« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

13 May

2008

VI. Mehmet

01 Ocak 1970

Mehmet Vahidettin / VI. Mehmet

Padişahlık sırası 36

Saltanat süresi 3 Temmuz 1918 – 17 Kasım 1922



Doğumu 2 Şubat 1861

Ölümü 15 Mayıs 1926

Annesi Gulüstü Kadın Efendi

Babası Abdülmecit





VI. Mehmet Vahidettin (Osmanlı Türkçesi: ???? ?????, Vâhidüddîn, Mehmed-i Sadis) (d. 2 Şubat 1861, İstanbul – ö. 15 Mayıs 1926, San Remo). Osmanlı Devleti'nin 36. ve son padişahıdır. Mustafa Kemal Paşa yönetimindeki Milli Mücadele hareketi ile çatıştığı için vatan haini ilan edilmiş ve Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından tahttan indirilmiştir.



Şehzadeliği



Sultan Abdülmecit'in oğlu ve kendisinden önce tahta geçen V. Murat, II. Abdülhamit ve V. Mehmet Reşat'ın küçük kardeşidir.



Çok küçük yaşta anne ve babasını kaybetti. Abdülmecit'in kadınlarından Şayeste Kadın tarafından büyütüldü. Tahta geçiş sıralamasında çok aşağılarda olduğu için gözden uzak bir yaşam sürdü. Ağabeyi II. Abdülhamit'in uzun padişahlığı sırasında, Çengelköy'de mimar Vallaury'ye yaptırdığı köşkünde münzevi bir hayat yaşadı. Diğer şehzadeler hakkında padişaha jurnal yazmakla suçlandı.[1]



V. Mehmet Reşat tahta geçtiğinde, Sultan Abdülaziz'in oğlu Yusuf İzzettin Efendi veliaht oldu. Yusuf İzzettin'in 1 Şubat 1916'da bir yurt dışı seyahatine çıkacağı gün henüz aydınlatılamayan bir şekilde intiharı üzerine Vahidettin veliahtlık makamına yükseldi. 1917 Aralık ayında yaveri Mustafa Kemal Paşa eşliğinde beş haftalık Almanya seyahatine çıktı. 3 Temmuz 1918'de Sultan Reşat'ın ölümü üzerine 57 yaşında tahta çıktı.



Tahta çıkışından kısa bir süre sonra şöyle dediği anlatılır:



"Ben bu makam için hazırlanmadım. Çocukluğumdan beri vücutça rahatsız olduğumdan layikiyle tahsil edemedim. Yaşım kemale erdi, dünyada bir emelim kalmadı. Biraderle hangimizin evvel gideceğimiz malum olmadığından bu makamı bekleyişte değildim. Fakat takdiri ilahi böyle teveccüh etti, bu ağır vazifeyi deruhde eyledim. Şaşmış bir haldeyim, bana dua ediniz."[2]





Padişahlığı



VI. Mehmet1918 yazında tahta geçtiğinde iki büyük sorunla karşı karşıya kaldı: bir yandan, bir felakete dönüşen Birinci Dünya Savaşı'nı en az hasarla sona erdirmek; öbür yandan, 1913'ten beri imparatorluğa egemen olan İttihat ve Terakki rejimine karşı bir siyasi alternatif oluşturmak. Bu yüzden daha savaş bitmeden İngiltere ile bir ayrı barış için yapılan gizli temaslarda Vahidettin'in adı geçti. Tahta geçer geçmez, İttihat ve Terakki önderliğine muhalefetiyle tanınan Mustafa Kemal Paşa'yı Suriye Cephesi kumandanlığına atadı.



8 Ekim 1918'de savaşın kaybedileceğinin anlaşılması üzerine Talat Paşa başkanlığındaki İ-T kabinesi istifa etti. İzzet Paşa'nın "artçı" kabinesinin de kısa sürede istifası üzerine Padişah yaşlı diplomat Tevfik Paşa'yı 13 Kasım'da sadrazamlığa getirdi. Mustafa Kemal Paşa ile Vahidettin'in yolları, ilk kez, Mustafa Kemal'in şiddetle karşı çıktığı bu atama nedeniyle ayrıldı.



