« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

29 Ağu

2016

Darbe girişimi sonrası PKK

Nihat ali Özcan 01 Ocak 1970

FETÖ’nün kanlı darbe denemesi Türkiye’nin dengelerini sarstı. İç ve dış politikayı, ekonomiyi, güvenlik alanını, psikolojimizi derinden etkiledi. Şimdi herkes darbeyi anlamlandırmaya, ne olduğunu, neler olabileceğini anlamaya ve bu çerçevede pozisyonunu gözden geçirmeye çalışıyor. Bu arada gündemde yokmuş gibi davransak da PKK terör örgütü yine oldukça aktif ve değişen koşullara uygun yeni stratejisini belirlemekle meşgul.


Darbenin icrası ve bastırılması PKK gibi terör örgütlerini bağlamaz. Coğrafi bir bölgede, etnik “egemenlik” iddiasında olan terör örgütünün “savaşı”, ülkede hâkim iktidarın siyasi, ideolojik kimliğinden bağımsızdır. Yenikapı mitinginde gördüğümüz üzere, toplumsal mutabakat ve birlik havası ise onu hiç ilgilendirmez.
PKK için önemli olan, devletin/iktidarın zayıf ya da güçlü olduğu zamanlarda alacağı pozisyondur. PKK, darbe girişimini bu çerçevede ele alır. İçeride ve dışarıda oluşan yeni koşulları anlamaya, zayıf noktalarını ve diğer fırsat alanlarını keşfetmeye çalışır.
PKK’ya göre, Türkiye’nin birçok kurumu darbe teşebbüsünden etkilendi. FETÖ’nün siyasi amaçları için TSK’nın bazı unsurlarını koçbaşı olarak kullanmaya kalkışması PKK’ya yaramış görünüyor. Gelişmeler, örgüt üzerindeki baskıyı azalttı. Hatta ona yeni fırsat penceresi sundu.
Başarısız darbenin ardından çok sayıda general ve subay tutuklandı. Birliklerin emir komuta zinciri hasar aldı. Ast üst ilişkisi sarsıldı. Mülki, askeri, adli, kolluk amirleri, görevlileri arasında güven kaybı yaşandı. En önemlisi ise askeri birliklerde moral ve motivasyonun zayıflaması oldu.
Darbe girişiminin ardından, hükümetin yaptığı yasal ve idari düzenlemeler de PKK ile mücadeleyi etkiledi. Görünen o ki güvenlik birimleri bir süre kendi iç işleriyle uğraşacaklar ve enerjilerinin büyük bir kısmını bürokratik düzenlemelere harcayacaklar. Sonuçta olup bitenlerin bir süre daha
TSK’nın profesyonel verimlilik ile etkinliğini olumsuz etkileyeceği açıktır.
Öte yandan, FETÖ yüzünden devletin güvenlik öncelikleri de değişmiş bulunuyor. Polis, TSK, istihbarat ve yargı bugün, kapasitesinin büyük bir kısmını FETÖ ile mücadeleye ayırmış durumda. Dahası, FETÖ ile mücadelenin, PKK’ya göre daha az risk içermesi bürokrasi için aferin alınması kolay ve tercih edilecek alan olarak görülmektedir.
Bu tabloyu fırsat olarak gören PKK ise eylemlerini artıracağını ve geniş bir alana yayacağını ilan etti. “Şehir savaşı” denemesinde kaybettiği prestijini, halk desteğini geri almak, moral üstünlüğünü ele geçirmek, hükümeti zora sokmak için oluşan fırsatı kaçırmak istemediği anlaşılıyor.

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,05 M - Bugn : 7859

ulkucudunya@ulkucudunya.com