« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

24 Ara

2008

Saddam Hüseyin

01 Ocak 1970

Doğum 28 Nisan 1937 El-Avya, Tikrit, Irak
Ölüm 30 Aralık 2006
Saddam Hüseyin (Saddam Hüseyin Abdülmecid et-Tikritî). Doğum:(kesin değil, varsayılan) (d.28 Nisan 1937 Tikrit - ö.30 Aralık 2006, Bağdat), devrik Irak devlet başkanı.
Hayatı
Çocukluk Yılları
Gerçek doğum tarihi kaydedilmemiştir ve 1935 ile 1939 arasında olduğuna inanılmaktadır. Bazı kaynaklarda 1 Temmuz 1939 olarak görülür. Tikrit kentine 13 kilometre uzaklıktaki El-Avya köyünde çobanlıkla geçinen bir ailenin çocuğu olarak doğmuştur. Babası Herman'ın doğumundan 6 ay önce ortalıktan kaybolmuştur. Annesi tarafından "karşı duran, göğüs geren kişi" anlamına gerilen Herman ismi verilen Herman Hüseyin; üç yaşına kadar amcasının yanında kalmış, annesinin yeniden evlenmesiyle annesinin yanına geri dönen 10 yaşına kadar orada yaşamıştır. Üvey babasından şiddet görmesi nedeniyle oldukça dindar bir sünni olan amcasının yanına geri dönmüştür. 1958 yılında Saddam Hüseyin'in hayatı, belki de ileride hiç tahmin edemeyeceği şekilde değişim göstermiştir Baas partisine üye olmuştur.
Gençlik Yılları
1959 yılında Hüseyin'in adı General Abdülkerim Kasım suikastinde geçmiştir. Bu tarihte Hüseyin ayağından vurulmuş ancak CIA,MOSSAD ve Mısır istihbaratının desteğiyle Tikrit’e kaçmayı başarmıştır. Ardından önce Suriye’ye daha sonra da Beyrut’a geçmiş; Beyrut’ta CIA tarafından eğitim görmüştür. Son olarak Mısır’a giden Hüseyin burada sık sık Amerikan Büyükelçiliği’ni ziyaret etmiştir. Sürgünde olduğu dönemde Kahire Üniversitesi’nde Hukuk bölümünde öğrenim görmüştür.
1963 yılında yanında büyüdüğü amcasının kızı Sacide Talfah ile evlenerek bu evliliğinden Rana, Raghad ve Hala isimli üç kızı ve Uday ve Kusay adında iki oğlu olmuştur. Daha sonra iki kez daha evlenen Saddam Hüseyin'in Ali isminde bir oğlu daha vardır.
1964 yılında Irak’a dönen Hüseyin hapse atılmış ancak 1967 yılında hapisten çıkarak kısa sürede Baas partisinin başına geçmiştir. Irak'ın, laik Arap milliyetçiliğini, ekonomik modernizasyonu, ve Arap sosyalizmini benimseyen Baas Partisi'nin ileri gelen bir üyesi olarak, partisini iktidara getiren 1968'deki darbede önemli bir rol oynamıştır.
İktidar Yılları
1979’da iktidar olan Hüseyin, 1980 yılında İran’ı işgal ederek 8 yıl sürecek İran-Irak Savaşı'nın başlamasına neden olmuştur. 16 Nisan 1988’de de tarihe Halepçe Katliamı olarak geçen Kürtlere karşı kimyasal silah kullanımına izin vermiştir. Aynı yıl İran-Irak Savaşı'nı sona erdirmiştir.
İran savaşından 2 yıl sonra Hüseyin 2 Ağustos 1990’da Kuveyt’i işgal ederek tekrar gündeme gelmeyi başarmıştır. ABD’nin buna yanıtı sert olmuş ve 1991 yılında Birinci Körfez Savaşı'nı başlatmıştır.
11 Eylül 2001 tarihinde ABD’de yaşanan terör eylemlerinin ardından Hüseyin tekrar Amerika'nın hedefi haline gelmiş ve ülkesi George Bush yönetimindeki ABD tarafından, 20 Mart 2003’te Irak’ta kitle imha silahları olduğunu öne sürerek işgal edilmiştir. Daha sonra yapılan açıklamalar ışığında Irak’ta kitle imha silahları bulunmadığı açıklanmıştır. 16 Temmuz 1979'da başlayan devlet başkanlığı görevini, Irak'ın 9 Nisan 2003 tarihinde ABD tarafından işgal edilmesine kadar sürdürmüş 2006 yılının 30 Aralık gününde idam edilerek hayatına son verilmiştir. Naşı kızına teslim edilmiştir ve doğduğu köye defnedilmiştir.
Devlet yönetimi
