« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

25 Eki

2021

Asıl tehdidi nasıl görmeliyiz?..

Ahmet Takan 01 Ocak 1970

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, Afrika gezisi dönüşünde, uçakta, kabin ekibi gazetecilerin güya sorularını yanıtlarken dört yıldır tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala’nın serbest bırakılması için çağrı yapan 10 büyükelçiye tepki gösterdi. Erdoğan, “Söyledim Dışişleri Bakanımıza, bizim bunları ülkemizde ağırlamak gibi bir lüksümüz olamaz” dedi.

Önce Dışişleri Bakanlığı’ndan ardından Tayyip Erdoğan’da gelen tepkilerin sonucunun daha öncekilerden farklı olmayacağını tahmin etmek için kahin olmaya gerek yok!.. O Büyükelçiler “istenmeyen kişi” mi ilan edilecek?.. Hiç sanmıyorum!.. Zaten, dış politikada “eyt”,”üyt” ve sözde efelenmeler ile gösterilen tepkilerin o kadar çok suyu çıkarıldı ki, kısır iç politikanın malzemesi olmaktan öteye gidilmiyor…

? ? ?

Meseleye dünya ölçeğinden de bakmalıyız… Hiç sanmıyorum ama Büyükelçileri kovunca sorunlarımız bitecek mi?.. Savunma, güvenlik, dış politika analisti emekli Deniz Kurmay Albay Cahit Armağan Dilek, “Gecikmiş adalet adalet değildir hükmü hep aklımızda olmalı. Bir yargılama 4 yıldır sürüncemede bırakılırsa içten dıştan tepkiler gelecektir. Aslında bu tür tepkilerin korona sonrası yeni dünya düzeninin de dayandığı esaslardan kaynaklandığını da anlamalıyız “diyor. Cahit Armağan Dilek,”yeni dünya düzeni” ne şöyle işaret ediyor:

-Yeni dünya düzeni artık soğuk savaş döneminde ve ABD liderliğindeki tek kutuplu düzendeki gibi sert yani askeri tehdit ve tedbirlere dayanmayacak. Artık yumuşak tehdit ve yumuşak tedbirler yeni dünya düzenini belirleyecek. Bunun için de yeni kriterlere uyulması isteniyor ya da dayatılıyor. Korona küresel salgınıyla birlikte ABD ve Avrupa’dan gelen bütün açıklamalarda bunu görebilirsiniz.

-Artık yeni tehditler, çevre ve iklim değişikliği, küresel salgınlar, temiz enerji, su ve gıda krizi, siber saldırılar, otokratik yönetimler başta olmak üzere önceliklendiriliyor.


Ama bu tehditlere karşı işbirliği yapılırken, ittifaklar oluşturulurken de demokrasi, insan hakları, ifade özgürlüğü, hukukun üstünlüğü, basın özgürlüğü ana kriterler olarak öne çıkıyor. Birkaç hafta önce temiz sağlıklı çevre bile temel insan hakkı olarak BM belgesine dahil edildi.

-Bu kriterler hep vardı diyebilirsiniz. Evet vardı. O zamanlar bu kriterler hep bir bahane olarak gözünün üstünde kaşın var misali kullanıldı. Ama şimdi temel kriterler olarak yer alıyor.

– Yeni dünya düzeninde yer almak etkin olmak istiyorsak değişimi görmek gerekir. AB içinde Polonya ve Macaristan’a yönelik oluşan durum tam da buna işaret ediyor. Bu iki ülkenin belirtilen kriterlerin bazılarına yönelik karşı ve AB’ye uyumsuz tutumları bu ülkelerin üyelikten çıkarılmasını gündeme getiriyor. Bu iki ülke aynı zamanda NATO üyesi.

-S-400 kriziyle zirveye çıkan Türkiye-NATO krizlerinde de artık diğer ülkeler NATO anlaşmasının ikinci maddesini hatırlatarak yukarıda bahsettiğimiz kriterlere atıf yapıyorlar. Yani, demokratik olmayan, insan hakları ve ifade özgürlüğünde yetersiz görülen üyelerin NATO’da yeri yoktur diyerek eleştiriyorlar. Askeri gerekçelerle kurulan NATO’da bile yeni dünya düzenin kriterleri askeri yeterliliğin önüne çıkıyor.

? ? ?

-Yanlış anlaşılmayı önlemek için altını çiziyorum. Yukarıda söylediklerim 10 büyükelçinin açıklamalarına destekle kesinlikle ilgili değildir. Bu açıklamalar Türkiye için rutine binmiştir. İki gün konuşulup kenara bırakılacaktır. Anlatmaya çalıştığım geleceği görüp ona göre tedbir alıp politika belirlememizdir.


