« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

25 Tem

2016

FAHRİ EFENDİ (1879-1950)

Ali Osman Koçkuzu 01 Ocak 1970

Din âlimi, müderris ve müellif.

Konya’nın Taşkent ilçesinin Pirlerkondu köyünde doğdu. Asıl adı Fahreddin olup babası ilmiyeden Mehmed Efendi’dir. Küçük yaşta annesini ve babasını kaybetti. İlk tahsilini köyünde tamamladıktan sonra Konya’ya giderek Sivaslı Ali Kemâli Efendi’nin ders halkasına katıldı. Kısa zamanda parlak zekâsı, ahlâkı ve terbiyesiyle arkadaşları arasında temayüz ederek hocalarının takdirini kazandı. Bu arada Konya’nın Nakşibendî Hâlidî şeyhlerinden Bahâeddin Efendi’ye intisap etti. Bir süre sonra hocası Ali Kemâlî Efendi’nin iznini alarak Bahâeddin Efendi’nin de hocalık yaptığı Bekir Sami Paşa Medresesi’ne geçti. Burada Zeynelâbidîn ve Ziya Efendi gibi hocalardan da feyiz alarak tahsilini tamamlayıp icazet aldı.

Medreselerin bina, yönetim ve programlarının günün şartlarına uygun hale getirilmesi amacıyla merkezde alınıp uygulanan bazı tedbirlerin taşraya da yansıması sonucunda Konya’da 1909 yılında kurulan lslâh-ı Medâris-i İslâmiyye Cemiyeti, Bekir Sami Paşa Medresesi binasında birtakım yeni ilâve ve düzenlemeler yaparak kısaca “Islâh” olarak anılan bir medrese tesis etmişti (1910). Fahri Efendi öğretim programında Arapça, Farsça ve dinî İlimlerin yanı sıra Batı diline ve müsbet ilimlere de yer verilen bu eğitim kurumunda hocalık hayatına bir müddet Arapça, akaid ve fıkıh derslerini okutarak başladı. Onun bu müessesedeki hocalığı yanında çok kısa bir süre imam-hatiplik yaptığı, bunun dışında herhangi bir resmî görev almadığı bilinmektedir. Cumhuriyet’in kuruluşundan sonraki yıllarda siyasî iktidarın din eğitimi ve öğretimi konusunda takip ettiği katı politika, Fahri Efendi’yi hayatının en verimli çağında ders okutma ve talebe yetiştirme imkânından mahrum etmiş, bu yüzden de ev halkı, yakın akraba ve sevenleriyle sınırlı bir irşad halkasıyla yetinmek zorunda kalmıştır. Bu dar halkada, Konya’da yaptığı önemli hizmetlerle din eğitimi ve öğretimine unutulmaz katkılarda bulunan Hacıveyiszâde Mustafa Kurucu da bulunuyordu.

Ünlü mutasavvıf Muhyiddin İbnü’l-Arabî ile Mısırlı İslâm âlimi Muhammed Abduh’a hayranlığını sık sık dile getiren Fahri Efendi’nin Temürcüoğlu şeklindeki soyadını Abduh’a duyduğu hayranlık sebebiyle Kulu olarak değiştirdiği bilinmektedir. Uzun süren bir hastalıktan sonra 26 Temmuz 1950’de vefat etti; şeyhi ve hocası Bahâeddin Efendi’nin Konya Hacı Abdülfettah Çavuş Mezarlığı’ndaki kabrinin ön tarafına defnedildi. Kabir taşına kendisinin Farsça bir rubâîden tercüme ettiği, “Geldim iline müflis ü muztarrım ilâhî/Bir sadakaya nûr-i cemâlinden ilâhî/Zenbil-i niyazım boş, dolduruver lütfen ilâhî/İhsanına, anbârına medyunum ilâhi” mısraları yazılmıştır.

Eserleri: Fahri Efendi’nin Âmentü Numunesi veya îlmihâl-i İ‘tikadî adıyla âmentü şerhi mahiyetinde bir eseri yayımlanmıştır (Konya 1969). Henüz tasnif edilmemiş olan Özel kütüphanesinde yayımlanmamış bazı çalışmaları tesbit edilmiştir. Bunlardan Zeytü’l-misbâh fî ?akâ?idi evlâdi’l-Islâh adlı eseri, müellifin Islâh adıyla bilinen öğretim kurumundaki hocalığı sırasında bu okulun öğrencileri için kaleme aldığı bir akaid kitabı olmalıdır. Ayrıca hocalarından Ziya Efendi’ nin el - Kasîdetü ‘d - dâliyye adlı eseri ile Sadreddin Konevî’nin Vasıyyetnâme “sini Türkçe’ye tercüme etmiştir.

Arapça ve Farsça’ya vukufu bilinen. akıcı bir üslûba sahip olan Fahri Efendi’nin Cerîde-i Sûfiyye, Beyânülhak, Sırât-ı Müstakim ve Sebîlürreşâd mecmualarında bazı makaleleri, Konya’da o yıllarda çıkan Meşrik-ı İrfân gazetesinde de bazı yazıları yayımlanmıştır. Müellifin genellikle “Konyalı Fahri” imzasını kullandığı bu yazılarının esasını medreselerin ıslahı, eğitim ve öğretimin yenileştirilmesi gibi konular oluşturur. Fahri Efendi’nin bir divan teşkil edecek kadar dinî muhtevalı şiirinin de bulunduğu yakınları tarafından ifade edilmektedir.

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,22 M - Bugn : 8158

ulkucudunya@ulkucudunya.com