Tevfik Paşa hükümeti mütareke'yi izleyen zor günlerde pasif kaldı. Bunun üzerine Vahidettin 4 Mart 1919'da eniştesi Damat Ferit Paşa'yı hükümeti kurmakla görevlendirdi. Dönemin önde gelen kişilerince "deli"[3] ya da "budala"[4] olmakla suçlanan bu zat, ulusal konulardaki aşırı duyarsızlığı ile ünlüydü. Padişahın kendisinin, kızkardeşi ile evli olan Ferit Paşa hakkında "dünyada üç mel'un vardır. Bunlar bir sacayağıdır. Biri bizim hemşire, biri zevci olan Ferid, biri de oğlu Sami" dediği işitilmişti. [5]Buna rağmen padişahın Ferit Paşa'da ısrar etmesi, konuya dair yazan tarihçilerin hemen hepsinin ittifakla eleştirdiği bir konudur.



Padişah Vahdettin Osmanlı düşmanlarınca Sevri imzalayan hain olarak görünsede,bunun aslı yoktur;Sevr anlaşmasından 4 ay önce Mebusan Meclisi kapatılmıştır ve Mebusandan çıkmayan karar padişahın önüne gelemiyordu.Dolayısıyla Vahdettinin önüne Sevr anlaşması gelmemiş,Vahdettin bu anlaşmaya imzasını atmamıştır.Sadece İtilaf devletleri anlaşmayı yapmışlar yürürlülüğe koymaya çalışmışlardır.Vahdettin Hain Değildir.Bu osmanlı Devlet Arvişlerinde ve saklanan Atatürk'ün Vahdettinin Hain olmadığı sözünde açıkça görülür.[kaynak belirtilmeli]



Ferit Paşa hükümeti 15 Mayıs'ta özel yetkilerle Anadolu'ya gönderdirdiği Mustafa Kemal Paşa ile, Haziran 1919'dan itibaren çatışma içine girdi. Eylül 1919'daki Sivas Kongresi'nden sonra Osmanlı sarayı ve hükümetinin İstanbul şehri sınırları dışında bir etkisi kalmadı. 11 Nisan 1920'de Mustafa Kemal ve arkadaşlarının idamına fetva alan Damat Ferit kabinesi, 31 Temmuz 1920'de istifa etti. İhtiyar Tevfik Paşa başkanlığında nötr kişilerden oluşan yeni kabine, 1922 Kasımına kadar görünürde hükümet etmeye devam etti.





Tahttan İndirilişi ve Sürgün Yılları



Kurtuluş Savaşı 9 Eylül 1922'de İzmir'in kurtuluşu ve 13 Ekim 1922'de Mudanya Mütarekesi ile sona erdi. Bu sırada İstanbul henüz Müttefik askeri işgali altındaydı. 6 Ekim'de TBMM ordusunu temsilen Refet Paşa (Bele) komutasındaki bir askeri birlik İstanbul'a girdi. 1 Kasım'da Türkiye Büyük Millet Meclisi çıkardığı iki maddelik bir kanunla saltanatı lağvetti. 4 Kasım'da son sadrazam Tevfik Paşa istifa etti. 5 Kasım'da Refet Paşa, Babıali'deki bakanlıklara gönderdiği bir genelgeyle işlerine son verildiğini tebliğ etti. 17 Kasım sabahı Vahidettin, küçük oğlu Ertuğrul ve hareminin mensuplarıyla birlikte Dolmabahçe sarayından bir kayığa binerek Boğaziçi'nde demirlemiş olan İngiliz zırhlısı Malaya'ya iltica etti.



İngilizler Vahidettin'in İngiltere'ye gelmesini kabul etmediği için devrik padişah bir süre Malta'da kaldı. 1922 sonunda Hicaz kralı Hüseyin'in daveti üzerine hacca gitti. 20 Nisan 1923'e dek Hicaz'da kaldı. İngiltere'nin baskısı üzerine buradan ayrıldı. Bir süre İtalya'nın Cenova kentinde yaşadı. 11 Haziran 1923'te San Remo kasabasında Mısır kraliyet ailesinden bir prensin maddi yardımıyla kiralanan bir villaya taşındı.



Son yılları parasal sıkıntılar ve sağlık sorunlarıyla geçti. 15 Mayıs 1926'da San Remo'da kalp yetmezliğinden dolayı 65 yaşında vefat etti. Naaşı Şam'a nakledilerek bu şehirdeki Sultan Selim Camii bahçesine defnedildi.





