerindeki kıt kanat parayla bir otel salonunda bir araya gelmeleri korku imparatorluğu tarafından engellenmiş... Partinin kuruluş dilekçesinin İçişleri Bakanlığı tarafından kabul edilip edilmeyeceği bile akıllara ziyan bir şekilde son ana kadar tartışma ve spekülasyonlara sebep olan bir ortamdan bahsediyorum. Burada eleştirilecek şeyi bulup çıkartmaktansa önce iyiyi aramak onu anlatmak lazım diye düşünürüm. Millet devlet bekası için yola çıkan bu insanlara ilk günden bir şans tanımak ve kredilerini kullanmaları için iyi bir avans verilmesine taraftarım.

Salondan bahsediyordum. Kendimi tutamadım. Farklı noktalara kaydım. Bu tip toplantılarda izlenim yazıları kaleme almak için, liderin konuşma metnine, hitabet gücüne, sloganlara, pankartlara, afişlere ve fotoğraflara bakarız. Ona göre analiz cümleleri kurarız. Ancak ilk günün mesajı çok netti. Programın başlama saatine kadar fonda çalınan müzikler salonu dolduranları heyecanlandıramadı. Yer yer tepkilere de sebep oldu. Vee birden salonda İzmir Marşı duyuldu. Salon dalgalandı. Binler, hep bir ağızdan İzmir Marşına alkışlarla eşlik etti. Yer gök, "Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa" diye inledi. Tekrar tekrar çalındı İzmir Marşı... "İYİ Parti'nin kimliği ve vizyonu nedir" diye sual edecek olursanız; ilk günden İzmir Marşı coşkusu ile kamuoyuna ilan edildi derim.

Büyük kitlelere hitap edilen siyasi toplantılarda liderin konuşma metni çok önemlidir. Buradan ayrılırken soru da tektir; "aklında ne kaldı?"

Hafızanda çarpıcı bir cümle veya slogan kaldıysa veya çalınan müzikten sözleri tekrar tekrar mırıldanıyorsan o toplantı hedefe ulaşmış demektir. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener konuşmasında -haber sütunlarımızda okuyacaksınız- farklı farklı noktalara değindi. O konuşmadan kafama şu cümlesi çakıldı;

"Yolsuzluk, çamurdur, çamur, yukarıdan aşağıya akar."

Bence o konuşmanın en çarpıcı bölümü;

"Yaygın yolsuzluk, hukukun yeterli olmadığı ve demokrasinin kıt olduğu ülkelerde görülür.

Bu sıralar, şöyle duyuyoruz; yolsuzluk mu? Efendim doğru ama, etrafta-altta birileri yapıyor. Laf bu..

Kardeşim, yolsuzluk duman değil ki, yukarıya çıksın,

Yolsuzluk, çamurdur, çamur, yukarıdan aşağıya akar.

Maalesef, Türkiye'de yolsuzluk, iddialar zinciri olmanın ötesine çoktan geçmiş,

Bakanlar ve daha üst yöneticilerimizin ifadelerine dönüşmüştür.

Yukarıdan-yerel yönetimlere kadar yaygınlaşmıştır.

Milyarlarca liralık yolsuzluk iddiaları karşısında, ne yargıdan, ne de hükümetten bir ses çıkmıyor.

Kamu malının emanet olduğu çoktan unutulmuş,

Yolsuzluk, adeta "dokunulmazlık alanı"na dahil edilmiştir.

Fetva verecek "BESLEME FAKİH" bulmakta da zorluk çekilmemiştir.

İMANIM GİBİ İNANIYORUM Kİ, YOLSUZLUĞA BULAŞMIŞ HER KİM OLURSA OLSUN, İTİBARINI BIRAKMADAN BU DÜNYADAN GÖÇMEYECEK."

Meral Akşener ve İYİ Parti dediklerini yaparsa... Başarabilirse... İyi olur...

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,25 M - Bugn : 3761

ulkucudunya@ulkucudunya.com