Atatürk şuçlu(!) Atatürk’e söven suçsuz..!
BEHİÇ KILIÇ 30 Temmuz 2008
Türkİye Cumhuriyeti’nin namuslu düşünce insanı Rahmetli Ahmet Taner Kışlalı’nın, alçakça bir saldırıya kurban edilmesi, elbette doğruları yazması, Atatürk Devrimlerini savunması yüzündendir...
Şimdi O’nun şehadeti de “Ergenekon”a bağlanıyor!..
Atatürkçü olduğu için “Kemalist çete!” tarafından öldürülmüş(müş!)
Bu derin kuşatma altında ne diyebilirz ki!!?
Denileceği,Ahmet Taner Kışlalı,kitabında şu satırlarla anlatıyordu sanki...
“Eğer Türk işçisi, batı’daki gibi, çocuk yaşta yeraltında günde 14-16 saat çalıştığı dönemler yaşamamışsa; bir oy hakkı için bile, Fransız işçisi gibi, 59 yıl kanlı bir savaşım vermek zorunda kalmamışsa bunun suçlusu odur!
Eğer Türk kadını yasal olarak erkeğine eşitse, “köle” değilse, seçme ve seçilme hakkını, Fransız kadınından bile önce elde etmişse; kadınlar bugün Türkiye’de vali, bakan, başbakan bile olabiliyorsa bunun suçlusu odur!
Eğer açık havadaki klasik müzik konserlerini onbinlerce genç izliyorsa bunun suçlusu odur! Eğer 1923’lerde ortaçağ karanlığında yaşayan bir toplum, bugün 21. yüzyılın aydınlığına bir ölçüde yaklaşabilmişse bunun suçlusu odur!
Atatürk’ün suçları saymakla bitmez. “Ben Atatürkçüyüm ve laikim” diyerek, din derslerinin zorunlu olması hükmünü anayasaya koydurtan, Alevi’nin, Hıristiyan’ın, Yahudi’nin, “Sünni inancı”nı öğrenmesini zorunlu hale getiren, Marmaris’teki emekli adam suçsuzdur!
Sokaktaki adama küfreden suçludur.
“Atatürk’e küfreden suçsuzdur...”
İşte o “suçsuzlar” bugünlerde etekleri zil çala çala bekliyorlar... (Bekledikleri de, internet ortamında yazdıkları yazılarda şöyle tezahür ediyor; Eğer Ergenekoncular yargılanır ve hüküm giyerse, terörün yelpazesi genişleyecek. Atatürk, Cumhuriyet, laiklik, vatan, bayrak gibi değerler adına da suç işleyen, adam öldüren, demokrasiyi yok etmeye ve ülkeyi kaosa sürüklemeye çalışan insanlar olabileceği ortaya çıkacak.
Ve böylece bir anlamda Kemalizm’in şaşmaz-yanılmaz bir yol gösterici değil, aynen diğer “izm”ler gibi yanlış yola sapması mümkün bir ideoloji olduğu tescillenecek. “Mutlak doğru tek ideoloji” yerine, “ideolojilerden bir tanesi” olacak...
Atatürk, bir çete bahanesi ile imha ediliyor ve seyrediliyor bu durum!..
Artık Anıtkabir’e gidip mozole önünde defteri imzalamakla olmuyor Atatürkçülük,ey değerli büyüklerim!..
“Cumhuriyet Devrimlerinin yılmaz bekçileriz...” sözleri de havada öyle askıda gibidir şimdiden sonra sanki!..
İcraat?..
İcraatı artık rahatça yapan düşmandır!..
Hadi buyurun hep beraber “sindirelim” içimiz kaldırıyorsa, habere bakın;
“Diyarbakır’da 1925 yılında devlete karşı isyan başlattığı için idam edilen Şeyh Sait ve 46 arkadaşı için anma töreni düzenlendi. Kendilerine ‘1925 Kürdistan Hareketi’ adını veren grup...”
Neyi tartışıyoruz ki artık,mesele bu noktaya geldi ise!?. Düşmanın sesinin daha gür çıkan bir vatanda yaşamak ne kadar mutluluktur!!!
Bütün bunlara sebep, 1938 11 Kasımı’nda başlatılmasına izin verilen tasfiye harekatıdır ve günahkarları malumdur!.. Hiç öyle Şeyh Sait avanesini, PKK’lıyı, yobazı, ABD devşirmesi din ağası cemaat tacirlerini,içi boş, ruhu satılık işbirlikçileri suçlamayalım,onlar işlerini icra ediyorlar,vatanı boş bırakan bizler suçluyuz...