Kişiliği



Sultan Reşat ve Vahidettin döneminde uzun süre saray başkâtipliğinde bulunan Ali Fuat Bey'e göre Vahidettin,



"Cin fikirli ve seriülintikal [hızlı kavrayışlı] olup yanına girince insanın ruhundaki inbisat ve inkıbazı [ferahlık ve sıkıntıyı] gözünden hissederdi. Fakat ifrat derecedeki tevehhüm ve tereddüdü [kuşku ve kararsızlığı] bu meziyetlerini setr ederdi [gizlerdi]. Mehmed Reşad kadar Arabi ve Farisiye vakıf değilse de... okuduğunu iyi anlardı, kitabeti ve imlası düzgündü. Fikirlerini kâğıt üzerine koymakta zahmet çekmezdi."[6]



Eşleri:



Emine Nazikeda Başkadınefendi, İnşirah Hanımefendi, Şadiye Müveddet Kadınefendi, Nevvare Başhanımefendi, Nimet Nevzad Hanımefendi

Çocukları:



Erkek çocuğu: Ertuğrul Efendi (1912-1944, Kahire).

Kız çocukları: Fenire (1888), Ulviye (Germiyanoğlu)(1892-1967), Sabiha (Osmanoğlu) (1894-1971).

Ulviye Sultan'dan olan torunu Hümeyra Özbaş (1917-2000), Kuşadası'nda bir otel kurup yönetti. Sabiha Sultan'dan olan torunları Neslişah Osmanoğlu ve Necla Osmanoğlu halen hayattadır; Hanzade Osmanoğlu 1998'de vefat etmiştir.





Kaynakça



Lütfi Simavi, Sultan Reşad'ın ve Halefinin Sarayında Gördüklerim'de "Sultan Abdülhamid devrindeki sui şöhretine rağmen Vahidüddin Efendiden millet ve vatan için hizmetler ümid ediyorduk." der (sf. 129). İbnülemin, Yıldız Sarayında tedkik ettiği evrak arasında Vahideddin'e ait jurnal mahiyetinde belgeye rastlamadığını belirtir. (Son Sadrazamlar, IV.2100)

^ Musa Kâzım Efendi'den nakleden İbnülemin Mahmut Kemal İnal, Son Sadrazamlar, IV.2095)

^ Sadrazam İzzet Paşa, aktaran Rauf Orbay, Hatıralar.

^ Lütfi Simavi, Sultan Reşadın ve Halefinin Sarayında Gördüklerim, sf. 174.

^ Ali Fuat (Türkgeldi), Görüp İşittiklerim, s. 297).

^ Ali Fuat Türkgeldi, a.g.e. sf. 293.



Hakkında yazılanlar



Ali Fuat Türkgeldi, Görüp İşittiklerim, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara.

Prenses Leyla Açba-Ançabadze, Harem Hatıraları, İstanbul 2004

Murat Bardakçı, Şahbaba: Osmanoğulları'nın Son Hükümdarı 6. Mehmed Vahideddin'in Hayatı, Hatıraları ve Özel Mektupları, Pan Yayıncılık, İstanbul 1998.

Yılmaz Çetiner, Son Padişah Vahdettin, Milliyet Yayınları, İstanbul

Yıldız'dan San Remo'ya: Vahidettin'in Dördüncü Kadınefendisi Nevzat Vahdettin'in Hatıraları ve 150'liklerin Gurbet Maceraları, Arma Yayınları, İstanbul

Halim Kaya

26 Kas 2024

Süleyman Eryiğit’in yazdıklarından daha önce hiçbir yazısını okumadım. Mümtaz Turhan, Sabri F. Ülgener, Ömer Lütfü Barkan, Mehmet Genç gibi hocaları okuyup Osmanlının geri kalışının sebepleriyle ilgilenmeye başladığımdan ve özellikle de Mehmet Genç’in iki ciltlik “Osmanlı İmparatorluğu’nda Devlet ve Ekonomi” adlı kitabını okuduktan sonra “Osmanlı ve Kapitalizm” konusu daha dikkatimi çekmeye başladı.

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

26 Kas 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

28 Eki 2024

M. Metin KAPLAN

12 Eyl 2024

Nurullah KAPLAN

12 Eyl 2024

Hüdai KUŞ

22 Tem 2024

Orkun Özeller

03 Haz 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Ziyaret -> Toplam : 128,51 M - Bugn : 11329

ulkucudunya@ulkucudunya.com