–Dünya, 1945 sonrası oluşan küresel düzeninin kriterlerinin ve eksenin değiştiği bir süreçte. Önceki gün Rusya’dan gelen açıklamalarda olduğu gibi BM’nin 5 daimi üyesi BM Güvenlik Konseyi’ndeki üye sayısında değişikliğe gidebilir ancak BM düzeninin ve kurumlarının değişmesini hiçbiri desteklemiyor.

Ve dünyadaki değişim oluşan yeni ortaklık ve ittifaklar da buna işaret ediyor.

10 büyükelçinin Kavala açıklaması da bu işaretlerden biri.

1945 sonrası kurulan NATO ve Varşova Paktı dünyayı doğu-batı diye bölmüştü. Bu süreçte gelişmişlik ve zenginlik bağlamında kuzey-güney ayırımı vardı.

Varşova Paktı yani Doğu Bloku yıkıldı ama NATO halen varlığını sürdürüyor. Avrupa kıtasında yeni üyeleri içine alırken diğer bölgelerdeki ülkelerle ikili ortaklıklar oluşturuyor.

-Geçen, ABD-İngiltere-Avustralya arasında kurulan AUKUS savunma ittifakı ise en çok ses getiren ittifak oldu. Yeni dünya düzenin ana unsurlarından biri olarak değerlendirildi. Aynı bölgede ABD-Hindistan-Avustralya-Japonya arasında QUAD denilen dörtlü bir oluşum var.

Bunların yanında dünyanın ekonomik ve askeri ağırlık merkezinin Asya-Pasifik’e kaydığını gösteren gelişmeler, veriler var.

Hal böyle olunca yeni dünya düzeninin eksenin de değiştiğini görmek gerekir.

? ? ?

–Artık Doğu-Batı veya Kuzey-Güney ekseni yok. Artık Kuzey Atlantik-Güney Pasifik ekseni var. Bu ekseni tam bir doğru çizgi olarak görmemek lazım. Doğu-Batı, Kuzey-Güney ekseninde de doğru bir çizgi değildi.

Bu eksen, Kuzey Atlantik-Kuzey ve Doğu Avrupa ülkeleri-Yunanistan, Kıbrıs-İsrail-Körfez ülkeleri-Hindistan-Avustralya üzerinden geçiyor. Japonya ve Güney Kore de buraya dahil. Eksenin sağında (doğusunda) kalan belli başlı ülkeler ise Rusya-Türkiye-İran-Çin-Kuzey Kore.


– AB’nin önceki gün yayımlanan Türkiye raporunda öne çıkan eleştiriler 10 Büyükelçinin açıklamasıyla örtüşüyor. Bu, bundan sonra ABD-Avrupa tarafından önümüze çıkarılacak yeni dünya düzeni kriterlerine de işaret ediyor. Bu oluşum KUZEY ATLANTİK-GÜNEY PASİFİK EKSENİ’ni de teyit ediyor. Burada Türkiye’yi, Rusya-Çin-İran-Kuzey Kore ile aynı tarafa koyuyorlar. Zaten bu durum uluslararası kuruluşların, düşünce kuruluşlarının raporlarına, makalelerine yansıyordu. Pratikte bu eksen oluşmuş durumda aslında. Biz KUZEY ATLANTİK-GÜNEY PASİFİK EKSENİ adını burada ilk defa ifade ederek yeni dünya düzenin adını da koymuş oluyoruz.

Yeni dünya düzeninin bu eksende şekillendiğini göremezsek Türkiye’nin nerede konumlandırılacağını ve uluslararası alanda göreceğimiz muameleyi de göremeyiz ve karşılığı olmayan tepkiler göstermeye devam ederiz.

-Dolayısıyla 10 büyükelçinin açıklaması aslında salt bir açıklama değil, ıskalamak üzere olduğumuz yeni dünya düzeninin de işaretidir. Yeni dünya düzenin kriterlerini ya benimseyip uygulayacağız ya da bu tür açıklamaları duymaya devam edeceğiz.

Yusuf Yılmaz ARAÇ

20 May 2024

İlK GÜNLER Hürriyet, 3 Ağustos 1965. Türkeş’in İlk Emri: “Kravat Takınız” Olağanüstü kongrede seçilen CKMP Genel İdare Kurulu dün ilk toplantısı yapmış, fakat bu toplantıya, eski CKMP’liler grubuna dahil üyelerin çoğu katılmamıştır.

Halim Kaya

13 May 2024

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,97 M - Bugn : 61595

ulkucudunya@ulkucudunya.com