Kuzeni, general Ahmet Hasan el Bekir'ın yardımcısı olarak, Irak hükümeti ile Irak silahlı kuvvetleri arasındaki fikir ayrılıklarını, baskıcı güvenlik kuvvetleri oluşturarak oldukça sıkı bir şekilde kontrol ediyordu. Saddam, bir devlet başkanı olarak hükümeti oldukça otoriter bir tarzda yönetti ve İran-Irak Savaşı'nda (1980–1988) ve 1991'deki Körfez Savaşı'nda iktidardaydı. Saddam Hüseyin hükümeti, bağımsızlık veya otonomi isteyen etnik veya dini gruplara sert müdahalelerde bulunmuştur. Çok disiplinli bir liderdi, sunnilere karşı tevazu gösterirdi fakat şii ve kürtlere bunu söylemek zordur.
İdamı
13 Aralık 2003 –ABD ordusu tarfından Tikrit yakınlarında bir sığınağın içinde yakalandı.
Temmuz 2004 –Irak mahkemelerinde yargılanmasına karar verildi. İlk olarak, 8 Temmuz 1982'de kendisine karşı düzenlenen ve başarısız olan suikast girişiminin ardından Şii kasabası Duceyl’de 148 kişinin öldürülmesinden suçlandığı davaya başlandı. Bu davada üvey kardeşi Barzan el Tıkriti’nin de aralarında bulunduğu 7 kişi de yargılandı.
Ağustos 2006 – 1987’de Kürtlere karşı soykırım yaptığı suçlamasıyla yargılandığı Enfal Davası başladı.
5 Kasım 2006 – Duceyl Davası’nda insanlığa karşı işlenen suçlardan mahkum edildi ve asılarak idamına karar verildi.
3 Aralık 2006 – Saddam Hüseyin , Bender ve El Tıkriti için temyize başvuruldu.
26 Aralık 2006 – Irak temyiz mahkemesi idam kararını onadı ve idamın 30 gün içinde uygulanması gerektiğini bildirdi.
30 Aralık 2006 – Saddam Hüseyin Türkiye saati ile sabaha karşı 04.55'te asılarak idam edildi.
Hüseyin, ABD ve müteffiklerinin 2003'te Irak'ı işgal etmeleri ile 13 Aralık 2003'de yakalanmış ve esir alınmıştır. Hüseyin Irak Geçici Hükümeti'nce kurulan Irak Özel Mahkemesi'nde 1 Temmuz 2004'te yargıç önüne çıkartılmıştır. ABD gözetiminde tutulan Hüseyin'in hukuki nezareti Irak Geçici Hükümeti'ne teslim edildi.[1] Mahkeme 5 Kasım 2006'da Hüseyin'in insanlığa karşı işlenen suçlar'dan dolayı asılarak idam edilmesine karar vermiştir.[2] Karar açıklanmadan önce kurşuna dizilerek infaz edilmek istediğini söyleyen Saddam Hüseyin'in talebi reddedilmiştir.
Hüküm 30 Aralık 2006 sabahı TSİ 05:00'da (yerel saat ile 06:00'da) yerine getirilmiştir. İdam cezasının gerçekleştirilmesi Irak resmi kurumlarınca görüntülendi ve bu görüntüler tüm dünyaya dağıtılmış büyük bir yankı uyandırmıştır.
Cezanın yankıları
Hüseyin'in idamı ABD, İsrail ve İngiltere tarafından memnuniyetle karşılanırken; Libya 3 günlük yas ilan edilmiş ve kurban bayramı kutlamalarına son verilmiştir.[3]. Pakistan, Malezya ve Rusya yönetimleri de idam cezasının uygulanmasının ülkeyi iç savaşa doğru götürmesinden endişe ettiklerini açıklamışlardır. AB olayı barbarlık olarak değerlendirdiğini; Hamas ise olayı siyasi bir cinayet olarak gördüklerini belirtmiştir.
İnfazdan sonra Irak'ta Rizkar Muhammed Emin gibi bazı hukukçuların idamın Irak yasalarına göre yasal olmadığını iddia ettikleri bilinmektedir.[4].

M. Metin KAPLAN

22 Nis 2024

15 Şubat 1977 M. Metin Kaplan’ın henüz yirmi üç yaşında Bursa’da üniversite öğrencisi iken, tutuklu bulunduğu sırada, arka sayfasını tamamen “Ülkü Ocakları Sayfası” adı altında ülkücü yazarlara tahsis eden milliyetçi bir gazetede, 6.

Halim Kaya

22 Nis 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

15 Nis 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

15 Mar 2024

Nurullah KAPLAN

04 Mar 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Hüdai KUŞ

19 Eki 2023

Ziyaret -> Toplam : 103,09 M - Bugn : 8874

ulkucudunya@ulkucudunya.com