“Oylamadaki toplama hatalı`
06 Ağustos 2008
Kanadoğlu, yüksek mahkemenin kararının hukuken sakat olduğunu belirtti.
Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Anayasa Mahkemesi’nin AKP davasında yaptığı oylamanın anayasanın 69. maddesi ile Ceza Muhakemeleri Yasası’nın 229. maddesine aykırı olduğunu söyledi. Oylamanın 3 ayrı aşamada yapılması gerektiğini ifade eden Kanadoğlu, kapatma yönünde oy kullanan 6 üyenin oyunun, en hafif cezayı isteyenlerin oyuna eklenmesinin kararı “hukuken sakatladığını” belirtti.
Kanadoğlu, Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla ilgili olarak Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada önemli tespitlerde bulundu. “Anayasa Mahkemesi’nin aldığı karar hukuken sakat bir karardır” diyen Kanadoğlu, mahkemenin yaptığı oylamanın anayasanın 69. maddesinin 6. fıkrası ve Ceza Muhakemesi Yasası’nın 229. maddesinin 2. ve 3. fıkralarına aykırı yapıldığını söyledi. Mahkeme Başkanı Haşim Kılı’ın açıklamalarına göre, tek oylama yapıldığının anlaşıldığını ifade eden Kanadoğlu, bu oylamada 6 üyenin temelli kapatma, 4 üyenin Hazine yardımının yarısından mahrum bırakma yaptırımının uygulanması, başkanın da red oyu kullandığını anımsattı.
Anayasanın 69. maddesinin 6. fıkrasına göre ilk oylamanın davalı partinin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olup olmadığı konusunda yapılması gerektiğini belirten Sabih Kanadoğlu, bu oylamanın sonucunun “evet” olması durumunda ikinci aşamaya geçilmesi ve eylemlerin ağırlığı-hafifliği yönünden uygulama yapılabilmesi için oy kullanılması gerektiğine işaret etti.
‘Tek oylamayla yetinildi’
Bu oylamaya Ceza Muhakemeleri Yasası’nın 229. maddesinin 2. fıkrası uyarınca red oyu veren üyenin de katılmasının zorunlu olduğuna değinen Kanadoğlu, şöyle devam etti: “Buradan çıkacak sonuçta eğer, kapatma yönünde kullanılan oy miktarı nitelikli çoğunluğa yani 7 rakamına ulaşmadı ise, o takdirde devlet yardımından tamamen ya da kısmen mahrum bırakma yaptırımının kabul edildiği sonucuna göre, 3. aşamaya geçilip yine 11 üyenin katılımıyla bu yaptırımın 1/2’den aşağı olmamak üzere, oylanması zorunluydu. Bu üç aşama oylamanın tek oylama ile yetinilip dikkate alınmaması, yapılan oylamayı hukuken sakat hale getirmiştir.”
Anayasa Mahkemesi kararlarının kesin olduğunu ve bu kararlara karşı olağan ya da olağanüstü yasa yollarına gidilemeyeceğini belirten Kanadoğlu, “Bu durumda, hukuken sakat olmasına rağmen, uygulanması gerekli bir Anayasa Mahkemesi kararı mevcuttur ve bu karar hukuki sakatlığı ile birlikte hukuk tarihindeki yerini almıştır” dedi. Mahkeme üyelerinden 6’sının en ağır yaptırım olan “temelli kapatma” yönünde oy kullandığının altını çizen Kanadoğlu, şunları kaydetti:
“Bu altı kişinin Hazine yardımından tamamen ya da kısmen mahrum bırakma yaptırımı için yapılacak oylamada en hafif yaptırımın uygulanması yönünde oy kullanacaklarını düşünmenin yeri yoktur. Ceza Muhakemeleri Yasası’nın 229. maddesinin 3. fıkrasındaki toplama ancak bundan sonra gündeme gelebilirdi. Şimdi yapılan iş, en ağır yaptırım isteyenlerin, en hafif yaptırım isteyenlere eklenmesi suretiyle davalı partinin muhtemel geri iade etmesi gereken Hazine yardımının daha az tahakkuk etmesini sağlamış olmaktadır.”